Перевод: с турецкого на все языки

со всех языков на турецкий

tarumar

  • 1 tarumar

    tarumar [tɑːrumɑːr] desolat, durcheinander

    Türkçe-Almanca sözlük > tarumar

  • 2 tarumar

    п разбро́санный, рассе́янный; расстро́енный; разру́шенный; в беспоря́дке, вверх дном

    -ı tarumar etmek — разброса́ть, рассе́ять; разби́ть вдре́безги; разгроми́ть

    Büyük Türk-Rus Sözlük > tarumar

  • 3 tarumar

    tar û mar

    Türk-Kürt Sözlük > tarumar

  • 4 tarumar

    διαλυμένος, σκόρπιος

    Türkçe-Yunanca Sözlük > tarumar

  • 5 tarumar

    مبعثر
    مبعزق
    متفرق

    Türkçe-Arapça Sözlük > tarumar

  • 6 tarumar

    1. مبعثر [مُبَعْثَر]
    Anlamı: dağınık, karışık, perişan
    2. مبعزق [مُبَعْزَق]
    Anlamı: dağınık, karışık, perişan
    3. متفرق [مُتَفَرِّق]
    Anlamı: dağınık, karışık, perişan

    Türkçe-Arapça Sözlük > tarumar

  • 7 tarumar

    scattered, topsy-turvy

    İngilizce Sözlük Türkçe > tarumar

  • 8 tarumar

    "1. confused, jumbled, topsy-turvy, scattered. 2. mil. routed. - etmek /ı/ 1. to disarray, make a mess of; to leave (something) in disarray; to scatter. 2. mil. to rout."

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > tarumar

  • 9 tarumar etmek

    тар-мар итү

    Türkçe-Tatarca sözlük > tarumar etmek

  • 10 tarumar etmek

    to rout, to disarray

    İngilizce Sözlük Türkçe > tarumar etmek

  • 11 darmadağın

    1. مبعثر [مُبَعْثَر]
    Anlamı: çok dağınık ve karışık, tarumar
    2. مبعزق [مُبَعْزَق]
    Anlamı: çok dağınık ve karışık, tarumar
    3. متشتت [مُتَشَتِّت]
    Anlamı: çok dağınık ve karışık, tarumar
    4. متفرق [مُتَفَرِّق]
    Anlamı: çok dağınık ve karışık, tarumar
    5. متقطع [مُتَقَطِّع]
    Anlamı: çok dağınık ve karışık, tarumar
    6. متناثر [مُتَنَاثِر]
    Anlamı: çok dağınık ve karışık, tarumar

    Türkçe-Arapça Sözlük > darmadağın

См. также в других словарях:

  • tarumar — sf., esk., Far. tārmār Dağınık, karışık, perişan Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tarumar etmek tarumar olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tarumar etmek — dağıtmak, karıştırmak, perişan etmek Cemiyetin kuruluşunu tarumar etmek için doğmuş bir ihtilalci gibi tasarlıyordu. P. Safa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tarumar olmak — dağılmak, karışmak, perişan olmak Sen gittin soframız oldu tarumar. C. S. Tarancı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • târümâr — (F.) [ رﺎﻡورﺎﺕ ] 1. dağınık. 2. perişan …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • târümâr etmek — 1. dağıtmak, karıştırmak. 2. perişan etmek …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • tarümâr olmak — 1. dağılmak, karışmak. 2. perişan olmak …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • дармар — (тур. tarumar) збрка, безредие, метеж …   Macedonian dictionary

  • darmadağın — sf. Çok dağınık ve karışık, darmadağınık, tarumar Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller darmadağın etmek darmadağın olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • darmar — dàrmār m <G darmára> DEFINICIJA reg. ekspr. metež, pometnja, nered [napraviti darmar] ETIMOLOGIJA tur. tarumar ← perz. tār u mār …   Hrvatski jezični portal

  • tarac — is. <fars.> Qarət, çapovul, talan; talama. Tarac etmək – 1) talan etmək, qarət etmək, çapıb talamaq. Külli varin etdilər tarac, yəğma, tarümar. M. V. Vidadi; 2) məhv etmək, dağıtmaq, yox etmək, puç etmək, puça çıxarmaq. Pulunu tarac etmək.… …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • tit u pit — darma dağın, karma karış, tarumar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»