Перевод: с турецкого на арабский

с арабского на турецкий

son!

  • 1 son

    آخر

    Türkçe-Arapça Sözlük > son

  • 2 son

    آخر [آخِر]

    Türkçe-Arapça Sözlük > son

  • 3 son bahar

    خريف

    Türkçe-Arapça Sözlük > son bahar

  • 4 son bahar

    خريف [خَرِيف]
    Anlamı: güz

    Türkçe-Arapça Sözlük > son bahar

  • 5 bitim

    1. أمد [أَمَد]
    Anlamı: son, nihayet
    2. اختتام [اِخْتِتَام]
    Anlamı: son, nihayet
    3. خاتم [خاتَم]
    Anlamı: son, nihayet
    4. خاتمة [خاتِمَة]
    Anlamı: son, nihayet
    5. ختام [خِتَام]
    Anlamı: son, nihayet
    6. دابر [دابِر]
    Anlamı: son, nihayet
    7. دبر [دُبْر]
    Anlamı: son, nihayet
    8. قصارى [قُصَارَى]
    Anlamı: son, nihayet
    9. قصوى [قُصْوَى]
    Anlamı: son, nihayet
    10. مختتم [مُخْتَتَم]
    Anlamı: son, nihayet
    11. مدى [مَدًى]
    Anlamı: son, nihayet
    12. منتهى [مُنْتَهَى]
    Anlamı: son, nihayet
    13. نهاية [نِهَايَة]
    Anlamı: son, nihayet

    Türkçe-Arapça Sözlük > bitim

  • 6 bitiş

    1. أمد [أَمَد]
    Anlamı: son, nihayet
    2. اختتام [اِخْتِتَام]
    Anlamı: son, nihayet
    3. خاتم [خاتَم]
    Anlamı: son, nihayet
    4. خاتمة [خاتِمَة]
    Anlamı: son, nihayet
    5. ختام [خِتَام]
    Anlamı: son, nihayet
    6. دابر [دابِر]
    Anlamı: son, nihayet
    7. دبر [دُبْر]
    Anlamı: son, nihayet
    8. قصارى [قُصَارَى]
    Anlamı: son, nihayet
    9. قصوى [قُصْوَى]
    Anlamı: son, nihayet
    10. مختتم [مُخْتَتَم]
    Anlamı: son, nihayet
    11. مدى [مَدًى]
    Anlamı: son, nihayet
    12. منتهى [مُنْتَهَى]
    Anlamı: son, nihayet
    13. نهاية [نِهَايَة]
    Anlamı: son, nihayet

    Türkçe-Arapça Sözlük > bitiş

  • 7 akıbet

    1. أثر [أَثَر]
    Anlamı: bir şey veya bir durum için son, sonuç
    2. حاصل [حاصِل]
    Anlamı: bir şey veya bir durum için son, sonuç
    3. حصيلة [حَصِيلَة]
    Anlamı: bir şey veya bir durum için son, sonuç
    4. خاتمة [خاتِمَة]
    Anlamı: bir şey veya bir durum için son, sonuç
    5. عاقبة [عاقِبَة]
    Anlamı: bir şey veya bir durum için son, sonuç
    6. مآل [مَآل]
    Anlamı: bir şey veya bir durum için son, sonuç
    7. محصلة [مُحَصَّلَة]
    Anlamı: bir şey veya bir durum için son, sonuç
    8. محصلة [مُحَصِّلَة]
    Anlamı: bir şey veya bir durum için son, sonuç
    9. مغبة [مَغَبَّة]
    Anlamı: bir şey veya bir durum için son, sonuç
    10. نتيجة [نَتِيجَة]
    Anlamı: bir şey veya bir durum için son, sonuç
    11. نهاية [نِهَايَة]
    Anlamı: bir şey veya bir durum için son, sonuç
    12. عقب [عُقْب]
    Anlamı: bir şey veya bir durum için son, sonuç

    Türkçe-Arapça Sözlük > akıbet

  • 8 hudut

    1. أمد [أَمَد]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    2. حد [حَدّ]
    Anlamı: sınıır, ilk komşu devketin topraklarını birbirinden ayıran çizgi
    3. خاتم [خاتَم]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    4. خاتمة [خاتِمَة]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    5. ختام [خِتَام]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    6. دابر [دابِر]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    7. دبر [دُبْر]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    8. قصارى [قُصَارَى]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    9. قصوى [قُصْوَى]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    10. مختتم [مُخْتَتَم]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    11. مدى [مَدًى]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    12. منتهى [مُنْتَهَى]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    13. نهاية [نِهَايَة]
    Anlamı: uç, son, nihayet

    Türkçe-Arapça Sözlük > hudut

  • 9 hitam

    1. أمد [أَمَد]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    2. اختتام [اِخْتِتَام]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    3. خاتم [خاتَم]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    4. خاتمة [خاتِمَة]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    5. ختام [خِتَام]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    6. قصوى [قُصْوَى]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    7. مختتم [مُخْتَتَم]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    8. مدى [مَدًى]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    9. منتهى [مُنْتَهَى]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    10. نهاية [نِهَايَة]
    Anlamı: son, bitim, nihayet

    Türkçe-Arapça Sözlük > hitam

  • 10 akşam

    1. عشاء [عِشَاء]
    2. عشي [عَشِيّ]
    3. عشية [عَشِيَّة]
    4. مساء [مَسَاء]

    Türkçe-Arapça Sözlük > akşam

  • 11 anüs

    1. است [اِسْت]
    Anlamı: sindirim kanalının son bölümündeki çıkış deliği, makat, şerç
    2. شرج [شَرَج]
    Anlamı: sindirim kanalının son bölümündeki çıkış deliği, makat, şerç
    3. شرج [شَرْج]
    Anlamı: sindirim kanalının son bölümündeki çıkış deliği, makat, şerç

    Türkçe-Arapça Sözlük > anüs

  • 12 plasenta

    1. خلاص [خَلَاص]
    Anlamı: son, meşime
    2. سخد [سُخْد]
    Anlamı: son, meşime
    3. مشيمة [مَشِيمَة]
    Anlamı: son, meşime

    Türkçe-Arapça Sözlük > plasenta

  • 13 finiş

    1. إنهاء [إِنْهاء]
    Anlamı: bitme, son
    2. نهاية [نِهَايَة]
    Anlamı: bitme, son

    Türkçe-Arapça Sözlük > finiş

  • 14 öldürmek

    1. أمات [أَمَاتَ]
    2. قتل [قَتَلَ]

    Türkçe-Arapça Sözlük > öldürmek

  • 15 söndürmek

    1. أخمد [أَخْمَدَ]
    2. أطفأ [أَطْفَأَ]

    Türkçe-Arapça Sözlük > söndürmek

  • 16 tasfiye

    1. إبعاد [إِبْعاد]
    2. إفراز [إِفْراز]
    3. تصفية [تَصْفِيَة]
    Anlamı: ayıklama, temizleme
    4. تطهير [تَطْهِير]
    Anlamı: ayıklama, temizleme

    Türkçe-Arapça Sözlük > tasfiye

  • 17

    1. آخر [آخِر]
    2. حافة [حَافَة]
    3. حافة [حافَّة]
    4. رأس [رَأْس]
    Anlamı: bir şeyin tepesi, başı
    5. طرف [طَرَف]

    Türkçe-Arapça Sözlük >

  • 18 zor alım

    1. ضبط [ضَبْط]
    Anlamı: işlenen bir suç karşılığı olarak suçlunun malının bütünü veya bir bölümü üstündeki mülkiyetine son verilmesi ve devredilmesi, müsadere
    2. مصادرة [مُصَادَرَة]
    Anlamı: işlenen bir suç karşılığı olarak suçlunun malının bütünü veya bir bölümü üstündeki mülkiyetine son verilmesi ve devredilmesi, müsadere

    Türkçe-Arapça Sözlük > zor alım

  • 19 aralık

    1. حاسم [حاسِم]
    Anlamı: iki şey arasındaki açıklık, mesafa
    2. ديسمبر [دِيسِمْبر]
    Anlamı: yılın 31 gün süren son ayı, ilk kânun
    3. فاصل [فاصِل]
    Anlamı: iki şey arasındaki açıklık, mesafa

    Türkçe-Arapça Sözlük > aralık

  • 20 intihar

    انتحار [اِنْتِحار]

    Türkçe-Arapça Sözlük > intihar

См. также в других словарях:

  • Són — Son cubain Son (cubain) Origines stylistiques changui Origines culturelles Cuba Instrument(s) typique(s) tres, bon …   Wikipédia en Français

  • Son — ist: Isone, Gemeinde im Kanton Tessin (veralteter deutscher Name) Son (Ardennen), Gemeinde im Département Ardennen, Frankreich der Oberlauf des französischen Flusses Son Sonnette ein Ortsteil der Gemeinde Son en Breugel, Nordbrabant Son… …   Deutsch Wikipedia

  • Son — Son, n. [OE. sone, sune, AS. sunu; akin to D. zoon, OS., OFries., & OHG. sunu, G. sohn, Icel. sonr, Sw. son, Dan. s[ o]n, Goth. sunus, Lith. sunus, Russ. suin , Skr. s[=u]nu (from s[=u] to beget, to bear), and Gr. ? son. [root]293. Cf. {Sow}, n.] …   The Collaborative International Dictionary of English

  • SON — DNA binding protein, also known as SON, is a human gene.cite web | title = Entrez Gene: SON SON DNA binding protein| url = http://www.ncbi.nlm.nih.gov/sites/entrez?Db=gene Cmd=ShowDetailView TermToSearch=6651| accessdate = ] PBB Summary section… …   Wikipedia

  • SON — steht für: den Landkreis Sonneberg in Thüringen (Kfz Kennzeichen) Sonora, mexikanischer Bundesstaat, siehe Kfz Kennzeichen (Mexiko) eine mit dem japanischen Zen vergleichbare Schule des Buddhismus in Korea, siehe Son (Buddhismus) eine japanische… …   Deutsch Wikipedia

  • Son Mi-na — (* 8. Oktober 1964) ist eine ehemalige südkoreanische Handballspielerin. Sie nahm an zwei Olympischen Spielen teil und sprach 1988 den Olympischen Eid. Son Mi na hatte ihr olympisches Debüt bei den Olympischen Sommerspielen 1984 in Los Angeles.… …   Deutsch Wikipedia

  • Son of Ra — or SAR ( SA for Son and R for Ra or Re) is a title used in occult societies.It was used in Ordre de la Rose Croix Catholique, given only to highest initiates of the Order.SAR was also used by the ancient kings of Assyria.Another explanation for… …   Wikipedia

  • SON-9 — (NATO reporting name Fire Can) is a type of RussianSoviet fire director radar for 57 mm and 100 mm anti aircraft guns.It was widely employed during the Vietnam war.ee also* *SON 30 *SON 50External links* [http://www.fas.org/man/dod… …   Wikipedia

  • SON-50 — (NATO reporting name Flap Wheel) is a type of RussianSoviet fire director radar for 57 mm anti aircraft guns.It has been widely employed during the Vietnam war.ee also*SON 9 *SON 30External links* [http://www.fas.org/man/dod 101/sys/land/row/s 60 …   Wikipedia

  • SON-30 — (NATO reporting name Fire Wheel) is a type of RussianSoviet fire director radar for 130 mm anti aircraft guns.ee also*SON 9 *SON 50External links* [http://www.fas.org/man/dod 101/sys/land/row/aaa.htm Anti Aircraft Artillery] …   Wikipedia

  • Son La — bezeichnet: Sơn La (Provinz), eine vietnamnesische Provinz Sơn La, die Hauptstadt dieser Provinz Diese Seite ist eine Begriffsklärung zur Unterscheidung mehrerer mit demselben Wort bezeichneter Begriffe …   Deutsch Wikipedia

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»