-
1 drinkwater
içme suyu [-nu] s -
2 drinking water
içme suyu -
3 drinking water
içme suyu -
4 drinking water
içme suyu* * *içme suyu -
5 питьевая вода
içme suyu, içilebilir su, tatlı suТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > питьевая вода
-
6 where can i get some drinking water
İçme suyu nereden bulabilirimEnglish-Turkish dictionary > where can i get some drinking water
-
7 where can i get some drinking water
İçme suyu nereden bulabilirimEnglish-Turkish dictionary > where can i get some drinking water
-
8 питьевой
питьева́я вода́ — içme suyu, içecek / içilir su
питьева́я со́да — sodyum bikarbonat, karbonat
-
9 трудность
güçlük,zorluk; engel* * *ж1) güçlük, zorluk; çetinlikтру́дность пути́ — yolun çetinliği
тру́дность предстоя́щей рабо́ты — yapılacak işin güçlüğü / ağırlığı
2) sıkıntı; güçlük; engel ( препятствие)экономи́ческие тру́дности — ekonomik sıkıntılar
испы́тывать тру́дности с питьево́й водо́й — içme suyu sıkıntısını çekmek
кри́зис, вы́званный тру́дностью сбы́та — sürüm sıkıntısından / güçlüklerinden doğan bunalım
жа́ловаться на тру́дность жи́зни — geçim sıkıntısından şikayet etmek
столкну́ться с тру́дностями — güçlüklerle / engellerle karşılaşmak
-
10 waterborne
adj. içme suyu ile geçen, suya iniş yapmış, deniz yolu ile taşınan* * *adjective (carried or transmitted by water: Typhoid is a waterborne disease.) sudan bulaşan -
11 Tafelwasser
Tafelwasser n içme suyu (şişede) -
12 Trinkwasser
Trinkwasser n <Trinkwassers; o pl> içme suyu -
13 წყალი
i.su სასმელი წყალი içme suyu -
14 Tafelwasser
Tafelwasser <-s, -wässer> ntiçme suyu -
15 Trinkwasser
-
16 Trinkwasser
n.içme suyu -
17 хлорировать
См. также в других словарях:
içme suyu — is. İçilebilecek nitelikte olan su … Çağatay Osmanlı Sözlük
içme — is. 1) İçmek işi Lokantaya bir iki kadeh rakı içmeye giderdi. A. Ş. Hisar 2) İçinde birtakım mineraller ve tuzlar bulunan, suyu ilaç olarak ve çoğunlukla iç sürdürmek için içilen kaynak, içmeler Birleşik Sözler içme suyu yeme içme … Çağatay Osmanlı Sözlük
içme — madeni memba suyu … Beypazari ağzindan sözcükler
memba suyu — is. İçinde erimiş mineraller bulunan, içme suyu olarak veya tedavi amacıyla kullanılan su Uzun değneklerine dayanmış çobanlar iddia ederler ki memba sularının her biri, bir derde devadır. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
AB-I HURDENÎ — İçme suyu. İçilir su … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
su — 1. is., yu Sutaşı 2. is., yu 1) Hidrojenle oksijenden oluşan, sıvı durumunda bulunan, renksiz, kokusuz, tatsız madde, ab Dere suyu tekmil çamur. Halk kuyu suyu içmek mecburiyetinde... R. N. Güntekin 2) Bu sıvıdan oluşan kitle, deniz, akarsu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sebil — is., Ar. sebīl 1) Kutsal günlerde karşılık beklemeden hayır için dağıtılan içme suyu 2) Genellikle camilere bitişik özel bir biçimde yapılmış, karşılık beklemeden hayır için içme suyu dağıtılan taş yapı, sebilhane 3) hlk. Meyan kökü şerbetini bir … Çağatay Osmanlı Sözlük
su almak — 1) suyu içine çekmek Ayakkabılarım su alıyor. 2) den. su yapmak 3) den. gemiye içme suyu doldurmak 4) tıp herhangi bir organdan tedavi maksadıyla su boşaltmak 5) mec. bozukluk, yozlaşma başlamak Bu güven bir yerinden su alıyorsa o gediği… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kartel — 1. is., ekon., Fr. cartel Tekelci sermaye piyasasında, birtakım ticaret, üretim kuruluşlarının, genellikle kazanma veya başka kuruluşlara karşı tutunabilme vb. amaçlarla aralarında kurdukları dayanışma birliği 2. is., den., Fr. cartel Gemilerde… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yağmur kapanı — is. Meyilli alanlarda plastik örtüler, asfaltlanmış kanaviçe, galvanizli sac, asfalt ve daha birçok benzeri maddeyle kaplanarak yağmur sularının toplanıp depo edildiği ve hayvanların içme suyu gereksinimlerinin karşılandığı basit su toplama… … Çağatay Osmanlı Sözlük
CER' — Suyu yudumlayarak içme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük