Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

gönlünü

См. также в других словарях:

  • gönlünü çelmek — 1) kandırmak, yola getirmek, aşkını kazanmak Nice beyler, paşalar onun peşinde yıllarca dolaşmışlar, onun gönlünü çelmek için her türlü çareye başvurmuşlardı. Y. K. Karaosmanoğlu 2) kendi yanına çekmek, sempatisini kazanmak İlk tanıştığımız… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönlünü etmek (veya yapmak) — (birinin) birini razı ve hoşnut etmek Ben patronun gönlünü ederim, hafta arasında. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönlünü hoş etmek — (birinin) birinin dileğini yerine getirerek onu sevindirmek Feride, çocukların birini bırakıp ötekini alıyor, hepsinin sıra ile gönlünü hoş etmek istiyordu. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönlünü kaptırmak — âşık olmak Kız kaptırdı gönlünü / Sevdiği kalpsizin biri. B. Necatigil …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönlünü söndürmek — küstürmek, kırmak, incitmek Kalpsiz bir güzelliğin, fakir teyze kızlarının hayatını kırmaktan, gönlünü söndürmekten başka neye faydası var ki! R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönlünü yaralamak — incitmek, kırmak, üzmek Onun gönlünü yaralayarak bir latife ederlerse hemen kaçıyor, sokulmuyor. M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönlünü çalmak — kalbini çalmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönlünü düşürmek — âşık olmak, sevdalanmak Biraz aklı olsa bizim Rabia ya gönül düşürür mü? H. R. Gürpınar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönlünü karartmak — yaşamaya karşı sevgi ve isteğini azaltmak Tabiatın bu eşsiz güzellikleri karşısında o birtakım gevezeliklerle benim kafamı ağrıtacak, gönlümü karartacak değil. O. C. Kaygılı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönlünü pazara çıkarmak — sevmek için kendine yakışanı seçmeyip rastgele birini sevmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönlünü serin tutmak — sakin, soğukkanlı olmak, hemen heyecanlanmamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»