-
81 give countenance to
n. desteklemek, teşvik etmek, onaylamak -
82 homologate
v. doğrulamak, onaylamak -
83 i'd like to confirm my reservation
rezervasyonumu onaylamak istiyorum.English-Turkish dictionary > i'd like to confirm my reservation
-
84 indorse
v. arkasına yazmak, ciro etmek, onaylamak, desteklemek -
85 lend countenance to
n. desteklemek, teşvik etmek, onaylamak -
86 nod one's assent
v. başı ile onaylamak -
87 probate
n. vasiyetnamenin onaylanması, vasiyetnamenin ispatı————————v. vasiyetnameyi onaylamak, vasiyetnameyi açmak -
88 smile on
destek olmak, onaylamak, gülmek, yüzüne gülmek -
89 vote through
oylayarak onaylamak, oylama ile kabul etmek -
90 أقر
kanıtlamak; onaylamak -
91 autorisieren
autorisieren v/t <o ge-, h> (ermächtigen) -e yetki vermek; (bestätigen) -i onaylamak -
92 beglaubigen
beglaubigen v/t <o -ge-, h> onaylamak -
93 bejahen
bejahen v/t <o ge-, h> Frage -e olumlu cevap vermek; fam -e «evet» demek; fig (befürworten) onaylamak -
94 bestätigen
bestätigen <o -ge-, h>1. v/t onaylamak, teyit etmek; (bescheinigen) belgelemek; Empfang -in alındığını bildirmek2. v/r: sich bestätigen doğru çıkmak -
95 bewilligen
bewilligen v/t <o -ge-, h> Mittel usw vermek, tahsis etmek, onaylamak;jemandem etwas bewilligen b-ne bşi uygun görmek -
96 bezeugen
-
97 billigen
billigen v/t <h> doğru/haklı bulmak; onaylamak -
98 durchgehen
durchgehen <unreg, -ge-, sn> Antrag kabul edilmek, onaylanmak;etwas durchgehen lassen kabul etmek, onaylamak;fam fig jemandem etwas durchgehen lassen (b-nin bir kaprisini vs) kabullenmek;der Weg geht durch yol (yarıda kesilmeden) devam ediyor;fam mit jemandem durchgehen b-yle kaçmak;ihm gingen die Nerven durch onun sinirleri bozuldu -
99 Empfang
Empfang m <Empfangs; Empfänge> kabul; Hotel resepsiyon; Radio dinle(n)me, çekiş; (Erhalt) al(ın)ma, tesellüm;den Empfang (G) bestätigen -in alındığını onaylamak;in Empfang nehmen teslim almak -
100 genehmigen
genehmigen v/t <genehmigt, h> müsaade etmek, -e izin vermek; amtlich onaylamak
См. также в других словарях:
onaylamak — i 1) Yapılan bir işi doğru ve yerinde bularak kabul etmek, tasdik etmek Bu kitabın ahlak bozucu olduğunu elbet siz de onaylarsınız. S. Birsel 2) Denetlemek, doğrulamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
Ahfeş — is., öz. Söylenen sözü anlamadan kafa sallayarak onaylamak anlamında Ahfeşin keçisi gibi başını sallamak deyiminde geçen bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
beğenmek — i 1) İyi veya güzel bulmak Kuvvetini beğenen Murat farkına varmadan gülümsediğini neden sonra fark etti. R. H. Karay 2) nsz Benzerleri arasından birini seçip ayırmak Otellerden bir otel beğeneceğiz. R. H. Karay 3) Onaylamak, kabul etmek, tasvip… … Çağatay Osmanlı Sözlük
evetlemek — i Evet demek, onaylamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
geçerlemek — i Geçerliğini sağlamak, onaylamak, konfirme etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
okeylemek — i Bakınız onaylamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
onaylama — is. Onaylamak işi, tasdik, konfirmasyon … Çağatay Osmanlı Sözlük
kabul etmek (veya eylemek) — 1) bir şeye isteyerek veya istemeyerek razı olmak Kabul ettiler, meclis dağıldı. M. Ş. Esendal 2) yanına, katına almak ... beni bahçesinde çınar ve dut ağaçlarının gölgesinde kabul etti. A. Haşim 3) bir armağanı almak 4) onaylamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kavuk sallamak — (birine) bir kimseye yaranmak için onun söz veya davranışlarını uygun bulmak, onaylamak Boş bulundun, oğlum, hiç olmazsa bir iki saat kavuk sallayacaksın. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
konfirme etmek — doğrulamak, geçerlemek, onaylamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
muvafakat etmek — uygun görmek, onaylamak, kabul etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük