-
1 Hardy-Weinberg equilibrium
= Hardy-Weinberg lawFrench\ \ équilibre de Hardy-WeinbergGerman\ \ Hardy-Weinbergsches GleichgewichtDutch\ \ Hardy-Weinberg evenwichtItalian\ \ equilibrio di Hardy-WeinbergSpanish\ \ equilibrio de Hardy-WeinbergCatalan\ \ equilibri de Hardy-Weinberg; llei de Hardy-WeinbergPortuguese\ \ equilíbrio de Hardy-Weinberg; lei de Hardy-WeinbergRomanian\ \ -Danish\ \ Hardy-Weinberg ligevægtNorwegian\ \ -Swedish\ \ -Greek\ \ ισορροπία των Hardy-WeinbergFinnish\ \ Hardyn-Weinbergin tasapainotila; Hardyn-Weinbergin lakiHungarian\ \ Hardy-Weinberg-egyensúlyTurkish\ \ Hardy-Weinberg dengesi; Hardy-Weinberg yasasıEstonian\ \ Hardy-Weinbergi tasakaal; Hardy-Weinbergi seadusLithuanian\ \ Hardy ir Weinberg pusiausvyra; Hardžio ir Vainbergo pusiausvyraSlovenian\ \ -Polish\ \ równowaga Hardya-WeinbergaRussian\ \ эквилибриум Харди-ВейнбергаUkrainian\ \ -Serbian\ \ -Icelandic\ \ Hardy-Weinberg jafnvægi; Hardy-Weinberg lögmáliðEuskara\ \ Hardy-Weinberg oreka; Hardy-Weinberg legeaFarsi\ \ -Persian-Farsi\ \ مدل هاردي-واينبرگArabic\ \ قانون وينبرغ ؛ موازنة هاردي - وينبرغAfrikaans\ \ Hardy-Weinberg-ewewigChinese\ \ 哈 代 ― 维 纳 伯 格 均 衡 ( 平 衡 )Korean\ \ 하디-와인버그 법칙
См. также в других словарях:
dengesi bozulmak — 1) dik durumdan düşecek duruma gelmek 2) tanınan ve bilinen ölçülerin dışına çıkmak 3) tutum ve davranışlarında tutarlılık olmamak 4) mec. aralarında ilişki bulunan şeyler arasındaki uyum bozulmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
borçluluk dengesi — is. Bir ülkenin belli bir tarihe kadar birikmiş dış borç ve alacaklarını gösteren durum veya belge … Çağatay Osmanlı Sözlük
bütçe dengesi — is. 1) Gelirin gidere eşit olma durumu 2) ekon. Devletin bütün gelir toplamının gider toplamına eşit olma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
elektrolit dengesi — is., biy. Hücre içi ve dışı sıvısındaki madensel iyonların eşit yoğunlukta bulunması … Çağatay Osmanlı Sözlük
ışınım dengesi — is., gök b. Bir yüzeyin aldığı ve yaydığı ışınımın denkliği … Çağatay Osmanlı Sözlük
denge — is. 1) Bir nesnenin veya bir insanın devrilmeden durma hâli, muvazene, balans 2) Zihinsel ve duygusal uyum, istikrar Ruhsal denge. 3) Siyasi güçlerin, yetkilerin birbirini sınırlayacak biçimde dağıtılması 4) Ekonomik hayatın uyumlu düzeni 5) fiz … Çağatay Osmanlı Sözlük
anormal — sf., li, Fr. anormal 1) Genel olana, alışılmışa ve kurala aykırı olan, normal olmayan 2) Dengesi yerinde olmayan, davranışı bozuk olan, deli Anormal bir adam … Çağatay Osmanlı Sözlük
beyincik — is., ği, anat. Kafatasının art bölümünde ve beynin altında, hareket dengesi merkezi olan organ … Çağatay Osmanlı Sözlük
borçluluk — is., ğu Borçlu olma durumu Birleşik Sözler borçluluk dengesi … Çağatay Osmanlı Sözlük
bütçe — is., Fr. budget 1) Devletin, bir kuruluşun, bir aile veya bir kimsenin gelecekteki belirli bir süre için tasarladığı gelir ve giderlerinin tümü Düğün sahibinin bütçesi ne kadar dar ve mütevazı olursa olsun, hokkabaz şarttı. S. Ayverdi 2) Devlet… … Çağatay Osmanlı Sözlük
deli — sf. 1) Aklını yitirmiş olan, akli dengesi bozulmuş olan, mecnun 2) Coşkun, azgın (hayvan, duygu vb.) Bu deli öfkeyi kime veya nelere, bir namlu gibi çevireceğini bilemiyordu. T. Buğra 3) mec. Davranışları aşırı ve taşkın olan (kimse), çılgın Ben… … Çağatay Osmanlı Sözlük