-
1 خديعة
aldaç; dalavere; dek; desise; düzen; dubara; entrika; hile; iğfal; kalleşlik; kalpazanlık; kapan; katakulli; komplo; madik; mandepsi; sinsilik; şarlatanlık; üçkâğıtçılık -
2 دسيسة
aldaç; dalavere; dek; desise; düzen; dubara; entrika; fırıldak; hile; hilekârlık; kapan; katakulli; komplo; madik; mandepsi; sinsilik; üçkâğıtçılık -
3 كيد
aldaç; dalavere; dek; desise; düzen; dubara; entrika; hile; hilekârlık; kalleşlik; kapan; katakulli; komplo; madik; mandepsi; sinsilik; şarlatanlık; üçkâğıtçılık -
4 مؤامرة
aldaç; dalavere; dek; desise; düzen; dubara; entrika; hile; kapan; katakulli; komplo; madik; mandepsi -
5 مكرة
aldaç; dalavere; dek; desise; düzen; dubara; entrika; hile; hilekârlık; kapan; katakulli; komplo; madik; mandepsi; sinsilik; üçkâğıtçılık -
6 مكيدة
aldaç; dalavere; dek; desise; düzen; dubara; entrika; hile; kapan; katakulli; komplo; madik; mandepsi; tuzak -
7 خديعة
خَدِيعَة1. aldaçAnlamı: aldatmak için kullanılan düzen2. katakulliAnlamı: yalan dolan3. düzenAnlamı: dolap, hile4. iğfalAnlamı: aldatma, baştan çıkarma5. üçkâğıtçılıkAnlamı: yalancılık, dolandırıcılık6. şarlatanlıkAnlamı: şarlatanca davranış7. kalpazanlıkAnlamı: kalpazan olma durumu8. hileAnlamı: yanıltmak için yapılan düzen, dolap, desise, oyun9. entrika10. kalleşlikAnlamı: kalleş olma durumu11. komploAnlamı: birine karşı gizlice karar alma12. sinsilikAnlamı: sinsice davranış13. madikAnlamı: dolap, hile14. mandepsiAnlamı: tuzak, oyun15. dekAnlamı: düzen, hile16. kapanAnlamı: düzen, hile17. dubaraAnlamı: oyun, düzen18. dalavereAnlamı: yalan dolanla gizlice görülen kötü ış, gizli oyun19. desiseAnlamı: aldatma, hile, entrika -
8 دساس
دَسَّاس1. entrikacıAnlamı: entrika çeviren, dessas2. hilekârAnlamı: hile yapan, hile karıştıran3. komplocuAnlamı: komplo yapan kimse4. hileciAnlamı: hile yapan, hile karıştıran5. arabozan6. dubaracıAnlamı: oyunla, düzenle iş gören kimse7. dalavereci -
9 دسيسة
دَسِيسَة1. katakulliAnlamı: yalan dolan2. fırıldakAnlamı: dolap, hile3. aldaçAnlamı: aldatmak için kullanılan düzen4. düzenAnlamı: dolap, hile5. hilekârlıkAnlamı: hileci olma durumu6. üçkâğıtçılıkAnlamı: yalancılık, dolandırıcılık7. entrika8. hileAnlamı: yanıltmak için yapılan düzen, dolap, desise, oyun9. komploAnlamı: birine karşı gizlice karar alma10. sinsilikAnlamı: sinsice davranış11. mandepsiAnlamı: tuzak, oyun12. madikAnlamı: dolap, hile13. dekAnlamı: düzen, hile14. kapanAnlamı: düzen, hile15. dubaraAnlamı: oyun, düzen16. desiseAnlamı: aldatma, hile, entrika17. dalavereAnlamı: yalan dolanla gizlice görülen kötü ış, gizli oyun -
10 كائد
كائِد1. entrikacıAnlamı: entrika çeviren, dessas2. tilkiAnlamı: çok kurnaz3. hilekârAnlamı: hile yapan, hile karıştıran4. komplocuAnlamı: komplo yapan kimse5. hileciAnlamı: hile yapan, hile karıştıran6. dalavereci7. dubaracıAnlamı: oyunla, düzenle iş gören kimse8. dâhi -
11 كيد
كَيْد1. katakulliAnlamı: yalan dolan2. aldaçAnlamı: aldatmak için kullanılan düzen3. düzenAnlamı: dolap, hile4. hilekârlıkAnlamı: hileci olma durumu5. şarlatanlıkAnlamı: şarlatanca davranış6. üçkâğıtçılıkAnlamı: yalancılık, dolandırıcılık7. entrika8. hileAnlamı: yanıltmak için yapılan düzen, dolap, desise, oyun9. komploAnlamı: birine karşı gizlice karar alma10. kalleşlikAnlamı: kalleş olma durumu11. sinsilikAnlamı: sinsice davranış12. mandepsiAnlamı: tuzak, oyun13. madikAnlamı: dolap, hile14. dubaraAnlamı: oyun, düzen15. dekAnlamı: düzen, hile16. kapanAnlamı: düzen, hile17. dalavereAnlamı: yalan dolanla gizlice görülen kötü ış, gizli oyun18. desiseAnlamı: aldatma, hile, entrika -
12 مؤامرة
مُؤَامَرَة1. aldaçAnlamı: aldatmak için kullanılan düzen2. katakulliAnlamı: yalan dolan3. düzenAnlamı: dolap, hile4. hileAnlamı: yanıltmak için yapılan düzen, dolap, desise, oyun5. entrika6. komploAnlamı: birine karşı gizlice karar alma7. madikAnlamı: dolap, hile8. mandepsiAnlamı: tuzak, oyun9. dubaraAnlamı: oyun, düzen10. kapanAnlamı: düzen, hile11. dekAnlamı: düzen, hile12. desiseAnlamı: aldatma, hile, entrika13. dalavereAnlamı: yalan dolanla gizlice görülen kötü ış, gizli oyun -
13 متآمر
مُتَآمِر1. entrikacıAnlamı: entrika çeviren, dessas2. hilekârAnlamı: hile yapan, hile karıştıran3. komplocuAnlamı: komplo yapan kimse4. hileciAnlamı: hile yapan, hile karıştıran5. danışıklı6. dalavereci7. dubaracıAnlamı: oyunla, düzenle iş gören kimse -
14 مكرة
مَكْرَة1. katakulliAnlamı: yalan dolan2. aldaçAnlamı: aldatmak için kullanılan düzen3. düzenAnlamı: dolap, hile4. hilekârlıkAnlamı: hileci olma durumu5. üçkâğıtçılıkAnlamı: yalancılık, dolandırıcılık6. hileAnlamı: yanıltmak için yapılan düzen, dolap, desise, oyun7. entrika8. komploAnlamı: birine karşı gizlice karar alma9. sinsilikAnlamı: sinsice davranış10. mandepsiAnlamı: tuzak, oyun11. madikAnlamı: dolap, hile12. dubaraAnlamı: oyun, düzen13. dekAnlamı: düzen, hile14. kapanAnlamı: düzen, hile15. desiseAnlamı: aldatma, hile, entrika16. dalavereAnlamı: yalan dolanla gizlice görülen kötü ış, gizli oyun -
15 مكيدة
مَكِيدَة1. katakulliAnlamı: yalan dolan2. aldaçAnlamı: aldatmak için kullanılan düzen3. düzenAnlamı: dolap, hile4. hileAnlamı: yanıltmak için yapılan düzen, dolap, desise, oyun5. entrika6. komploAnlamı: birine karşı gizlice karar alma7. madikAnlamı: dolap, hile8. mandepsiAnlamı: tuzak, oyun9. dekAnlamı: düzen, hile10. dubaraAnlamı: oyun, düzen11. kapanAnlamı: düzen, hile12. tuzakAnlamı: birine karşı kurulan düzen13. desiseAnlamı: aldatma, hile, entrika14. dalavereAnlamı: yalan dolanla gizlice görülen kötü ış, gizli oyun
См. также в других словарях:
komplo — is., Fr. complot Düzen Komplo keşfedilerek isyanın önü alınmıştır. F. R. Atay Birleşik Sözler komplo kurbanı komplo teorisi Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller komplo kurmak komploya kurban gitmek komplo hazırlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
komplo kurbanı — is. Kendisine komplo kurulan veya komploya uğrayan kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
komplo teorisi — is. Bir kimse, kuruluş veya ülkeye karşı gizlice, zarar verici tuzak kurulduğu varsayımına dayanan düşüncelerin tümü Komplo teorisi geliştirmeye çalışmıyoruz, zaten bir komplonun içindeyiz. A. Ümit … Çağatay Osmanlı Sözlük
KOMPLO — Fr. Bir kişiye karşı toplu olarak alınan karar. Tuzak. Suikast … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
komplo kurmak — bir kimseye karşı gizlice, toplu olarak zarar verici karar almak, tuzak kurmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
komplo hazırlamak — bir kimsenin aleyhine çalışmak, onun kötü duruma düşmesini sağlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
komplo kurbanı olmak — komploya kurban gitmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
komploya kurban gitmek — komplo yoluyla zarar görmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
düzen — is. 1) Belli yöntem, ilke veya yasalara göre kurulmuş olan durum, uyum, nizam, sistem 2) Soyut ve somut nesnelerin bir sıraya, bir hedefe, bir amaca göre sıralanması 3) Yerleştirme, tertip Evin en bozuk düzeninde bile hastalığa mahsus birtakım… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Komplott — Konspiration; Ränke; Intrige; Verschwörung * * * Kom|plott [kɔm plɔt], das; [e]s, e: geheime Planung eines Anschlags auf jmdn., eine Institution: ein Komplott aufdecken. Syn.: ↑ Verschwörung. * * * Kom|plọtt 〈n. 11〉 Verschwörung, Verabr … Universal-Lexikon
komplocu — is. Komplo kuran kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük