-
1 sargı
1. رفادة [رِفَادَة]Anlamı: esnek bir maddeden yapılmış uzun, dar ve ince şerit2. عصاب [عِصَاب]Anlamı: esnek bir maddeden yapılmış uzun, dar ve ince şerit3. عصابة [عِصَابَة]Anlamı: esnek bir maddeden yapılmış uzun, dar ve ince şerit4. كماد [كِمَاد]Anlamı: esnek bir maddeden yapılmış uzun, dar ve ince şerit5. لفافة [لِفَافَة]Anlamı: esnek bir maddeden yapılmış uzun, dar ve ince şerit -
2 serpantin
1. متعرج [مُتَعَرِّج]Anlamı: kendi üzerine sarılarak hazırlanan savrulduğunda çözülen ince ve uzun şerit2. معرج [مُعَرَّج]Anlamı: kendi üzerine sarılarak hazırlanan savrulduğunda çözülen ince ve uzun şerit3. ملتو [مُلْتَوٍ]Anlamı: kendi üzerine sarılarak hazırlanan savrulduğunda çözülen ince ve uzun şerit -
3 şiraze
1. شريط [شَرِيط]2. عصابة [عِصَابَة]
См. также в других словарях:
şerit — is., di, Ar. şerīṭ 1) Dar, uzun dokuma veya kumaş parçası Güzel bir şeritle künyemi göğsüme bağladım ve gittim. F. R. Atay 2) Dar, uzun kıyı parçası Deniz şeridi. Kara şeridi. 3) Herhangi bir maddenin dar, düz, ince ve uzun parçası 4) Bir kara… … Çağatay Osmanlı Sözlük
şerit makarna — is. Uzun ve ince makarna … Çağatay Osmanlı Sözlük
sargı — is. 1) Esnek bir maddeden yapılmış uzun, dar ve ince şerit 2) Bir elektrik makinesinde veya aracında aynı devreyi oluşturan iletkenlerin tümü 3) tıp Vücudun bir bölümünü yerinde veya baskı altında tutmak amacıyla uygun biçimde sarılmış şerit… … Çağatay Osmanlı Sözlük
biye — is., Fr. biais Genellikle giysinin yaka, kol, etek çevresine kendi kumaşından veya başka kumaştan geçirilen ince şerit … Çağatay Osmanlı Sözlük
brit — is., Fr. bride 1) Düğmeyi iliklemek için kumaş veya iplikten yapılmış özel bir tür ilik 2) Nakış veya dantelde motifleri birleştiren bağ 3) Giysiyi çengele asmak için kullanılan, giysinin enseye yakın bölümünde yer alan ince şerit … Çağatay Osmanlı Sözlük
suşi — is., Jap. İnce şerit biçimindeki yosun tabakasının içine çiğ balık, yağsız, tuzsuz haşlanmış pirinç ve özel baharat karışımının konulmasıyla hazırlanan Japon yemeği … Çağatay Osmanlı Sözlük
ŞİRAZE — f. Kitap ciltlerinin iki ucuna konulan ve yaprakları muntazam tutan, ibrişimden örülmüş ince şerit. * Pehlivan kispetinin paçası. * Mc: Düzen, nizam, esas … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
film — is., Fr. film 1) Fotoğrafçılıkta, radyografide ve sinemacılıkta resim çekmek için kullanılan, selülozdan, saydam, bükülebilir şerit 2) sin. Bir oyunun bütününü taşıyan şerit veya şeritlerin bütünü 3) sin. Sinemalarda gösterilen eser 4) Camlara… … Çağatay Osmanlı Sözlük
lastik — is., ği, Fr. élastique 1) Ayakkabı üzerine giyilen kauçuktan pabuç Lastikleri ayağında, bastonu koluna asılı, erkenciydi yine. N. Cumalı 2) Kauçuktan yapılmış ayakkabı 3) Kauçuktan yazı silgisi 4) Taşıtların jantlarına yerleştirilen, elastiki… … Çağatay Osmanlı Sözlük
etek bağı — is., esk. Kadınların iç giysilerinin çarşaf altından görünmemesi için bellerine bağladıkları ince kuşak, şerit, kaytan … Çağatay Osmanlı Sözlük
kurdele — is., İt. cordella 1) Geniş ipekli şerit Biraz evvel kurdeleyi kestiği makasla oynarken parmağını kanatmıştı. R. N. Güntekin 2) Belli bir biçim verilmiş saça veya giysinin yakasına takılan ince kumaş Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kurdele… … Çağatay Osmanlı Sözlük