Перевод: с турецкого на арабский

с арабского на турецкий

kus

  • 1 kuş

    طير

    Türkçe-Arapça Sözlük > kuş

  • 2 küs

    ثائر
    حانق
    حنيق
    ساخط
    غضب
    غضبان
    كظيم
    محتد
    محرور
    مغتاظ

    Türkçe-Arapça Sözlük > küs

  • 3 kuş

    طير [طَيْر]
    Anlamı: iki ayaklı, iki kanatlı uçucu hayvanların ortak adı

    Türkçe-Arapça Sözlük > kuş

  • 4 küs

    1. ثائر [ثَائِر]
    Anlamı: küsmüş, dargın
    2. حانق [حانِق]
    Anlamı: küsmüş, dargın
    3. حنيق [حَنِيق]
    Anlamı: küsmüş, dargın
    4. ساخط [ساخِط]
    Anlamı: küsmüş, dargın
    5. غضب [غَضِب]
    Anlamı: küsmüş, dargın
    6. غضبان [غَضْبان]
    Anlamı: küsmüş, dargın
    7. كظيم [كَظِيم]
    Anlamı: küsmüş, dargın
    8. محتد [مُحْتَدّ]
    Anlamı: küsmüş, dargın
    9. محرور [مَحْرُور]
    Anlamı: küsmüş, dargın
    10. مغتاظ [مُغْتاظ]
    Anlamı: küsmüş, dargın

    Türkçe-Arapça Sözlük > küs

  • 5 kuş üzümü

    زبيبة

    Türkçe-Arapça Sözlük > kuş üzümü

  • 6 kuş üzümü

    زبيبة [زَبِيبَة]
    Anlamı: siyah, çok ufak taneli çekirdeksiz bir üzüm çeşidi

    Türkçe-Arapça Sözlük > kuş üzümü

  • 7 doğan

    1. أجدل [أَجْدَل]
    Anlamı: kartalgillerden, küçük kuş ile beslenen yırtıcı bir kuş
    2. باز [باز]
    Anlamı: kartalgillerden, küçük kuş ile beslenen yırtıcı bir kuş
    3. شاهين [شاهِين]
    Anlamı: kartalgillerden, küçük kuş ile beslenen yırtıcı bir kuş
    4. صقر [صقْر]
    Anlamı: kartalgillerden, küçük kuş ile beslenen yırtıcı bir kuş

    Türkçe-Arapça Sözlük > doğan

  • 8 atmaca

    1. أجدل [أَجْدَل]
    Anlamı: kartalgillerden, ava alıştırılabilen yırtıcı bir bir kuş
    2. باز [باز]
    Anlamı: kartalgillerden, ava alıştırılabilen yırtıcı bir bir kuş
    3. شاهين [شاهِين]
    Anlamı: kartalgillerden, ava alıştırılabilen yırtıcı bir bir kuş
    4. صقر [صقْر]
    Anlamı: kartalgillerden, ava alıştırılabilen yırtıcı bir bir kuş

    Türkçe-Arapça Sözlük > atmaca

  • 9 bülbül

    1. بلبل [بُلْبُل]
    2. هزار [هَزَار]
    3. عندليب [عَنْدَلِيب]

    Türkçe-Arapça Sözlük > bülbül

  • 10 akbaba

    Türkçe-Arapça Sözlük > akbaba

  • 11 flâman kuşu

    1. بشروش [بَشَرُوش]
    Anlamı: leyleksilerden, eti yenir bir kuş
    2. نحام [نُحَام]
    Anlamı: leyleksilerden, eti yenir bir kuş

    Türkçe-Arapça Sözlük > flâman kuşu

  • 12 flâmingo

    1. بشروش [بَشَرُوش]
    Anlamı: leyleksilerden, eti yenir bir kuş
    2. نحام [نُحَام]
    Anlamı: leyleksilerden, eti yenir bir kuş

    Türkçe-Arapça Sözlük > flâmingo

  • 13 guguk

    1. وقواق [وَقْواق]
    Anlamı: gugukgillerden, genellikle avrupa'da yaşayan böcekçil kuş
    2. وقوق [وَقْوَقَ]
    Anlamı: gugukgillerden, genellikle avrupa'da yaşayan böcekçil kuş

    Türkçe-Arapça Sözlük > guguk

  • 14 güvercin

    1. حمام [حَمَام]
    Anlamı: kısa vücutlu, sık tüylü, birçok evcilleşmiş türleri bulunan kuş
    2. حمامة [حَمَامَة]
    Anlamı: kısa vücutlu, sık tüylü, birçok evcilleşmiş türleri bulunan kuş

    Türkçe-Arapça Sözlük > güvercin

  • 15 karga

    1. غاق [غَاق]
    Anlamı: kargagillerden, tüyleri kara renkte, bahçelere zarar veren kuş
    2. غراب [غُرَاب]
    Anlamı: kargagillerden, tüyleri kara renkte, bahçelere zarar veren kuş

    Türkçe-Arapça Sözlük > karga

  • 16 kırlangıç

    1. خطاف [خُطَّاف]
    Anlamı: kırlangıçgillerden, küçük göçebe kuş
    2. سنونو [سُنُونُو]
    Anlamı: kırlangıçgillerden, küçük göçebe kuş

    Türkçe-Arapça Sözlük > kırlangıç

  • 17 konmak

    1. نزل [نَزَلَ]
    Anlamı: (kuş, uçak vb.) bir yere inmek
    2. هبط [هَبَطَ]
    Anlamı: (kuş, uçak vb.) bir yere inmek

    Türkçe-Arapça Sözlük > konmak

  • 18 kukumav

    1. بوم [بُوم]
    Anlamı: baykuşgillerden, avrupa, asya ve kuzay afrika'da yaşayan bir kuş
    2. بومة [بُومَة]
    Anlamı: baykuşgillerden, avrupa, asya ve kuzay afrika'da yaşayan bir kuş

    Türkçe-Arapça Sözlük > kukumav

  • 19 leylek

    1. لقلاق [لَقْلاق]
    Anlamı: leyleksilerden, siyah telekli, uzun gagalı, büyük, beyz göçmen kuş
    2. لقلق [لَقْلَق]
    Anlamı: leyleksilerden, siyah telekli, uzun gagalı, büyük, beyz göçmen kuş

    Türkçe-Arapça Sözlük > leylek

  • 20 örümcekkuşu

    1. صرد [صُرَد]
    2. نهس [نُهَس]

    Türkçe-Arapça Sözlük > örümcekkuşu

См. также в других словарях:

  • küsənmə — «Küsənmək»dən f. is …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • Kus — bzw. Kuś ist der Name folgender Personen: Davor Kus (* 1978), kroatischer Basketballspieler Marcin Kuś (* 1981), polnischer Fußballspieler KUS steht für: Landkreis Kusel, deutscher Kreis in Rheinland Pfalz Kuş steht für: Kuş (Name), türkischer… …   Deutsch Wikipedia

  • KÜS — steht für: die Kraftfahrzeug Überwachungsorganisation freiberuflicher Kfz Sachverständiger e.V. Küs steht für: den Stab des Tambourmajors Diese Seite ist eine Begriffsklärung zur Unterscheidung m …   Deutsch Wikipedia

  • Kus — Kus, Distriktshauptstadt in der ägypt. Provinz (Mudirieh) Keneh, rechts am Nil, Dampferstation, hat eine protestantische amerikanische Mission mit Kirche und (1897) 14,196 Einw., darunter viele Kopten. – Der Ort steht an der Stelle des alten… …   Meyers Großes Konversations-Lexikon

  • kus- — *kus germ., schwach. Verb: nhd. versuchen, kosten ( Verb) (2); ne. taste (Verb); Hinweis: s. *kusta , *kusti ; Etymologie: s. ing. *g̑eus , Verb, kosten (Verb) (2) …   Germanisches Wörterbuch

  • kuş — is., hay. b. Yumurtlayan omurgalılardan, akciğerli, sıcakkanlı, vücudu tüylerle örtülü, gagalı, iki ayaklı, iki kanatlı uçucu hayvanların ortak adı Çalıların üstünde kuşlar cıvıldayarak uçuşuyordu. Ö. Seyfettin Birleşik Sözler kuş bakışı kuşbaşı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Kus — This article is about the musical instrument. For the Mesopotamian god see KusInfobox Instrument name= Kus names= classification= Percussion instrument range= related= articles= *Timpani *Naqareh *NakerA Kus (Persian کوس kūs ) is a large sized… …   Wikipedia

  • küsəyən — sif. Tez küsən, hər şeydən inciyən, küsən; dəymədüşər. Küsəyən qız. Küsəyən uşaq. – <Mehriban xanım> gah şıltaq bir qız, gah ceyranbaxışlı bir gəlin, sonra da indiki kimi küsəyən bir uşağa bənzər qarı şəklində dayanıb dururdu. S. R..… …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • küsənmək — f. 1. Ummaq, gileylənmək, giley güzar etmək, küsən kimi olmaq. Dost dostdan küsənər. – Nə üçün hamı mənə düşmən gözü ilə baxır, yoldaş leytenant, mənim günahım nədir?. . – deyə, Vəli küsənən (f. sif.) bir dost ədası ilə xəbər aldı. M. Hüs.. 2.… …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • Kuś — Marcin Kuś Spielerinformationen Voller Name Marcin Kuś Geburtstag 2. Oktober 1981 Geburtsort Warszawa, Polen Position Abwehrspieler Vereine als Aktiver1 …   Deutsch Wikipedia

  • kus — an·kus; kus; kus·ti; mus·kus; to·kus; za·kus·ka; …   English syllables

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»