-
1 hırsızlık yapmak
v. steal, rob, break into, thieve, heist -
2 hırsızlık yapmak
to steal, to thieve, to commit a theft -
3 hırsızlık
theft, burglary, robbery, larceny. - etmek/yapmak to commit theft. - malı stolen goods.
См. также в других словарях:
hırsızlık etmek (veya yapmak) — başkalarının parasını veya malını çalmak Ama beyefendi, ne hırsızlık yaptım ne de yankesicilik. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
SERAK — Hırsızlık yapmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
çalıp çırpmak — hırsızlık yapmak Bu Salih Araboğlu, tefecilikten, çalıp çırpmaktan para yapmış, uğursuz heriflerden biridir. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
LESUS — (Lesusiyet) Hırsızlık, sirkat. Hırsızlık yapmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
deveyi havuduyla yutmak — herkesin gözü önünde büyük hırsızlık yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çalmak — i, e, ar 1) Başkasının malını gizlice almak, hırsızlık etmek, aşırmak İngiliz cephesinden at kaçırıp bize satan bedeviler dönüşlerinde bizim atlarımızı çalıp İngilizlere satarlardı. F. R. Atay 2) Vurarak veya sürterek ses çıkartmak Bir yandan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ogurlamak — vaktinde yapmak; çalmak, hırsızlık etmek I, 300 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
GALL — Girmek, sokmak, akmak. * Boynunu, elini zincir ile bağlamak. * Hâinlik yapmak. Hıyanet etmek. * Ganimet malından hırsızlık etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük