-
1 vorschriftsmäßig
gereği gibiusule uygun -
2 properly
geregi gibi, dogru dürüst, hakkiyla, tam anlamiyla; uygun bir biçimde; gerçekten, aslinda; düzgün bir sekilde -
3 gehörig
I adj1) ( gehörend) ait (zu -e);nicht zur Sache \gehörig konu dışı olaneine \gehörige Tracht Prügel adamakıllı bir dayakII adv1) ( gebührend) gereği gibi, gerektiği gibi, layıkıyla, hakkıyla;ich habe ihm \gehörig die Meinung gesagt ona gerektiği gibi fikrimi söyledim2) ( gründlich) adamakıllı, hakkıyla;er wurde \gehörig verprügelt adamakıllı bir dayak yedi -
4 следовать
несов.; сов. - после́довать1) в соч. izlemekсле́довать по пята́м за кем-л. — birini adım adım izlemek; birinin izine basmak
сле́дуй за мной! — peşime düş!
2) izlemek; kovalamakза э́тим пожа́ром после́довали други́е — bu yangını başka yangınlar izledi
собы́тия сле́довали одно́ за други́м — olaylar birbirini kovalıyordu
с его́ стороны́ никако́й реа́кции не после́довало — ondan hiç bir tepki gelmedi
3) uymak; izlemekсле́довать тради́циям — geleneklere uymak
е́сли сле́довать э́той ло́гике... —... bu mantık izlense...
он не после́довал моему́ сове́ту — verdiğim öğüdü tutmadı
он в любо́м де́ле сле́довал отцу́ — her işte babasından örnek alırdı
после́довать призы́ву — çağrıya uymak
4) тк. несов. gitmek; yürümek; geçmekпо́езд сле́дует через Ки́ев — tren Kiev'den geçer
куда́ сле́дует э́тот эшело́н? — bu (askeri) katar nereye gidiyor?
5) тк. несов. çıkmakотсю́да сле́дует вы́вод, что... — bundan şu sonuç çıkar ki...
6) тк. несов.с вас сле́дует пять рубле́й — beş ruble ödeyeceksiniz
ско́лько с меня́ сле́дует? — borcum ne (kadar)?
он получи́л, что ему́ сле́довало — alacağını almıştır
7) тк. несов., безл. gerekir,...malıне сле́дует забыва́ть, что... — şunu unutmamak gerekir ki..., şunu unutmamalı ki...
фа́кты, на кото́рые сле́дует обрати́ть внима́ние — dikkat edilmesi gereken olaylar
как и сле́довало ожида́ть — beklenildiği gibi
••как сле́дует — gereği gibi, adamakıllı; doğru dürüst
ему́ как сле́дует всы́пали — ona bir temiz dayak attılar
отчита́й его́ как сле́дует — onu bir güzel haşla
-
5 достоинство
meziyet,üstünlük; onur* * *с1) ( хорошее качество) meziyet, üstünlükхудо́жественные досто́инства фи́льма / карти́ны — filmin sanat değeri
2) onurсчита́ть ни́же своего́ досто́инства — onuruna yedirememek
3) değerмоне́та досто́инством в оди́н рубль — bir ruble değerinde (madeni) para
••фигу́ры одного́ досто́инства — шахм. aynı cins taşlar
оцени́ть кого-что-л. по досто́инству — layık olduğu üzere / gereği gibi değerlendirmek
-
6 путём
-
7 أبله
أَبْلَه1. avalAnlamı: aptal, ahmak2. kazAnlamı: budala3. şabanAnlamı: aptal, alık, budala4. enayiAnlamı: fazla bön, avanak5. anlayışsızAnlamı: kafasız, kavrayışsız, vurdum duymaz, kalın kafalı olan kimse6. basiretsizAnlamı: ileri ve uzak görüşlü olmayan7. andavallıAnlamı: beceriksiz, görgüsüz ve bön olan kimse8. angutAnlamı: ahmak ve aptal9. gerzekAnlamı: geri zekâlı olan10. eblehAnlamı: akılsız, alık, budala11. kafasızAnlamı: anlayışsız, kavrayışsız12. gabiAnlamı: anlayışsız, kalın kafalı olan13. mankafaAnlamı: anlayışsız, aptal14. kakavanAnlamı: kendini beğenmiş, sevimsiz15. akılsızAnlamı: aklı, gerçeği görüp ona göre davranmaya elverişli olmayan, anlayışı kıt16. salak17. şapşalAnlamı: aptalca davranışlarda bulunan, alık18. kaşkavalAnlamı: aptal, sersem19. kuru kafaAnlamı: akılsız kafa20. aptalAnlamı: zekâ yoksunu, ahmak, alık olan kimse21. ahmakAnlamı: aklını gereği gibi kullanamayan, aptal22. avanakAnlamı: kolayca kandırılabilen kişi23. kaşalotAnlamı: aptal, budala24. kelekAnlamı: aptal25. bönAnlamı: budala, saf26. beyinsizAnlamı: akılsız, düşüncesiz27. dangalakAnlamı: akılsız, düşüncesiz28. beceriksizAnlamı: becerisi olmayan, usta olmayan -
8 أحمق
أَحْمَق1. avalAnlamı: aptal, ahmak2. zibidi3. şabanAnlamı: aptal, alık, budala4. kazAnlamı: budala5. enayiAnlamı: fazla bön, avanak6. basiretsizAnlamı: ileri ve uzak görüşlü olmayan7. gerzekAnlamı: geri zekâlı olan8. eblehAnlamı: akılsız, alık, budala9. andavallıAnlamı: beceriksiz, görgüsüz ve bön olan kimse10. angutAnlamı: ahmak ve aptal11. vurdum duymazAnlamı: umursamaz, duygusuz12. gabiAnlamı: anlayışsız, kalın kafalı olan13. kafasızAnlamı: anlayışsız, kavrayışsız14. mankafaAnlamı: anlayışsız, aptal15. kakavanAnlamı: kendini beğenmiş, sevimsiz16. akılsızAnlamı: aklı, gerçeği görüp ona göre davranmaya elverişli olmayan, anlayışı kıt17. patavatsızAnlamı: davranışlarına dikkat etmeyen18. salak19. şapşalAnlamı: aptalca davranışlarda bulunan, alık20. kaşalotAnlamı: aptal, budala21. aptalAnlamı: zekâ yoksunu, ahmak, alık olan kimse22. avanakAnlamı: kolayca kandırılabilen kişi23. ahmakAnlamı: aklını gereği gibi kullanamayan, aptal24. alıkAnlamı: akılsız, sersem, ebleh ve şaşkın25. kelekAnlamı: aptal26. kaşkavalAnlamı: aptal, sersem27. dangalakAnlamı: akılsız, düşüncesiz28. beceriksizAnlamı: becerisi olmayan, usta olmayan29. bönAnlamı: budala, saf30. beyinsizAnlamı: akılsız, düşüncesiz -
9 أخرق
أَخْرَق1. idraksizAnlamı: anlayışsız, ahmak2. zibidi3. densizAnlamı: yakışıksız, saygısızca davranan4. avalAnlamı: aptal, ahmak5. şabanAnlamı: aptal, alık, budala6. kazAnlamı: budala7. enayiAnlamı: fazla bön, avanak8. basiretsizAnlamı: ileri ve uzak görüşlü olmayan9. angutAnlamı: ahmak ve aptal10. eblehAnlamı: akılsız, alık, budala11. andavallıAnlamı: beceriksiz, görgüsüz ve bön olan kimse12. gerzekAnlamı: geri zekâlı olan13. gabiAnlamı: anlayışsız, kalın kafalı olan14. mankafaAnlamı: anlayışsız, aptal15. kakavanAnlamı: kendini beğenmiş, sevimsiz16. akılsızAnlamı: aklı, gerçeği görüp ona göre davranmaya elverişli olmayan, anlayışı kıt17. patavatsızAnlamı: davranışlarına dikkat etmeyen18. salak19. şapşalAnlamı: aptalca davranışlarda bulunan, alık20. zevzekAnlamı: tatsız ve çok konuşan, geveze21. sakar22. aptalAnlamı: zekâ yoksunu, ahmak, alık olan kimse23. kelekAnlamı: aptal24. ahmakAnlamı: aklını gereği gibi kullanamayan, aptal25. avanakAnlamı: kolayca kandırılabilen kişi26. kaşkavalAnlamı: aptal, sersem27. kaşalotAnlamı: aptal, budala28. alıkAnlamı: akılsız, sersem, ebleh ve şaşkın29. beyinsizAnlamı: akılsız, düşüncesiz30. dangalakAnlamı: akılsız, düşüncesiz31. beceriksizAnlamı: becerisi olmayan, usta olmayan32. bönAnlamı: budala, saf -
10 ألكع
أَلْكَع1. avalAnlamı: aptal, ahmak2. zibidi3. şabanAnlamı: aptal, alık, budala4. kazAnlamı: budala5. angutAnlamı: ahmak ve aptal6. gerzekAnlamı: geri zekâlı olan7. andavallıAnlamı: beceriksiz, görgüsüz ve bön olan kimse8. eblehAnlamı: akılsız, alık, budala9. basiretsizAnlamı: ileri ve uzak görüşlü olmayan10. gabiAnlamı: anlayışsız, kalın kafalı olan11. mankafaAnlamı: anlayışsız, aptal12. akılsızAnlamı: aklı, gerçeği görüp ona göre davranmaya elverişli olmayan, anlayışı kıt13. patavatsızAnlamı: davranışlarına dikkat etmeyen14. salak15. şapşalAnlamı: aptalca davranışlarda bulunan, alık16. kaşalotAnlamı: aptal, budala17. alıkAnlamı: akılsız, sersem, ebleh ve şaşkın18. aptalAnlamı: zekâ yoksunu, ahmak, alık olan kimse19. ahmakAnlamı: aklını gereği gibi kullanamayan, aptal20. kaşkavalAnlamı: aptal, sersem21. avanakAnlamı: kolayca kandırılabilen kişi22. kelekAnlamı: aptal23. bönAnlamı: budala, saf24. beceriksizAnlamı: becerisi olmayan, usta olmayan25. beyinsizAnlamı: akılsız, düşüncesiz26. dangalakAnlamı: akılsız, düşüncesiz -
11 أهبل
أَهْبَل1. şabanAnlamı: aptal, alık, budala2. anlayışsızAnlamı: kafasız, kavrayışsız, vurdum duymaz, kalın kafalı olan kimse3. andavallıAnlamı: beceriksiz, görgüsüz ve bön olan kimse4. eblehAnlamı: akılsız, alık, budala5. lökAnlamı: ağır, hantal olan6. üşengeçAnlamı: çok üşenen, tembel olan kimse, üşengen7. alıkAnlamı: akılsız, sersem, ebleh ve şaşkın8. aptalAnlamı: zekâ yoksunu, ahmak, alık olan kimse9. ahmakAnlamı: aklını gereği gibi kullanamayan, aptal10. avanakAnlamı: kolayca kandırılabilen kişi11. budalaAnlamı: zekâca geri12. beyinsizAnlamı: akılsız, düşüncesiz13. bönAnlamı: budala, saf -
12 إمر
إِمَّر1. avalAnlamı: aptal, ahmak2. zibidi3. kazAnlamı: budala4. şabanAnlamı: aptal, alık, budala5. enayiAnlamı: fazla bön, avanak6. gerzekAnlamı: geri zekâlı olan7. basiretsizAnlamı: ileri ve uzak görüşlü olmayan8. andavallıAnlamı: beceriksiz, görgüsüz ve bön olan kimse9. eblehAnlamı: akılsız, alık, budala10. angutAnlamı: ahmak ve aptal11. kafasızAnlamı: anlayışsız, kavrayışsız12. gabiAnlamı: anlayışsız, kalın kafalı olan13. mankafaAnlamı: anlayışsız, aptal14. lökAnlamı: ağır, hantal olan15. kakavanAnlamı: kendini beğenmiş, sevimsiz16. akılsızAnlamı: aklı, gerçeği görüp ona göre davranmaya elverişli olmayan, anlayışı kıt17. salak18. şapşalAnlamı: aptalca davranışlarda bulunan, alık19. avanakAnlamı: kolayca kandırılabilen kişi20. kaşkavalAnlamı: aptal, sersem21. ahmakAnlamı: aklını gereği gibi kullanamayan, aptal22. aptalAnlamı: zekâ yoksunu, ahmak, alık olan kimse23. kaşalotAnlamı: aptal, budala24. bönAnlamı: budala, saf25. dangalakAnlamı: akılsız, düşüncesiz26. budalaAnlamı: zekâca geri27. beceriksizAnlamı: becerisi olmayan, usta olmayan28. beyinsizAnlamı: akılsız, düşüncesiz -
13 بليد
بَلِيد1. avalAnlamı: aptal, ahmak2. şabanAnlamı: aptal, alık, budala3. kazAnlamı: budala4. andavallıAnlamı: beceriksiz, görgüsüz ve bön olan kimse5. gerzekAnlamı: geri zekâlı olan6. basiretsizAnlamı: ileri ve uzak görüşlü olmayan7. angutAnlamı: ahmak ve aptal8. eblehAnlamı: akılsız, alık, budala9. gabiAnlamı: anlayışsız, kalın kafalı olan10. kafasızAnlamı: anlayışsız, kavrayışsız11. lökAnlamı: ağır, hantal olan12. mankafaAnlamı: anlayışsız, aptal13. akılsızAnlamı: aklı, gerçeği görüp ona göre davranmaya elverişli olmayan, anlayışı kıt14. salak15. üşengeçAnlamı: çok üşenen, tembel olan kimse, üşengen16. şapşalAnlamı: aptalca davranışlarda bulunan, alık17. kaşkavalAnlamı: aptal, sersem18. aptalAnlamı: zekâ yoksunu, ahmak, alık olan kimse19. ahmakAnlamı: aklını gereği gibi kullanamayan, aptal20. kaşalotAnlamı: aptal, budala21. avanakAnlamı: kolayca kandırılabilen kişi22. beceriksizAnlamı: becerisi olmayan, usta olmayan23. budalaAnlamı: zekâca geri24. dangalakAnlamı: akılsız, düşüncesiz25. beyinsizAnlamı: akılsız, düşüncesiz26. bönAnlamı: budala, saf -
14 بناء
Iبِنَاء1. binaenaleyhAnlamı: bundan dolayı, bundan ötürü, bunun için2. yapılışAnlamı: yapılma biçimi3. gereğinceAnlamı: gereği gibi, gereğine göreIIبَنَّاء1. inşaatçıAnlamı: yapı işlerini yöneten, yapı ustası2. mimar -
15 حمق
Iحَمِق1. avalAnlamı: aptal, ahmak2. zibidi3. idraksizAnlamı: anlayışsız, ahmak4. kazAnlamı: budala5. şabanAnlamı: aptal, alık, budala6. enayiAnlamı: fazla bön, avanak7. gerzekAnlamı: geri zekâlı olan8. angutAnlamı: ahmak ve aptal9. andavallıAnlamı: beceriksiz, görgüsüz ve bön olan kimse10. eblehAnlamı: akılsız, alık, budala11. basiretsizAnlamı: ileri ve uzak görüşlü olmayan12. kafasızAnlamı: anlayışsız, kavrayışsız13. gabiAnlamı: anlayışsız, kalın kafalı olan14. mankafaAnlamı: anlayışsız, aptal15. kakavanAnlamı: kendini beğenmiş, sevimsiz16. akılsızAnlamı: aklı, gerçeği görüp ona göre davranmaya elverişli olmayan, anlayışı kıt17. patavatsızAnlamı: davranışlarına dikkat etmeyen18. salak19. şapşalAnlamı: aptalca davranışlarda bulunan, alık20. kaşkavalAnlamı: aptal, sersem21. ahmakAnlamı: aklını gereği gibi kullanamayan, aptal22. alıkAnlamı: akılsız, sersem, ebleh ve şaşkın23. avanakAnlamı: kolayca kandırılabilen kişi24. aptalAnlamı: zekâ yoksunu, ahmak, alık olan kimse25. kaşalotAnlamı: aptal, budala26. beyinsizAnlamı: akılsız, düşüncesiz27. bönAnlamı: budala, saf28. beceriksizAnlamı: becerisi olmayan, usta olmayan29. dangalakAnlamı: akılsız, düşüncesizIIحُمْق1. patavatsızlıkAnlamı: patavatsız davranma2. bönlükAnlamı: budalalık, aptallık, saflık3. salaklıkAnlamı: salakça davranış4. öküzlükAnlamı: budalalık, sersemlik5. enayilikAnlamı: enayi olma durumu6. aptallık7. ahmaklıkAnlamı: zekâsı az gelişmiş olma durumu, anlayışsızlık8. hamakatAnlamı: ahmaklık, ayırt etme9. alıklıkAnlamı: alık olma durumu10. budalalıkAnlamı: budala olma durumu -
16 خرق
Iخَرَّقَ1. saplanmakAnlamı: hızla batmak2. didiklemekAnlamı: ısırarak parçalamak, gagalamakIIخَرَق1. bönlükAnlamı: budalalık, aptallık, saflık2. ahmaklıkAnlamı: zekâsı az gelişmiş olma durumu, anlayışsızlık3. aptallık4. sakarlık5. acemilikAnlamı: tecrübe ve becerinin azlığıخَرَقَ1. burgulamakAnlamı: burgu ile delmek2. saplanmakAnlamı: hızla batmak3. didiklemekAnlamı: ısırarak parçalamak, gagalamakIVخَرِق1. hırboAnlamı: sersem, salak ve kaba saba2. zibidi3. avalAnlamı: aptal, ahmak4. şabanAnlamı: aptal, alık, budala5. kazAnlamı: budala6. gerzekAnlamı: geri zekâlı olan7. basiretsizAnlamı: ileri ve uzak görüşlü olmayan8. andavallıAnlamı: beceriksiz, görgüsüz ve bön olan kimse9. angutAnlamı: ahmak ve aptal10. eblehAnlamı: akılsız, alık, budala11. gabiAnlamı: anlayışsız, kalın kafalı olan12. mankafaAnlamı: anlayışsız, aptal13. kakavanAnlamı: kendini beğenmiş, sevimsiz14. akılsızAnlamı: aklı, gerçeği görüp ona göre davranmaya elverişli olmayan, anlayışı kıt15. salak16. patavatsızAnlamı: davranışlarına dikkat etmeyen17. şapşalAnlamı: aptalca davranışlarda bulunan, alık18. avanakAnlamı: kolayca kandırılabilen kişi19. kaşalotAnlamı: aptal, budala20. kaşkavalAnlamı: aptal, sersem21. alıkAnlamı: akılsız, sersem, ebleh ve şaşkın22. ahmakAnlamı: aklını gereği gibi kullanamayan, aptal23. aptalAnlamı: zekâ yoksunu, ahmak, alık olan kimse24. kelekAnlamı: aptal25. beceriksizAnlamı: becerisi olmayan, usta olmayan26. dangalakAnlamı: akılsız, düşüncesiz27. bönAnlamı: budala, saf28. beyinsizAnlamı: akılsız, düşüncesizVخَرْق1. zalimlikAnlamı: zalim olma durumu2. zorbalıkAnlamı: zorbaca davranış, müstebitlik3. kovuk4. zulümAnlamı: kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, cefa5. gözenek6. delikAnlamı: dar, küçük açıklıkVIخَرقَsakarlaşmakAnlamı: sakar duruma gelmekخُرْق1. bönlükAnlamı: budalalık, aptallık, saflık2. aptallık3. ahmaklıkAnlamı: zekâsı az gelişmiş olma durumu, anlayışsızlık4. sakarlık5. acemilikAnlamı: tecrübe ve becerinin azlığı -
17 خطل
خَطِل1. zibidi2. takılgan3. avalAnlamı: aptal, ahmak4. farfaracıAnlamı: gürültücü, şamatacı5. carcarAnlamı: çok konuşan ve geveze olan kimse6. yavşakAnlamı: geveze7. şabanAnlamı: aptal, alık, budala8. kazAnlamı: budala9. eblehAnlamı: akılsız, alık, budala10. gerzekAnlamı: geri zekâlı olan11. andavallıAnlamı: beceriksiz, görgüsüz ve bön olan kimse12. angutAnlamı: ahmak ve aptal13. basiretsizAnlamı: ileri ve uzak görüşlü olmayan14. çeneliAnlamı: çok konuşan15. çalçeneAnlamı: durup dinlenmeden konuşan16. gevezeAnlamı: çok konuşan, çenesi düşük, lâfçı, lâfazan17. gabiAnlamı: anlayışsız, kalın kafalı olan18. farfaraAnlamı: ağzı kalabalık, gürültücü19. lâfazanAnlamı: geveze olan kimse20. konuşkanAnlamı: çok konuşan21. mankafaAnlamı: anlayışsız, aptal22. kakavanAnlamı: kendini beğenmiş, sevimsiz23. cırcırAnlamı: geveze, çok konuşan bir kimse24. akılsızAnlamı: aklı, gerçeği görüp ona göre davranmaya elverişli olmayan, anlayışı kıt25. patavatsızAnlamı: davranışlarına dikkat etmeyen26. salak27. çenebazAnlamı: çok konuşan28. çaçaronAnlamı: çok konuşan29. şapşalAnlamı: aptalca davranışlarda bulunan, alık30. lâf ebesiAnlamı: çok konuşan, herkese lâf yetiştiren kimse31. dedikoducuAnlamı: çok dedikodu yapan kimse32. kaşkavalAnlamı: aptal, sersem33. kaşalotAnlamı: aptal, budala34. ahmakAnlamı: aklını gereği gibi kullanamayan, aptal35. aptalAnlamı: zekâ yoksunu, ahmak, alık olan kimse36. alıkAnlamı: akılsız, sersem, ebleh ve şaşkın37. kelekAnlamı: aptal38. avanakAnlamı: kolayca kandırılabilen kişi39. bönAnlamı: budala, saf40. beceriksizAnlamı: becerisi olmayan, usta olmayan41. dangalakAnlamı: akılsız, düşüncesiz42. beyinsizAnlamı: akılsız, düşüncesiz43. boşboğaz -
18 رقيع
رَقِيع1. zibidi2. avalAnlamı: aptal, ahmak3. kazAnlamı: budala4. şabanAnlamı: aptal, alık, budala5. gerzekAnlamı: geri zekâlı olan6. basiretsizAnlamı: ileri ve uzak görüşlü olmayan7. eblehAnlamı: akılsız, alık, budala8. angutAnlamı: ahmak ve aptal9. andavallıAnlamı: beceriksiz, görgüsüz ve bön olan kimse10. gabiAnlamı: anlayışsız, kalın kafalı olan11. mankafaAnlamı: anlayışsız, aptal12. kakavanAnlamı: kendini beğenmiş, sevimsiz13. akılsızAnlamı: aklı, gerçeği görüp ona göre davranmaya elverişli olmayan, anlayışı kıt14. patavatsızAnlamı: davranışlarına dikkat etmeyen15. salak16. şapşalAnlamı: aptalca davranışlarda bulunan, alık17. kelekAnlamı: aptal18. kaşalotAnlamı: aptal, budala19. kaşkavalAnlamı: aptal, sersem20. avanakAnlamı: kolayca kandırılabilen kişi21. alıkAnlamı: akılsız, sersem, ebleh ve şaşkın22. aptalAnlamı: zekâ yoksunu, ahmak, alık olan kimse23. ahmakAnlamı: aklını gereği gibi kullanamayan, aptal24. beyinsizAnlamı: akılsız, düşüncesiz25. beceriksizAnlamı: becerisi olmayan, usta olmayan26. dangalakAnlamı: akılsız, düşüncesiz27. bönAnlamı: budala, saf -
19 سفيه
سَفِيه1. zibidi2. idraksizAnlamı: anlayışsız, ahmak3. avalAnlamı: aptal, ahmak4. şabanAnlamı: aptal, alık, budala5. kazAnlamı: budala6. galizAnlamı: kaba, çirkin, iğrenç7. enayiAnlamı: fazla bön, avanak8. andavallıAnlamı: beceriksiz, görgüsüz ve bön olan kimse9. eblehAnlamı: akılsız, alık, budala10. angutAnlamı: ahmak ve aptal11. gerzekAnlamı: geri zekâlı olan12. basiretsizAnlamı: ileri ve uzak görüşlü olmayan13. hesapsızAnlamı: hesabı tutulmayan14. gabiAnlamı: anlayışsız, kalın kafalı olan15. mankafaAnlamı: anlayışsız, aptal16. kakavanAnlamı: kendini beğenmiş, sevimsiz17. akılsızAnlamı: aklı, gerçeği görüp ona göre davranmaya elverişli olmayan, anlayışı kıt18. müstehcenAnlamı: açık saçık, edebe aykırı19. müsrifAnlamı: tutumsuz, savurgan20. uçarıAnlamı: ele avuca sığmaz, sefih21. pespayeAnlamı: alçak, soysuz22. patavatsızAnlamı: davranışlarına dikkat etmeyen23. salak24. şapşalAnlamı: aptalca davranışlarda bulunan, alık25. kaşkavalAnlamı: aptal, sersem26. kaşalotAnlamı: aptal, budala27. kelekAnlamı: aptal28. aptalAnlamı: zekâ yoksunu, ahmak, alık olan kimse29. ahmakAnlamı: aklını gereği gibi kullanamayan, aptal30. alıkAnlamı: akılsız, sersem, ebleh ve şaşkın31. arsızAnlamı: utanması, sıkılması olmayan, yılışık32. avanakAnlamı: kolayca kandırılabilen kişi33. dangalakAnlamı: akılsız, düşüncesiz34. berbatAnlamı: kötü35. batakçıAnlamı: eline geçen parayı batıran36. beceriksizAnlamı: becerisi olmayan, usta olmayan37. beyinsizAnlamı: akılsız, düşüncesiz38. bönAnlamı: budala, saf -
20 غبي
غَبِيّ1. zibidi2. idraksizAnlamı: anlayışsız, ahmak3. avalAnlamı: aptal, ahmak4. şabanAnlamı: aptal, alık, budala5. kazAnlamı: budala6. enayiAnlamı: fazla bön, avanak7. eblehAnlamı: akılsız, alık, budala8. angutAnlamı: ahmak ve aptal9. andavallıAnlamı: beceriksiz, görgüsüz ve bön olan kimse10. anlayışsızAnlamı: kafasız, kavrayışsız, vurdum duymaz, kalın kafalı olan kimse11. basiretsizAnlamı: ileri ve uzak görüşlü olmayan12. gerzekAnlamı: geri zekâlı olan13. abullabutAnlamı: hantal, kaba ve anlayışsız kimse14. gabiAnlamı: anlayışsız, kalın kafalı olan15. kafasızAnlamı: anlayışsız, kavrayışsız16. mankafaAnlamı: anlayışsız, aptal17. kakavanAnlamı: kendini beğenmiş, sevimsiz18. akılsızAnlamı: aklı, gerçeği görüp ona göre davranmaya elverişli olmayan, anlayışı kıt19. salak20. patavatsızAnlamı: davranışlarına dikkat etmeyen21. sümsükAnlamı: miskin, mıymıntı, aptal22. şapşalAnlamı: aptalca davranışlarda bulunan, alık23. kaşalotAnlamı: aptal, budala24. kuru kafaAnlamı: akılsız kafa25. aptalAnlamı: zekâ yoksunu, ahmak, alık olan kimse26. kelekAnlamı: aptal27. avanakAnlamı: kolayca kandırılabilen kişi28. kaşkavalAnlamı: aptal, sersem29. alıkAnlamı: akılsız, sersem, ebleh ve şaşkın30. ahmakAnlamı: aklını gereği gibi kullanamayan, aptal31. beyinsizAnlamı: akılsız, düşüncesiz32. beceriksizAnlamı: becerisi olmayan, usta olmayan33. dangalakAnlamı: akılsız, düşüncesiz34. bönAnlamı: budala, saf
- 1
- 2
См. также в других словарях:
gereği gibi — nasıl olması gerekli ise öyle Gereği gibi davranmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
KEMÂ HİYE HAKKUHÂ — Gereği gibi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kafası yerinde olmamak — gereği gibi düşünecek durumda olmamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜVEKKED — Gereği gibi bağlanmış esir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İŞTİMAM — Gereği gibi koklamak. Koku duymak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
gerek — sf., ği 1) Bir şeyin yapılabilmesi veya olabilmesi ona bağlı olan, lazım Mecnunlara Leyla gerek, bana seni gerek seni. Yunus Emre 2) is. İcap ... millî güvenlik gereklerinin ihlal edilmesi ... hâlinde belirli bir toplantı ve gösteri yürüyüşünü… … Çağatay Osmanlı Sözlük
açık fikirli — sf. Olayları ve özellikle yenilikleri iyi anlayıp gereği gibi karşılayabilen, düşündüğünü olduğu gibi söyleyebilen (kimse) … Çağatay Osmanlı Sözlük
gereğince — zf. Gereği gibi, gereğine göre, gerektiği gibi, mucibince … Çağatay Osmanlı Sözlük
oynamak — nsz 1) Vakit geçirme, eğlenme, oyalanma vb. amaçlarla bir şeyle uğraşmak Çimenler üzerinde çocuklar oynuyor, kuzular otluyor. H. R. Gürpınar 2) Herhangi bir tutku, ilgi vb. sebeple bir şeye kendini vermek Babalar çocuklarının yanında rakı içer,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ahmak — sf., ğı, Ar. aḥmaḳ Aklını gereği gibi kullanamayan, bön, budala, aptal Birleşik Sözler ahmakıslatan Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ahmak gelin yengeyi halayığı sanır ahmak misafir ev sahibini ağırlar ahmak yerine koymak ahmağa yüz, abdala söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
aksamak — nsz 1) Hafifçe topallamak 2) mec. Bir iş gereği gibi yürümemek, geri kalmak … Çağatay Osmanlı Sözlük