-
1 kabil
-
2 Kabil
-
3 Kabil
Kabil [kɑː-] Kain m (Bibel) -
4 Kâbil
'Kâbil Kabul n (in Afghanistan) -
5 Kâbil
Kâbil [kã:bil] sKabul nt -
6 kabil
Iвозмо́жный, допусти́мыйkabilse — е́сли [воз]мо́жно
II 1.kabil değil — невозмо́жно
подо́бный, похо́жий2.род, сорт, видbu kabil hastalıklarda — в подо́бного ро́да боле́знях
-
7 kabil
-
8 kabil
possible, feasible, practicable. -i af law pardonable. - değil impossible, out of the question: Kabil değil, randevu alamadım. My getting an appointment was out of the question. -i temyiz law appealable. -
9 kabîl
sort, kind, category: Bu kabîl işleri sevmem. I don´t like jobs of this sort. O kabîlden bir maceraydı işte. That´s the sort of adventure it was. -inden 1. (something) which resembles, which is like, which is along the lines of: rakı kabîlinden bir içki a drink resembling raki. 2. as: Onu tenkit kabîlinden söylemedim. I didn´t say that as a criticism. -
10 Kâbil
n. Kabul -
11 kabil
manendî--------wek -
12 kabil
Iа возмо́жный; допусти́мый, осуществи́мыйIIа род, вид, сорт; классkabilinden — наподо́бие, вро́де, что́-то вро́де
-
13 Kâbil
г. Кабу́л -
14 kabil
хъуны, хъун -
15 kabil
εφικτός, δυνατος -
16 kabil
Belagerung, Blokade, das Umzingeln der Soldaten -
17 kabil
جائز -
18 kabil
جائز [جائِز]Anlamı: olabilir, mümkün -
19 kabil
possible, practicable olanaklý, olabilir -
20 kabil değil
(it's) impossible
- 1
- 2
См. также в других словарях:
kabil — kabíl adj. m., s. m., pl. kabíli ( bili); adj. f., s. f. kabílă, pl. kabíle Trimis de gall, 30.01.2008. Sursa: DOOM 2 … Dicționar Român
kabil — 1. sf., Ar. ḳābil Olabilir, mümkün Ben onu bir göreyim, dedi, kabil mi? P. Safa Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kabil değil 2. sf., esk., Ar. ḳabīl 1) Türlü, gibi, benzer 2) is. Tür, cins Birleşik Sözler bu kabil … Çağatay Osmanlı Sözlük
kabîl — (A.) [ ﻞﻴﺒﻗ ] gibi, benzeri. ♦ kâbil olmak mümkün olmak, elvermek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
kabil değil — imkânsız, imkânı yok Şu sırta kadar çıkmazsak kabil değil, faciayı tamamıyla göremezsiniz, diyor. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük
kâbil — (A.) [ ﻞﺑﺎﻗ ] 1. mümkün. 2. yetenekli … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
kabil — muhasara, abloka, leşkeri ortaya almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
KABİL — Gibi, türlü, biraz evvel, az önce. Aşikâr. İleri gelen. Kabul eden. * Sınıf, nevi, soy. * Kefil. * Birbirine muhalif kavimden üç beş kişi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kabil — kabul eden; kabul edici; olan; olabilir … Hukuk Sözlüğü
kâbil-i kıyas — [ سﺎﻴﻗ ﻞﺑﺎﻗ ] kıyaslanabilir, karşılaştırılabilir … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
KABİL-İ EMÂNET — İnsan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KABİL-İ GAYR-İ TELAKKUH — Gebeliği mümkün olmayan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük