-
1 kazan
каза́н, котёлbuhar kazanı — парово́й котёл
çamaşır kazanı — бак для кипяче́ния (белья и т. п.)
••- kazanı kapalı kaynamakkazan kaynamayan yerde maymun oynamaz — посл. там, где не кипит котёл, обезья́на не танцу́ет
- bir yer kazan
- biri kepçe
- İstanbul kazan ben kepçe üç gün seni aradım
См. также в других словарях:
kazan kaynamayan yerde maymun oynamaz — hiçbir iş karşılıksız yapılmaz anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
kazan — is. 1) Çok miktarda yemek pişirmeye veya bir şey kaynatmaya yarayan büyük, derin kap Koca bir kazan patates kaynattık. A. Gündüz 2) Buhar makinelerinde, kalorifer tesisatında, suyun kaynatıldığı büyük derin kap Kazan patladı. Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük