-
1 kaynak işi
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kaynak işi
-
2 kaynak
1) источник, родник2) ресурсы3) сварка•- akım kaynağı
- ark banyo kaynağı
- ark kaynağı
- asetilen kaynağı
- basınçlı kaynak
- başbaşa ek kaynağı
- besleme kaynağı
- bindirme kaynağı
- bindirmeli kaynak
- birleştirme kaynağı
- çift ark kaynağı
- dikey kaynak
- düşük değerli ısı kaynağı
- düz kaynak
- elektrik kaynağı
- elektrikli ark kaynağı
- enerji kaynağı
- ergitme kaynağı
- güç kaynağı
- ham madde kaynağı
- hidroenerji kaynaklar
- ısı kaynağı
- ışık kaynağı
- ışınım kaynağı
- kirlenme kaynağı
- mekanik titreşim kaynağı
- nokta kaynağı
- oksijen-asetilen kaynağı
- oksijen kaynağı
- otojen kaynağı
- otomatik kaynak
- punto kaynağı
- radyoaktif kaynak
- soğuk kaynak
- soğuk kaynağı
- su altı kaynağı
- su kaynağı
- tabii kaynak
- termit kaynağı
- titreşim kaynağı
- uc uca kaynak
- üretim kaynakları
- üstten kaynak
- yarı otomatik ark kaynağı
- yarı otomatik kaynak
- yatay kaynak
- yüksek frekanslı elektrik kaynağıİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kaynak
-
3 kaynak
исто́к (м) исто́чник (м)* * *1. озвонч. -ğı1) исто́чник врз. родни́кkaynak suyu — роднико́вая вода́
gelir kaynağı — исто́чник дохо́да
ısı kaynağı — исто́чник тепла́
inanılır / güvenilir kaynakdan — из достове́рных исто́чников
iyi haber alan kaynaklara göre — из хорошо́ информи́рованных исто́чников
2) тех. сва́рка, спа́йка, ме́сто сва́рки, шовkaynak çeliği — сва́рочная сталь
kaynak demiri — сва́рочное желе́зо
kaynak dikişi — сва́рочный шов
kaynak tozuı — флюс, пла́вень
kaynak yapmak — сва́ривать
kaynak yeri — ме́сто соедине́ния / сва́рки, шов
3) груб. за́дница2. озвонч. -ğı; разг.живо́й, энерги́чный, де́ятельный -
4 kaynak
(-ğı)1.1) в разн. знач. исто́чник, родни́кkaynak suyu — роднико́вая (ключева́я) вода́
besleme kaynakı — радио исто́чник пита́ния
enerji kaynakı — исто́чник эне́ргии
gelir kaynakı — исто́чник дохо́да
ısı kaynakı — исто́чник тепла́
ışık kaynakı — исто́чник све́та
iyi haber alan kaynaklara göre — из хорошо́ информи́рованных исто́чников
kuvvet kaynakı, enerji kaynakı —
sözüne inanılır kaynaklar — достове́рные исто́чники
2) тех. сва́рка, спа́йка; ме́сто сва́рки, шов- ı kaynak yapmak — сва́ривать
2.разг. живо́й, де́ятельный, энерги́чный -
5 iş
деятельность, работа, труд, занятие- iş göremez
- ağır iş
- ahşap koruma işleri
- araştırma işleri
- ayarlama işleri
- beton işleri
- betonarme işleri
- bilim-araştırma işleri
- bitirme işleri
- borulama işleri
- boya işleri
- bozuk iş
- camcı işi
- çanak çömlek işleri
- derz dolgu işleri
- doğrama işleri
- el işi
- elektrik işleri
- elektrik montaj işleri
- faydalı iş
- gece işi
- götürü iş
- gündelik iş
- hafriyat işleri
- hazırlık işleri
- iç işler
- ince işler
- ince marangozluk işleri
- inceleme işleri
- infilak işleri
- inşaat işleri
- jeolojik araştırma işleri
- kakma işi
- kaplama işleri
- kaynak işi
- kazı işleri
- kusurlu iş
- maden ocağı açma işleri
- montaj işi
- mozaik işleri
- mumlama işi
- nakliye işleri
- onarım işleri
- oymacı işi
- özel işler
- parça başı iş
- patlama işleri
- sıhhi tesisat işleri
- sıva işleri
- soğuk demir işi
- soğuk havalarda betonlama işleri
- sulama işleri
- tamamlama işleri
- tarama işleri
- taş işi
- temel işleri
- tesviye işleri
- toprak işleri
- tuğla işi
- yalıtım işleri
- yapı işleri
- yapı yıkım işleri
- yeraltı işleri
- yol işleri
- yukleme işleriİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > iş
-
6 boru
горн (м) труба́ (ж)* * *1) труба́boru anahtarı — торцо́вый га́ечный ключ
boru bağlantısı — соедини́тельная му́фта
boru bileziği / flençi — фла́нец
boru dirseği — коле́но трубы́
boru döşemek — укла́дывать / прокла́дывать тру́бы
boru gömleği — ко́жух ствола́
boru haddesi — прока́тка труб
boru hattı — трубопро́вод
boru hunisi — растру́б, воро́нка
dikişsiz boru — цельнотя́нутая труба́, бесшо́вная труба́
kaynak borusu — сварна́я труба́
kazan borusu — коте́льная труба́
petrol borusu — нефтепрово́д
2) муз. труба́boru çalmak — а) игра́ть на трубе́; б) подава́ть сигна́л на трубе́
3) сигна́л ( подаваемый на трубе)ileri borusu çalmak — игра́ть сигна́л "в ата́ку"
kalk borusu — сигна́л "подъём"
yangın borusu — сигна́л пожа́рной трево́ги
yat borusu — сигна́л "отбо́й"
yemek borusu — сигна́л "на обе́д"
4) анат., бот. труба́, тру́бкаnefes borusu — дыха́тельная тру́бка
işi borudur — дела́ его́ дрянь
-
7 kablo
кабель, провод- kablo döşemek
- alüminyum kablo
- antigron kablo
- ara kablosu
- avare devresi kablosu
- aydınlatma kablosu
- bakır kablo
- besleme kablosu
- besleyici kablo
- blendajlı kablo
- blendajsız kablo
- çıplak kablo
- çok iletkenli kablo
- dağıtım kablosu
- denizaltı kablosu
- elektrik kablosu
- esnek kablo
- gergi kablosu
- güç kablosu
- havai kablo
- ısı veren kablo
- ısıtıcı kablo
- izolasyonsuz kablo
- izole edilmiş kablo
- izoleli kablo
- kaynak kablosu
- koaksiyal kablo
- kurşun kılıflı kablo
- kuvvetli akım kablosu
- optik kablo
- sualtı kablosu
- telefon kablosu
- tevzi kablosu
- topraklama kablosu
- uzatma kablosu
- yassı kablo
- yeraltı kablosu
- zayıf akım kablosu
- zırhlı kabloİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kablo
См. также в других словарях:
kaynak — is., ğı 1) Bir suyun çıktığı yer, kaynarca, pınar, memba, göz Sonra yavaşça kaynağa doğru eğildi. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Bir şeyin çıktığı yer, menşe İnanılır kaynaklardan alınan haberlere göre... 3) Gelir, kazanç, sağlık vb.ni sağlayıcı öge… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaynak yapmak — 1) iki metal veya yapay parçayı ısı yoluyla birleştirmek 2) mec. sırayı beklemeden başkalarının hakkını alarak mevcut sıranın ön taraflarına girmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
Counter-Guerrilla — Seal of the Office of Defense Cooperation, Turkey. The 13 stars represent the original 13 US states, and indicate a United States Department of Defense organization (see seal).[1] Counter Guerrilla (Turkish: kontrgerilla) is the Turkish branch of … Wikipedia
eşme — is. 1) Eşmek işi 2) hlk. Kaynak, pınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
göndermek — i, e 1) Bir yere doğru yola çıkarmak, yollamak, ulaşmasını, gitmesini sağlamak, irsal etmek Hepimizi esir edip Malta ya gönderecekleri ağızlarda dolaşıyordu. H. E. Adıvar 2) Yetki vererek gitmesini sağlamak 3) Bir kaynaktan çıkıp gelmek, ulaşmak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
içme — is. 1) İçmek işi Lokantaya bir iki kadeh rakı içmeye giderdi. A. Ş. Hisar 2) İçinde birtakım mineraller ve tuzlar bulunan, suyu ilaç olarak ve çoğunlukla iç sürdürmek için içilen kaynak, içmeler Birleşik Sözler içme suyu yeme içme … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaynakçılık — is., ğı Kaynak yapma işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
makine — is., tek., İt. macchina 1) Herhangi bir enerji türünü başka bir enerjiye dönüştürmek, belli bir güçten yararlanarak bir işi yapmak veya etki oluşturmak için çarklar, dişliler ve çeşitli parçalardan oluşan düzenekler bütünü Tıraş makineleri ile… … Çağatay Osmanlı Sözlük
üfleç — is., ci 1) Kaynak yapımında, metalleri kesme ve eritme işlemlerinde kullanılan, alev püskürten araç, hamlaç 2) Laboratuvarlarda yüksek ısı elde edilen araç, hamlaç … Çağatay Osmanlı Sözlük