Перевод: со всех языков на турецкий

с турецкого на все языки

ongun

  • 1 باش

    I
    بَاش
    1. emir
    Anlamı: kumandan, önder
    2. başkan
    II
    باشّ
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    3. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    4. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    5. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    6. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    7. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    8. gamsız
    9. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    10. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    11. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    12. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    13. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    14. gönenmek
    Anlamı: mutlu, mesut olmak
    15. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    16. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > باش

  • 2 بش

    I
    بَشّ
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    3. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    4. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    5. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    6. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    7. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    8. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    9. gamsız
    10. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    11. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    12. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    13. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    14. gönenmek
    Anlamı: mutlu, mesut olmak
    15. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    16. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    17. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut
    II
    بَشَّ
    1. ferahlanmak
    Anlamı: sıkıntısız, tassası dağılmak
    2. hazzetmek
    Anlamı: hoşlanmak, hoşuna gitmek
    3. hoşlanmak
    4. ferahlamak
    Anlamı: sıkıntısız, tassası dağılmak
    5. kıvanmak
    Anlamı: iftihar etmek, memnun olmak
    6. hoşlaşmak
    7. açılmak
    8. coşmak

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > بش

  • 3 بشوش

    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    3. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    4. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    5. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    6. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    7. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    8. gamsız
    9. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    10. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    11. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    12. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    13. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    14. gönenmek
    Anlamı: mutlu, mesut olmak
    15. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    16. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > بشوش

  • 4 بهج

    I
    بَهَجَ
    şenlendirmek
    II
    بَهِج
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    3. zevkli
    4. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    5. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    6. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    7. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    8. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    9. gamsız
    10. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    11. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    12. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    13. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    14. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    15. ağrısız
    Anlamı: ağrısı olmayan, acısız
    16. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    17. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    18. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut
    بَهِجَ
    1. ferahlanmak
    Anlamı: sıkıntısız, tassası dağılmak
    2. hazzetmek
    Anlamı: hoşlanmak, hoşuna gitmek
    3. hoşlanmak
    4. ferahlamak
    Anlamı: sıkıntısız, tassası dağılmak
    5. kıvanmak
    Anlamı: iftihar etmek, memnun olmak
    6. hoşlaşmak
    7. coşmak

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > بهج

  • 5 بهيج

    بَهِيج
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. keleş
    Anlamı: çok güzel, çok yakışıklı
    3. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    4. zevkli
    5. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    6. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    7. aynalı
    Anlamı: parlak yüzlü, yakışıklı, güzel
    8. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    9. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    10. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    11. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    12. gamsız
    13. güzel
    14. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    15. kıyak
    Anlamı: benzerlerinden üstün olan, çok güzel
    16. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    17. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    18. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    19. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    20. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    21. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut
    22. cici
    Anlamı: sevimli, hoşa giden, güzel

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > بهيج

  • 6 جذل

    I
    جَذَل
    1. mürüvvet
    2. neşe
    Anlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç
    3. haz
    Anlamı: hoşa giden duygulanma, hoşlanma
    4. ferah
    Anlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu
    5. keyif
    Anlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme
    6. mutluluk
    Anlamı: ongunluk, saadet
    7. memnuniyet
    Anlamı: sevinç, sevinme, kıvanç
    8. memnunluk
    Anlamı: sevinç, sevinme, kıvanç
    9. ferahlık
    10. sevinç
    II
    جَذِل
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. zevkli
    3. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    4. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    5. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    6. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    7. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    8. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    9. gamsız
    10. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    11. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    12. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    13. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    14. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    15. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    16. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    17. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > جذل

  • 7 جذلان

    جَذْلَان
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    3. zevkli
    4. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    5. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    6. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    7. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    8. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    9. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    10. gamsız
    11. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    12. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    13. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    14. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    15. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    16. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    17. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > جذلان

  • 8 خصب

    I
    خَصِب
    1. bitek
    2. ongun
    Anlamı: çok verimli, bol, eksiksiz
    3. bereketli
    Anlamı: bol, verimli
    II
    خِصْب
    1. artağan
    Anlamı: bereketli, alışılandan artık verimi olan
    2. doğurgan
    Anlamı: çok doğuran
    3. bitek
    4. verimlilik
    5. ongun
    Anlamı: çok verimli, bol, eksiksiz
    6. mümbit
    Anlamı: verimli
    7. verimli
    8. bereketli
    Anlamı: bol, verimli
    خَصَّبَ
    1. tohumlamak
    Anlamı: döllemek
    2. aşılamak
    Anlamı: bir aşıyı vücuda vermek, aşı yapmak

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > خصب

  • 9 سعيد

    سعِيد
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. zevkli
    3. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    4. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    5. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    6. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    7. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    8. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    9. gamsız
    10. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    11. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    12. kutlu
    Anlamı: uğurlu, mübarak
    13. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    14. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    15. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    16. ağrısız
    Anlamı: ağrısı olmayan, acısız
    17. huzurlu
    Anlamı: huzuru olan, rahat
    18. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    19. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    20. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > سعيد

  • 10 طرب

    I
    طَرَب
    1. musiki
    Anlamı: müzik
    2. müzik
    Anlamı: musiki
    3. coşmak
    II
    طَرِب
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    3. zevkli
    4. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    5. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    6. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    7. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    8. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    9. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    10. gamsız
    11. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    12. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    13. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    14. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    15. huzurlu
    Anlamı: huzuru olan, rahat
    16. sarhoş
    Anlamı: esrik, mest
    17. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    18. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    19. mest
    Anlamı: sarhoş
    20. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut
    21. kandil
    Anlamı: çok sarhoş
    طَرَّبَ
    coşturmak

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > طرب

  • 11 فرح

    I
    فَرَح
    1. kıvanç
    Anlamı: sevinç
    2. neşe
    Anlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç
    3. mürüvvet
    4. hoşnutluk
    5. ferah
    Anlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu
    6. haz
    Anlamı: hoşa giden duygulanma, hoşlanma
    7. mutluluk
    Anlamı: ongunluk, saadet
    8. keyif
    Anlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme
    9. memnunluk
    Anlamı: sevinç, sevinme, kıvanç
    10. memnuniyet
    Anlamı: sevinç, sevinme, kıvanç
    11. ferahlık
    12. sevinç
    13. zifaf
    Anlamı: gerdeğe girme, gerdek
    14. zevk
    Anlamı: hoşa giden ve çekici bir şeyin elde edilmesinden, düşünülmesinden doğan hoş duygu
    15. damatlık
    Anlamı: güveylik
    16. düğün
    Anlamı: evlenme dolayısıyla yapılan tören, eğlence
    II
    فَرِح
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. zevkli
    3. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    4. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    5. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    6. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    7. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    8. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    9. gamsız
    10. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    11. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    12. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    13. ağrısız
    Anlamı: ağrısı olmayan, acısız
    14. asude
    Anlamı: sessiz, rahat, sakin
    15. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    16. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    17. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut
    فَرَّحَ
    1. açmak
    2. neşelendirmek
    3. sevindirmek

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > فرح

  • 12 فرحان

    فَرْحان
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    3. zevkli
    4. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    5. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    6. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    7. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    8. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    9. gamsız
    10. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    11. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    12. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    13. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    14. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    15. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    16. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    17. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > فرحان

  • 13 مبتهج

    مُبْتَهِج
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. zevkli
    3. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    4. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    5. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    6. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    7. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    8. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    9. gamsız
    10. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    11. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    12. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    13. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    14. ağrısız
    Anlamı: ağrısı olmayan, acısız
    15. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    16. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    17. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > مبتهج

  • 14 مبسوط

    مَبْسُوط
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    3. zevkli
    4. etraflı
    Anlamı: ayrıntılı, kapsayıcı
    5. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    6. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    7. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    8. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    9. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    10. gamsız
    11. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    12. geniş
    Anlamı: eni çok olan, enli, vasi
    13. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    14. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    15. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    16. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    17. asude
    Anlamı: sessiz, rahat, sakin
    18. serili
    Anlamı: serilmiş, yayılmış
    19. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    20. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    21. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > مبسوط

  • 15 مبهج

    مُبْهِج
    1. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    2. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    3. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    4. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    5. aynalı
    Anlamı: parlak yüzlü, yakışıklı, güzel
    6. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    7. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    8. gamsız
    9. güzel
    10. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    11. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    12. kıyak
    Anlamı: benzerlerinden üstün olan, çok güzel
    13. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    14. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    15. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    16. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut
    17. cici
    Anlamı: sevimli, hoşa giden, güzel

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > مبهج

  • 16 متهلل

    مُتَهَلِّل
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    3. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    4. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    5. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    6. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    7. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    8. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    9. gamsız
    10. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    11. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    12. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    13. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    14. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    15. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > متهلل

  • 17 محبور

    مَحْبُور
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. zevkli
    3. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    4. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    5. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    6. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    7. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    8. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    9. gamsız
    10. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    11. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    12. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    13. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    14. asude
    Anlamı: sessiz, rahat, sakin
    15. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    16. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    17. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > محبور

  • 18 مسرور

    مَسْرُور
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    3. zevkli
    4. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    5. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    6. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    7. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    8. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    9. gamsız
    10. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    11. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    12. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    13. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    14. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    15. ağrısız
    Anlamı: ağrısı olmayan, acısız
    16. asude
    Anlamı: sessiz, rahat, sakin
    17. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    18. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    19. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > مسرور

  • 19 مسعود

    مَسْعُود
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    3. zevkli
    4. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    5. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    6. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    7. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    8. bahtlı
    Anlamı: mutlu, talihli
    9. gamsız
    10. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    11. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    12. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    13. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    14. ağrısız
    Anlamı: ağrısı olmayan, acısız
    15. neşeli
    Anlamı: sevinçli, şen
    16. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    17. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    18. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > مسعود

  • 20 مغبوط

    مَغْبُوط
    1. acısız
    Anlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz
    2. memnun
    Anlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    3. zevkli
    4. mesut
    Anlamı: mutlu, sevinçli, ongun
    5. kıvançlı
    Anlamı: sevinç duyan
    6. kedersiz
    Anlamı: acısız, üzüntüsüz
    7. gailesiz
    Anlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç
    8. üzüntüsüz
    Anlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse
    9. gamsız
    10. hoşnut
    Anlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan
    11. keyifli
    Anlamı: keyfi yerinde, neşeli
    12. mutlu
    Anlamı: ongun, mesut
    13. ağrısız
    Anlamı: ağrısı olmayan, acısız
    14. sevinçli
    Anlamı: sevinci olan
    15. şen
    Anlamı: sevinçli, neşeli
    16. bahtiyar
    Anlamı: mutlu, mesut

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > مغبوط

См. также в других словарях:

  • Öngün — Özden Öngün (* 10. September 1978 in Izmit) ist ein türkischer Fußballspieler. Er spielt in der Position des Torwarts und ist derzeit (2006) bei Konyaspor (1. türkische Liga) unter Vertrag. Er ist 1,87 Meter groß und wiegt 85 Kilogramm. Er ist… …   Deutsch Wikipedia

  • ongun — 1. is. 1) İlkel toplumlarda topluluğun kendisinden türediği sanılarak kutsal sayılan hayvan, ağaç, rüzgâr vb. doğal nesne veya olay, totem 2) Arma 2. sf. 1) Çok verimli, bol, eksiksiz 2) Yarar duruma gelmiş, bayındır 3) Mutlu 4) Kutlu, uğurlu… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ongun besi suyu — is. Yapraklarda yeni maddelerle zenginleştikten sonra bitkiyi beslemek için her yana inen besi suyu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Özden Öngün — Personal information Full name Özden Öngün Date of birth 10 September 1978 (197 …   Wikipedia

  • Abschaum – Die wahre Geschichte von Ertan Ongun — ist ein Buch von Feridun Zaimoglu aus dem Jahr 1997. Er wurde 2000 unter dem Titel Kanak Attack auch verfilmt. Das bei Rotbuch erschienene Werk erfuhr allein bis 2003 fünf Auflagen. Inhalt Abschaum erzählt die wahre Geschichte eines 25 jährigen… …   Deutsch Wikipedia

  • Ertan Ongun — Abschaum – Die wahre Geschichte von Ertan Ongun ist ein Buch von Feridun Zaimoglu aus dem Jahr 1997. Er wurde 2000 unter dem Titel Kanak Attack auch verfilmt. Das bei Rotbuch erschienene Werk erfuhr allein bis 2003 fünf Auflagen. Inhalt Abschaum… …   Deutsch Wikipedia

  • Özden Öngün — (* 10. September 1978 in Izmit) ist ein türkischer Fußballspieler. Er spielt in der Position des Torwarts und ist derzeit bei Denizlispor (1. türkische Liga) unter Vertrag. Er ist 1,87 Meter groß und wiegt 85 Kilogramm. Er ist verheiratet und hat …   Deutsch Wikipedia

  • malı ongun olanın adı angın olur — malından çok ürün alan kişinin adı her yerde anılır anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Kanak Attack (Film) — Filmdaten Deutscher Titel: Kanak Attack Produktionsland: Deutschland Erscheinungsjahr: 2000 Länge: 84 Minuten Originalsprache: Deutsch, Türkisch Altersfreigabe …   Deutsch Wikipedia

  • Kanak Attack – Die dritte Türkenbelagerung — Filmdaten Deutscher Titel: Kanak Attack Produktionsland: Deutschland Erscheinungsjahr: 2000 Länge: 84 Minuten Originalsprache: Deutsch, Türkisch Altersfreigabe …   Deutsch Wikipedia

  • Kanak Attack – Die dritte Türkenbelagerung? — Filmdaten Deutscher Titel: Kanak Attack Produktionsland: Deutschland Erscheinungsjahr: 2000 Länge: 84 Minuten Originalsprache: Deutsch, Türkisch Altersfreigabe …   Deutsch Wikipedia

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»