-
1 sonuçlandırmak
vt ( bitirmek) zum Abschluss bringen; ( sonuca ulaştırmak) zu einem Ergebnis führen, ein Ergebnis erzielen, abschließen, beenden, beendigen -
2 sonuçlandırmak
sonuçlamak, sonuçlandırmak v/t zu einem Schluss bringen, beenden; bewirken, veranlassen; beschließen -
3 sonuçlandırmak
- i понуд. от sonuçlanmak -
4 sonuçlandırmak
нәтиҗә ясау -
5 sonuçlandırmak
v. conclude, bring to an issue, accomplish, finalize, get through, leave off, put a period to, snuff out -
6 sonuçlandırmak
dawîlêanîn--------qedandin -
7 sonuçlandırmak
В заверша́ть -
8 sonuçlandirmak
УХЫН, ИКIЭМ НЭГЪЭСЫН, КIЭ егъэгъотын/ егъэгъуэтын -
9 sonuçlandırmak
to bring to a conclusion, to conclude, to finish -
10 sonuçlandırmak
/ı/ to bring (something) to a conclusion, conclude. -
11 girişimi sonuçlandırmak
be in at the death -
12 neticelendirmek
1. أتم [أَتَمَّ]Anlamı: sonuçlandırmak2. أنهى [أَنْهَى]Anlamı: sonuçlandırmak3. اختتم [اِخْتَتَمَ]Anlamı: sonuçlandırmak4. تمم [تَمَّمَ]Anlamı: sonuçlandırmak -
13 sonuçlandırmamak
v. (neg. form of sonuçlandırmak) conclude, bring to an issue, accomplish, finalize, get through, leave off, put a period to, snuff out -
14 sonuçlamak
sonuçlamak, sonuçlandırmak v/t zu einem Schluss bringen, beenden; bewirken, veranlassen; beschließen -
15 neticelendirmek
vt → sonuçlandırmak zu einem Ergebnis führen, ein Ergebnis erzielen, zum Abschluss bringen; ( bitirmek) abschließen, beenden, beendigen -
16 pişirmek
-
17 sonuçlamak
vt ( sonuçlandırmak) zum Abschluss bringen; ( sonuca ulaştırmak) zu einem Ergebnis führen, ein Ergebnis erzielen; ( bitirmek) abschließen, beenden, beendigen -
18 sonuçlandırma
-
19 işlem
معاملة [مُعَامَلَة]
См. также в других словарях:
sonuçlandırmak — i Sonuca ulaştırmak, bitirmek, neticelendirmek, intaç etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
intaç etmek — sonuçlandırmak, bitirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
bağıtlamak — i Bağıtla sonuçlandırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bitirmek — i 1) Bitmesini sağlamak, sona erdirmek, tüketmek, tamamlamak, sonuçlandırmak Bu işi sonuna kadar bitirmek lazım. P. Safa 2) Güçsüz düşürmek, bitkin duruma getirmek, yormak Onu en çok bitiren Filistin, Irak cepheleri oldu. A. Gündüz 3) Onulmaz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
fasletmek — i, der, esk., Ar. faṣl + T. etmek 1) Ayırmak, bölmek 2) Çözmek, sonuçlandırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
işlem — is. 1) Bir işi sonuçlandırmak için yapılan iş veya uygulamaların hepsi, muamele, muamelat 2) ekon. Nakit veya menkul değerleri kullanarak alım satım, takas, borçlanma vb. piyasa hareketi 3) kim. Madde üzerinde her türlü değişim yapma işi, muamele … Çağatay Osmanlı Sözlük
neticelendirmek — i Sonuçlandırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
sinerji — is., Fr. synergie 1) Bir sonuca katkısı olabilecek birkaç etkenin belirli bir etkileşim sonucunda elde ettiği ortak güç 2) Bir işi yapmak ve sonuçlandırmak için varılan ortak istek, güç 3) Görevdaşlık Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller sinerji… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sonlamak — i Bitirmek, sonuçlandırmak, sona erdirmek, noktalamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
sonuçlamak — i 1) Sonuca ulaştırmak, sonuçlandırmak, bitirmek Bu konuşmayı artık sonuçlayalım. 2) Sonuç vermek 3) Yol açmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
sonuçlandırma — is. Sonuçlandırmak işi, neticelendirme … Çağatay Osmanlı Sözlük