-
1 yara izi
тыркъу
См. также в других словарях:
yara izi — is. Yaranın kapanmasından, iyileşmesinden sonra geride kalan belirti Alnında, göğsünde, kalçasında taşıdığı yara izleri bu kahramanlığın inkâr kabul etmez hüccetleri. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
yara — is. 1) Keskin bir şeyle veya bir vuruşla vücutta oluşan derin kesik Mendilimi bir çatkı şekline sokarak başıma, yaramın üzerine sardım. R. H. Karay 2) Bir şeyin iç veya dış yüzünde herhangi bir etki ile oluşan ve tehlikeli olabilen oyuk, gedik,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
NEDEBE — Yara izi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ÂZİR — Yara izi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KEDME — Yara izi, bere … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NEDİB — Yara izi kalan âz … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ÜSÜR — Yara izi. * Kılıcın rengi ve cevheri … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
iz — is. 1) Bir şeyin geçtiği veya önce bulunduğu yerde bıraktığı belirti, nişan, alamet, emare Nihayet bir dönemeçte izlerin sahibini gördüm. S. F. Abasıyanık 2) Bir şeyin dokunmasıyla geride kalan belirti Yüzünde birtakım diş ve tırnak izleri vardı … Çağatay Osmanlı Sözlük
nedbe — is., esk., Ar. nedbe Yara izi … Çağatay Osmanlı Sözlük
NİŞAN(E) — f. İz. Nişan. Alâmet. İşaret. * Yara izi. * Hedef, vurulması istenen nokta. * Hâtıra için dikilen taş. * Taltif için verilen madalya. * Evlenmeden önceki anlaşma ve karar işareti veya merasim. * Tuğra. * Ferman … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
açılmaq — f. 1. Qapağı, örtüsü və s. götürülmək, düşmək, açıq hala gəlmək. Qutu açıldı. Qazanın qapağı açıldı. Damın üstü açıldı. Şüşənin ağzı açıldı. Qıfıl açıldı. 2. Aradakı maneə götürülmək, yaxud yox olmaq. Qarlar əridi, dağ kəndlərinə yol açıldı. //… … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti