-
1 iğne
жа́ло (с) игла́ (ж) шприц (м)* * *1) иго́лка, игла́iğneye iplik geçirmek — вдева́ть ни́тку в иго́лку
2) брошь, була́вкаkıravat iğnesi — була́вка для га́лстука
3) стре́лкаpusula iğnesi — стре́лка ко́мпаса
4) жа́ло (пчелы и т. п.)akrebin iğnesi — жа́ло скорпио́на
iğnesini batırmak / sokmak — вонзи́ть жа́ло, жа́лить
5) колю́чка, игла́; хво́я6) крючо́к ( удочки)7) уко́л; инъе́кция; влива́ниеçocuk iğneden kurkuyor — ребёнок бои́тся уко́ла
iğne yapmak — сде́лать уко́л / влива́ние
8) бот. столбик ( цветочного пестика)9) перен. ко́лкость••iğne atsan yere düşmez — погов. я́блоку не́где упа́сть
- iğneden ipliğe kadariğne ile kuyu kazmak — погов. рыть иго́лкой коло́дец ( проявлять долготерпение при выполнении трудной работы)
- iğne üstünde oturmak
- iğne yutmuş ite dönmek
- iğne yutmuş maymuna dönmek
См. также в других словарях:
iğne iplik — sf., ği Çok zayıf Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller iğne ipliğe dönmek iğneden ipliğe kadar … Çağatay Osmanlı Sözlük
iğne — is. 1) Dikiş dikmeye yarayan, ince, ucu sivri, bir ucunda iplik geçecek deliği bulunan çelik araç 2) İki şeyi birbirine tutturmaya yarar ince, uzun, ucu sivri, metal araç Çengelli iğne. Toplu iğne. 3) Toplu iğnenin süs olarak kullanılan, iri… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iplik — is., ği 1) Pamuk, keten, yün, ipek, naylon vb. dokuma maddelerinin uzun, ince liflerinden her biri 2) Bu liflerin birlikte bükülmüş ve çekilmiş durumu İpek ipliği. Pamuk ipliği. 3) Fasulye, bakla vb. sebzelerin veya bazı meyvelerin lifi Birleşik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iğne deliği — is. İğnenin arkasında iplik geçirilen delik Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller iğne deliği gibi iğne deliğinden geçmek iğne deliğinden Hindistanı seyretmek iğne deliğine girmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir iğne bir iplik olmak — iğne ipliğe dönmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
aktar — is., Ar. ˁaṭṭār 1) Baharat veya güzel kokular satan kimse veya dükkân 2) İğne, iplik, baharat, zarf, kâğıt, tütün vb. satılan dükkân … Çağatay Osmanlı Sözlük
AKTAR — (Kutr. C.) Kuturlar. Çaplar. Dâirenin merkezinden geçen doğru hatlar. * Her taraf. * Güzel kokulu yağlar vesaire satan adam. Güzel kokular tâciri. * Ecza, ilâç satan adam. * Mahalle aralarında bazı baharatla iğne, iplik vesaire satan satıcı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ATTAR — (Itr. dan) Güzel koku veya iğne iplik gibi şeyler satan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HIYAT — İplik. İbrişim. * İğne … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
bir — is. 1) Sayıların ilki 2) Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı 3) sf. Bu sayı kadar olan Bir kalem. 4) sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı) Bir adam sizi arıyor. 5) sf. Tek Allah birdir. 6) sf. Beraber Hep biriz, ayrılmayız … Çağatay Osmanlı Sözlük
geçmek — e, er 1) Bir yerden başka bir yere gitmek Elindeki kitabı bırakıp bulundukları odaya geçtim. T. Buğra 2) den Bir yandan girip diğer yandan çıkmak İplik iğne deliğinden zor geçti. 3) den Yol, araç veya akarsu bir yerin yakınından veya içinden… … Çağatay Osmanlı Sözlük