-
1 alfa ışınları
-
2 beta ışınları
-
3 gama ışınları
-
4 röntgen ışınları
-
5 alfa
alfa Alpha n;alfa ışınları Alpha-Strahlen m/pl -
6 gamma
gamma: gamma ışınları Gammastrahlen m/pl -
7 ışın
ışın PHYS Strahl m; Strahlen n der Sonne;ışın kırılması Lichtbrechung f, Refraktion f;ışın tedavisi Bestrahlungstherapie f -
8 röntgen
'röntgen Röntgenaufnahme f, Schirmbild n; Maßeinheit;röntgen ışınları Röntgenstrahlen m/pl -
9 X
x, X [ɪks] kein Bestandteil des türk. Alphabets; MATH die Unbekannte x;x ışınları Röntgenstrahlen m/pl -
10 x
x, X [ɪks] kein Bestandteil des türk. Alphabets; MATH die Unbekannte x;x ışınları Röntgenstrahlen m/pl -
11 saptırmak
См. также в других словарях:
alfa ışınları — is., fiz. Radyoaktif maddelerin yaydıkları üç ışından biri … Çağatay Osmanlı Sözlük
beta ışınları — is., fiz. Radyoaktif cisimlerin yaydıkları üç ışından biri … Çağatay Osmanlı Sözlük
gama ışınları — is., ç., fiz. Radyoaktif cisimler tarafından yayılan ve x ışınlarından daha kısa dalgalı olan ışınlar … Çağatay Osmanlı Sözlük
ışın — is., fiz. 1) Bir ışık kaynağından çıkarak her yöne yayılıp giden ışık demeti, şua 2) Işınetkin özdeklerin saçtıkları alfa, beta, gama ışınlarından her biri 3) mat. Bir noktadan çıkıp sonsuza giden yarım doğrulardan her biri Birleşik Sözler ışın… … Çağatay Osmanlı Sözlük
alfa — 1. is., Yun. Yunan alfabesinin birinci harfi Birleşik Sözler alfa ışınları 2. is., bit. b. Kuzey Afrika da ve İspanya da yetişen ve kâğıt, ip, halı yapımında kullanılan bir bitki … Çağatay Osmanlı Sözlük
beta — is., Yun. Yunan alfabesinin ikinci harfi Birleşik Sözler beta ışınları … Çağatay Osmanlı Sözlük
gama — is., Yun. Yunan alfabesinin üçüncü harfi (g) Birleşik Sözler gama ışınları … Çağatay Osmanlı Sözlük
görme açısı — is., fiz. Bir cismin iki ucundan gelen ışınları gözün görme merkezinde meydana getirdiği açı … Çağatay Osmanlı Sözlük
ıraksak mercek — is., ği, fiz. Üzerine düşen birbirine paralel ışınları yanlara doğru kırarak birbirinden uzaklaştıran mercek … Çağatay Osmanlı Sözlük
mercek — is., ği, fiz. İçinden geçen paralel ışınları düzenli bir biçimde birbirine yaklaştıran veya birbirinden uzaklaştıran, camdan veya ışık kırıcı herhangi bir maddeden yapılmış, genellikle küresel yüzeylerle sınırlanmış saydam cisim, adese, lens… … Çağatay Osmanlı Sözlük
objektif — sf., Fr. objectif 1) Nesnel Olayları elden geldiğince objektif bir şekilde vermeye özen gösterirdi. H. Taner 2) is., fiz. Fotoğraf makinesi, mikroskop, dürbün vb. optik aletlerle cisimlerden gelen ışınları alıp ekran üzerine yansıtan mercek veya… … Çağatay Osmanlı Sözlük