-
1 عملية
eylem; operasyon -
2 صنيع
amel; eylem -
3 عمل
amel; etmek; eylem; eylemek; görev; görmek; işlev; yapıt; yapma -
4 فعل
amel; canlandırmak; etmek; eylem; eylemek; fiil; görmek; olgu; yüklem -
5 فعلة
amel; eylem; fiil -
6 شغال
شَغَّال1. işçiAnlamı: ücretle çalışan2. emekçiAnlamı: emek karşılığı geçimini sağlayan kimse, ışçi3. meşgulAnlamı: bir işle uğraşan4. eylemliAnlamı: eylem durumunda olan, ameli, fiili5. proleterAnlamı: çalışan, emekçi6. ameleAnlamı: işçi, emekçi -
7 صنيع
صَنِيع1. eylemAnlamı: iş, fiil, aksiyon2. amelAnlamı: yapılan ış, fiil, edim -
8 عامل
عَامِل1. faktörAnlamı: etken, etmen2. emekçiAnlamı: emek karşılığı geçimini sağlayan kimse, ışçi3. işçiAnlamı: ücretle çalışan4. element5. elemanAnlamı: öğe, unsur6. âmilAnlamı: yapan, etken, etmen, sebep, faktör7. etmenAnlamı: amil, faktör8. eylemliAnlamı: eylem durumunda olan, ameli, fiili9. failAnlamı: eden, yapan, işleten10. unsurAnlamı: öğe, ilkel, element11. proleterAnlamı: çalışan, emekçi12. zindeAnlamı: dinç, canlı, diri, sağlam13. ücretliAnlamı: ücretle çalışan kimse14. ameleAnlamı: işçi, emekçi15. aktifAnlamı: canlı, etkin, hareketli ve çalışkan -
9 عمل
Iعَمَل1. işlevAnlamı: yetki, görev, fonksiyon2. eylemAnlamı: iş, fiil, aksiyon3. görev4. yapıt5. yapmaAnlamı: yapmak işi6. amelAnlamı: yapılan ış, fiil, edimIIعَمِلَ1. eylemekAnlamı: etmek, yapmak2. etmekAnlamı: bir işi yapmak3. görmekAnlamı: yapmak, etmek -
10 عملية
-
11 فاعل
فاعِل1. etkileyiciAnlamı: etkileyebilecek özellikte olan2. etkenAnlamı: etki yapan, müessir, âmil, faktör3. faalAnlamı: çok çalışkan4. faktörAnlamı: etken, etmen5. görevliAnlamı: görevi olan, vazifeli6. etkiliAnlamı: tesirli olan, müessir7. emekçiAnlamı: emek karşılığı geçimini sağlayan kimse, ışçi8. âmilAnlamı: yapan, etken, etmen, sebep, faktör9. eylemliAnlamı: eylem durumunda olan, ameli, fiili10. failAnlamı: eden, yapan, işleten11. proleterAnlamı: çalışan, emekçi12. özneAnlamı: bir cümlede bildirilen işi yapan13. ücretliAnlamı: ücretle çalışan kimse14. zindeAnlamı: dinç, canlı, diri, sağlam15. aktifAnlamı: canlı, etkin, hareketli ve çalışkan16. ameleAnlamı: işçi, emekçi17. birebirAnlamı: etkisi kesin olan -
12 فعل
IفَعَّلَcanlandırmakAnlamı: canlanmasını sağlamakIIفَعَلَ1. etmekAnlamı: bir işi yapmak2. eylemekAnlamı: etmek, yapmak3. görmekAnlamı: yapmak, etmekفِعْل1. eylemAnlamı: iş, fiil, aksiyon2. fiilAnlamı: davranış kavramı veren kelime3. olguAnlamı: birtakım olayların dayandığı sebep, bu sebeplerin yol açtığğı sonuç4. yüklemAnlamı: cümlede oluş, iş ve hareket bildiren kelime5. amelAnlamı: yapılan ış, fiil, edim -
13 فعلة
فَعْلَة1. fiilAnlamı: davranış kavramı veren kelime2. eylemAnlamı: iş, fiil, aksiyon3. amelAnlamı: yapılan ış, fiil, edim -
14 مشتغل
مُشْتَغِل1. çarpıcıAnlamı: etkili2. etkileyiciAnlamı: etkileyebilecek özellikte olan3. etkenAnlamı: etki yapan, müessir, âmil, faktör4. görevliAnlamı: görevi olan, vazifeli5. etkiliAnlamı: tesirli olan, müessir6. faktörAnlamı: etken, etmen7. emekçiAnlamı: emek karşılığı geçimini sağlayan kimse, ışçi8. faalAnlamı: çok çalışkan9. işçiAnlamı: ücretle çalışan10. eylemliAnlamı: eylem durumunda olan, ameli, fiili11. tesirliAnlamı: etkili12. proleterAnlamı: çalışan, emekçi13. ameleAnlamı: işçi, emekçi14. aktifAnlamı: canlı, etkin, hareketli ve çalışkan15. birebirAnlamı: etkisi kesin olan -
15 ناشط
ناشِط1. dipdiriAnlamı: çok diri olan kimse2. enerjikAnlamı: güçlü ve hareketli3. gayretkeşAnlamı: çalışkan, çabalı olan kimse4. faalAnlamı: çok çalışkan5. emekçiAnlamı: emek karşılığı geçimini sağlayan kimse, ışçi6. eylemliAnlamı: eylem durumunda olan, ameli, fiili7. diriAnlamı: güçlü, zinde8. aktifAnlamı: canlı, etkin, hareketli ve çalışkan -
16 نشط
IنَشَّطَcanlandırmakAnlamı: canlanmasını sağlamakIIنَشِط1. dipdiriAnlamı: çok diri olan kimse2. enerjikAnlamı: güçlü ve hareketli3. gayretkeşAnlamı: çalışkan, çabalı olan kimse4. emekçiAnlamı: emek karşılığı geçimini sağlayan kimse, ışçi5. faalAnlamı: çok çalışkan6. eylemliAnlamı: eylem durumunda olan, ameli, fiili7. aktifAnlamı: canlı, etkin, hareketli ve çalışkanنَشِطَ1. dinçleşmekAnlamı: dinç duruma gelmek2. canlanmakAnlamı: gücü artmak, hareketlilik kazanmak -
17 نشيط
نَشِيط1. dipdiriAnlamı: çok diri olan kimse2. enerjikAnlamı: güçlü ve hareketli3. gayretkeşAnlamı: çalışkan, çabalı olan kimse4. emekçiAnlamı: emek karşılığı geçimini sağlayan kimse, ışçi5. faalAnlamı: çok çalışkan6. eylemliAnlamı: eylem durumunda olan, ameli, fiili7. diriAnlamı: güçlü, zinde8. aktifAnlamı: canlı, etkin, hareketli ve çalışkan9. dinçAnlamı: gücü ve sağlık durumu yerinde, zinde, tendürüst
См. также в других словарях:
Eylem — (full name Eylem Kızıl ) born September 5th, 1984 in London to Turkish Cypriot parents, is a British Turkish singer. She is popular in Turkey, the Turkish Republic of Northern Cyprus and other countries in the Turkish diaspora. Recognition Eylem… … Wikipedia
Eylem — est un prénom féminin turc. C est un prénom très populaire en Turquie[réf. nécessaire]. Portail des langues … Wikipédia en Français
eylem — is. 1) Eyleme işi, fiil, hareket, aksiyon Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilmez. Anayasa 2) Bir durumu değiştirme veya daha ileriye götürme yönünde etkide bulunma çabası Eyleme beraber girersiniz, siz sonuca… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Eylem Elif Maviş — Eylem Elif Maviş, née Koç, (born November 9, 1973) is the first Turkish woman mountaineer to climb Mount Everest, the highest mountain on Earth.Elif was born on in Tokat, Turkey. She received her Bachelor of Science degree in environmental… … Wikipedia
eylem planı — is. Bir işin amacına uygun bir biçimde gerçekleştirilebilmesi veya bir durumun daha ileriye götürülebilmesi için yapılan düzenleme … Çağatay Osmanlı Sözlük
eylem koymak — eylemde bulunmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ek eylem — is., dbl. Ek fiil … Çağatay Osmanlı Sözlük
olumlu eylem — is., dbl. Olumlu fiil … Çağatay Osmanlı Sözlük
olumsuz eylem — is., dbl. Olumsuz fiil … Çağatay Osmanlı Sözlük
yardımcı eylem — is., dbl. Yardımcı fiil Bize, iki yılda Fransızcanın iki yardımcı eylemini belletememişti. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
fiil — eylem; hareket; edim; iş … Hukuk Sözlüğü