-
1 ansehen
an|sehenirr vt1) ( betrachten) bakmak (-e); ( prüfend) incelemek, gözden geçirmek; ( Film) seyretmek; ( besichtigen) gezmek;jdn \ansehen birinin yüzüne bakmak;das kann ich nicht länger mit \ansehen! buna ben daha fazla seyirci kalamayacağım!;2) ( erachten) olarak görmek, saymak;ich sehe es als meine Pflicht an......i vazifem olarak görüyorum3) ( anmerken) belli etmek, yüzünden anlaşılmak;das sieht man ihr nicht an bunu hiç de belli etmiyor;man sieht dir dein Alter nicht an yaşını göstermiyorsun [o belli etmiyorsun] -
2 Seite
Seite <-n> ['zaıtə] f1) ( allgemein) yan, taraf, kenar; (Stoff\Seite, Schallplatten\Seite) yüz, taraf;\Seite an \Seite yan yana;auf beiden \Seiten iki yanda [o tarafta];von allen \Seiten her yandan [o taraftan];zur \Seite gehen yana çekilmek;jdn von der \Seite ansehen birine yan bakmak;er weicht nicht von ihrer \Seite ( fam) yanından ayrılmaz [o ayrılmıyor];etw zur \Seite legen ( weglegen) bir şeyi kenara koymak;jdn/das Glück auf seiner \Seite haben biri/şans ondan yana olmak;jdm zur \Seite stehen birinden yana olmak;jdn zur \Seite nehmen, um ihm etw zu sagen bir şey söylemek için birini kenara çekmekalles hat zwei \Seiten her şeyin iki yüzü vardır;das Recht ist auf ihrer \Seite hak ondan yanadır;auf der einen \Seite..., auf der anderen... bir yanda(n)..., bir yanda(n)...;von dieser \Seite kenne ich ihn gar nicht onun bu yanını hiç bilmem;sich von seiner besten \Seite zeigen kendini en iyi yanından göstermek;das ist ihre schwache/starke \Seite ( fam) bu onun zayıf/kuvvetli yanıdır3) (Buch\Seite) sayfa;siehe \Seite 15 sayfa 15'e bakınız;die gelben \Seiten telefon rehberi4) ( Verhandlungspartner) taraf5) ( Interessensgruppe)von kirchlicher \Seite kilise tarafından;wie von offizieller \Seite verlautete, ... resmî mercilerin açıkladığına göre,...6) inform (Internet\Seite) site -
3 freudestrahlend
jdn \freudestrahlend ansehen sevinçten ağzı kulaklarına vararak birine bakmak -
4 Misskredit
in \Misskredit geraten ( an Ansehen verlieren) itibardan düşmek, saygınlığını yitirmek;jdn/etw in \Misskredit bringen bir kimseyi/şeyi gözden düşürmek -
5 Ruf
-
6 schief
-
7 schräg
-
8 streng
\streng genommen aslına bakılırsa;jdn \streng ansehen birine sert bakmak;das ist \streng verboten/vertraulich! bu kesinlikle yasaktır/gizlidir!;\strenge Diät halten sıkı perhiz yapmak;eine \strenge Schule disiplinli okul3) ( schmucklos) sade5) ( konsequent) kararlı, tutarlı -
9 stumm
1) ( sprechunfähig) dilsiz;vor Staunen \stumm sein şaşkınlıktan dili tutulmak2) ( schweigsam) sessiz;jdn \stumm ansehen birine konuşmadan bakmak -
10 unschuldig
1) a. jur masum (an -de), suçsuz (an -de);jdn \unschuldig ansehen birine masum masum bakmak2) ( jungfräulich) kızlık
Перевод: со всех языков на турецкий
с турецкого на все языки- С турецкого на:
- Все языки
- Со всех языков на:
- Все языки
- Английский
- Болгарский
- Испанский
- Немецкий
- Русский
- Суахили
- Турецкий
- Французский
- Хорватский