-
1 believe it or not
ister inan ister inanma -
2 believe it or not
ister inan ister inanma -
3 Ha ez ha ti, ferq nêkeno
İster ben, ister sen, farketmez.Kurdish (Zazaki) - Turkish dictionary > Ha ez ha ti, ferq nêkeno
-
4 ha... ha...
ister... ister -
5 Put that in your pipe and smoke it!
İster inan, ister inanma!English to Turkish dictionary > Put that in your pipe and smoke it!
-
6 волей-неволей
ister istemez, çaresiz -
7 поневоле
ister istemez, çaresiz, mecburen; zoraki -
8 nolens volens
ister istemez -
9 nolens volens
ister istemez -
10 волей неволей
ister istemez,çaresiz -
11 ирекле-ирексез
ister istemez -
12 εκών
ister istemez, carnacar -
13 willy nilly
ister istemez -
14 ob
ob [ɔp] konj1) ( im indirekten Fragesatz) acaba;sie fragt, \ob Monika zu Hause ist acaba Monika evde mi, diye soruyor, Monika'nın evde olup olmadığını soruyor;\ob er wohl kommen wird? gelecek mi acaba?2) ( vergleichend)als \ob sanki;als \ob nichts geschehen wäre sanki bir şey olmamış gibi, hiçbir şey olmamış gibi3) (egal \ob) ister;\ob arm, \ob reich ister fakir, ister zengin;\ob du es glaubst oder nicht, ... ister inan, ister inanma,...;\ob wir wollen oder nicht istesek de istemesek de4) ( verstärkend)und \ob! hem de nasıl! -
15 gré
n mde son plein gré kendi isteğiyle◊Il y est allé de son plein gré. — Oraya kendi isteğiyle gitti.
♦ contre le gré de -mesine rağmen◊Ils se sont mariés contre le gré de leurs parents. — Anne babalarının istememesine rağmen evlendiler.
♦ de gré ou de force ister iyilikle, ister kötülükle◊Il le fera de gré ou de force. — İster iyilikle, ister kötülükle, bunu yapacak.
♦ au gré de isteğine göre -
16 верить
inanmak,emin olmak; kanmak* * *1) ( иметь уверенность) emin olmak, inancı olmakве́рить в правоту́ своего́ де́ла — davasının haklılığına inancı olmak
2) ( принимать за истину) inanmak; kanmakве́рить ка́ждому слову кого-л. — birinin her sözüne inanmak
е́сли ве́рить слу́хам — söylentiler doğruysa
не верь, (обма́нет)! — kanma!
хо́чешь верь, хо́чешь нет — ister inan, ister inanma
ве́рь / ве́рьте, что... — inan olsun ki...
3) ( быть религиозным) Tanrıya inanmak4) (доверять, полагаться) inanmak, güveni olmakя вам ве́рю — size inanırım
-
17 желательно
безл., → сказ.isten(il)ir; arzu edilir; gönül ister ki ( хотелось бы)э́то жела́тельно — bu, istenilir bir şeydir
эту рабо́ту жела́тельно вы́полнить побыстре́е — bu iş bir an önce yapılmak ister
-
18 или
1) ya da; veyaи́ли... и́ли — ya... ya...
будь то друг и́ли враг — ister dost ister düşman olsun
свобо́да и́ли смерть! — ya hürriyet ya ölüm!
он не мог реши́ть, е́хать и́ли нет — gitmekle gitmemek arasında karar veremiyordu
нра́вится нам э́то и́ли нет — hoşumuza gitsin gitmesin
2) ( иначе) yoksa3) ( разве) yoksa4) ( то есть) yani -
19 надо
I н`адобезл., → сказ.1) ( следует) gerek; lazım; isterкогда́ надо — gerektiğinde
е́сли надо бу́дет — gerekirse
мне надо е́хать — gitmem gerek, gitmeliyim
ско́лько надо — gereği / icabı kadar
для э́того надо мно́го потруди́ться — bunun olması için çok çalışmak ister / gerek
осма́тривать не надо? — muayene istemez mi?
всё надо бы́ло стро́ить за́ново — herşeyi yeni baştan kurmak gerekmişti
куда́ мне надо обрати́ться? — nereye başvurmam gerekir?
2) ( о потребности)что тебе́ надо? — sana ne(ler) gerek? Neye / nelere muhtaçsın?
де́нег ме́ньше, чем надо — para, ihtiyacından azdır
тако́го мне не надо — böylesinin bana gereği yok
••что тебе́ здесь надо? — ne arıyorsun burada?
кого́ вам надо? — kimi istiyorsunuz?
таки́х друзе́й лу́чше не надо! — böyle dost eksik olsun / olmaz olsun!
ему́ то́лько э́того и надо! — bu hal (onun) canına minnet!
так ему́ и надо! — oh olsun (ona)!
II см. надо́чень мне надо! — umurumda değil!
-
20 требовать
talep etmek,istemek; gerektirmek; emretmek* * *несов.; сов. - потре́бовать1) talep etmek, istemekон от тебя́ за э́то (де́ло) ничего́ не потре́бует — bu iş için senden bir karşılık istemeyecektir
тре́бовать увеличе́ния зарпла́ты — ücretlere zam yapılmasını istemek, ücret zammı talebinde bulunmak
2) тк. несов. emretmek; gerektirmekэ́того тре́бует здра́вый смысл — sağduyu bunu emrediyor
3) gerektirmek, istemek; almakэ́то строи́тельство потре́бовало кру́пных капиталовложе́ний — bu inşaat büyük yatırımlar gerektirmişti
кросс тре́бует выно́сливости — kros yarışması dayanıklılık ister
э́того тре́бует конкре́тная обстано́вка — somut durum bunu gerektiriyor
пробле́ма, тре́бующая сро́чного реше́ния — acelen çözüm bekleyen sorun
э́то расте́ние тре́бует мно́го воды́ — bu bitki çok su ister
э́та рабо́та потре́бует мно́го вре́мени — bu iş çok vakit alacak
4) aramakвас тре́бует дире́ктор — sizi müdür arıyor
См. также в других словарях:
Ister — Ister, lateinisch Hister, griech. ῎Iστρος Istros, war eine in der Antike verbreitete Bezeichnung für den Unterlauf der Donau. Der Ister als Strom, der in das Schwarze Meer mündet, dürfte schon seit der frühesten Antike durch die hellenische… … Deutsch Wikipedia
ISTER — fluv. Germ. cuius ostia distant 100. mill. abostio Borysthenis fluv. in Austr. 250. a CPoli in Bor. Baudr. Eius meminit Ovid. Met. l. 2. v. 249. Thermodoonque citus, Gangesque et Phasis et Ister. Vide Danubius. Virg. Georg. l. 2. v. 497. et l. 3 … Hofmann J. Lexicon universale
Ister — Ȉster m DEFINICIJA antičko ime Dunava ETIMOLOGIJA lat. Ister ← grč. Ístros … Hrvatski jezični portal
-ister — ister, † istre suffix repr. OF. istre, a by form of iste, ist, considered by French etymologists to have arisen through false analogy with words like ministre. Found in OF. at an early date, as in evangelistre (12–13th c. in Godef. Compl.),… … Useful english dictionary
Ister [1] — Ister (Istros), alter Name der Donau … Pierer's Universal-Lexikon
Ister [2] — Ister, Anton Äthicus, s. Äthikos … Pierer's Universal-Lexikon
Ister — (griech. Istros), antiker Name der Donau, vgl. Istros … Meyers Großes Konversations-Lexikon
Ister — (grch. Istros), alter Name der untern Donau … Kleines Konversations-Lexikon
ister — v. histero . Trimis de LauraGellner, 13.09.2007. Sursa: DN … Dicționar Român
ister — is. 1) Bir şeyin yapılabilmesinin veya olabilmesinin bağlı olduğu şey, gerek, icap, lüzum 2) bağ. Cümledeki görevleri aynı olan kelimelerin ayrı ayrı her birinin başına getirilerek herhangi birinin onanmasında sakınca olmadığını anlatan bir söz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Ister — Danube Wikipédia … Wikipédia en Français