-
1 ihtiyarî
ihtiyarî [-iː] freiwillig, fakultativ -
2 ihtiyari
1) ( seçimlik) fakultativ2) ( isteğe bağlı) freiwilligbu hükümler \ihtiyaridir diese Bestimmungen sind abdingbar -
3 ihtiyari
adj. optional, facultative, unprompted, discretionary -
4 ihtiyarî
а произво́льный; необяза́тельный, доброво́льный -
5 ihtiyari
προαιρετικός, κθπροαιρετικός, εθελούσιος -
6 ihtiyarî
اختياري -
7 ihtiyarî
اختياري [اِخْتِيَاريّ]Anlamı: isteğe bağlı, seçmeli -
8 ihtiyari
optional, voluntary -
9 ihtiyari
"voluntary; facultative; elective, optional; discretionary. - durak 1. place where buses stop only at a passenger´s request. 2. rail. whistle-stop, flag stop, flag station. " -
10 ihtiyarî
ixtiyari -
11 ihtiyari durak
Bedarfshaltestelle f -
12 ihtiyari, seçimlik
шIоигъоныгъ -
13 gayri ihtiyari
adv. in spite of oneself -
14 gayrı ihtiyari
bêhemd--------bêhemdî -
15 gayri ihtiyari
a) involuntary b) involuntarily
См. также в других словарях:
ihtiyari — sf., esk., Ar. iḫtiyārī İsteğe bağlı, seçmeli olan, seçimlik … Çağatay Osmanlı Sözlük
ihtiyârî — (A.) [ یرﺎﻴﺘﺧا ] kişisel seçime bağlı, isteğe bağlı … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
İHTİYARÎ — Mecburi olmayan. İsteğe bağlı. Bir kimsenin isteğine bırakılmış olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ihtiyari — isteğe bağlı; seçmeli; istemli … Hukuk Sözlüğü
gayr -i ihtiyarî — [ یرﺎﻴﺘﺧا ﺮﻴﻏ ] elinde olmadan … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
KADER — Cenâb ı Hakk ın kâinatta olmuş ve olacak her şeyin evsafını ve havassını ve sâir geleceğini ve geçmişini ezelden bilip, levh i mahfuzunda takdiri ve yazması. Takdir i İlâhî. * Ezelî kısmet. * Tali . Baht. Şans.(Kader ve cüz i ihtiyarî,… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
araba vapuru — is. Arabalı vapur Yıllardan beri İstanbul a ayak atmayan ihtiyarı, araba vapuru ile karşıya geçirip Ankara caddesine çıkardı. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
deşelemek — i 1) Güçlü bir biçimde deşmek, karıştırmak Yaban domuzları tarlayı deşelemişler. 2) mec. Araştırmak Bu biraz da ihtiyarı deşelemek, o profesör hakkında bildiklerini söyletmek içindi. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
gayriihtiyari — zf., esk., Ar. ġayr + iḫtiyārī İstemeksizin, düşünmeden, elinde olmayarak Koca Ali, gayriihtiyari dizdarın baktığı tarafa gözlerini çevirdi. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
AHLÂK-I HASENE — Yüksek ahlâkı en parlak ve ulvi bir şekil ve ruhta gösteren ve bilfiil yaşayan Peygamberimizin (A.S.M.) ve O nun yolunda gidenlerin ahlâkı.(Diyorsun ki: Teklif, saadet içindir. Halbuki ekser i nâsın şekâvetine sebeb, tekliftir. Teklif olmasaydı,… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
AKSAKAL — Köy ihtiyarı. Köy ihtiyar heyetinin başı.Muhtar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük