-
1 kaldırmak
поднима́ть убра́ть* * *-i1) поднима́тьbaşını kaldırmak — подня́ть го́лову
bavulu kaldırmak — подня́ть чемода́н
ellerini kaldırmak — подня́ть ру́ки
perdeyi kaldırmak — подня́ть за́навес
yakasını kaldırmak — подня́ть воротни́к
2) убира́ть; увози́ть, уноси́тьekin kaldırmak — убра́ть хлеб
sofrayı kaldırmak — убра́ть со стола́
sahneden kaldırmak — снять с репертуа́ра
vazoyu kaldırmak — унести́ ва́зу
3) упраздня́ть, ликвиди́ровать, отменя́тьaskerî üsleri kaldırmak — ликвиди́ровать вое́нные ба́зы
yürürlükten kaldırmak — отмени́ть / прекрати́ть де́йствие (закона, постановления и т. п.)
4) перен. терпе́ть, переноси́тьben bu sözleri kaldırmam — я э́ти слова́ не потерплю́
5) перен. подходи́ть, соотве́тствовать, гармони́роватьbu kumaş süs kaldırmaz — к э́той тка́ни не идёт мно́го украше́ний
6) положи́ть в больни́цуdün öğleden sonra hastaneye kaldırdılar — вчера́ по́сле обе́да его́ положи́ли в больни́цу
7) [по]хорони́ть с соблюде́нием при́нятых обря́довzavalıyı bugün kaldırdılar — бедня́гу сего́дня похорони́ли
8) [раз]буди́ть, подня́ть ( с постели)beni saat sekizde kaldırın — разбуди́те меня́ в во́семь часо́в
9) изъя́ть из ры́нка / торго́вistifçilerin piyasadan kaldırdığı mallar — това́ры, изъя́тые ску́пщиками из прода́жи
10) умыкну́ть ( девушку)11) вы́лечить, поста́вить на́ ногиbu ilâç onu yataktan kaldırdı — э́то лека́рство поста́вило его́ на́ ноги
12) дово́льно мно́го купи́ть (чего-л.)13) назнача́тьbu müdürü başka, daha önemli bir yere kaldırdılar — э́того дире́ктора назнача́ли на друго́е бо́лее ва́жное ме́сто
14) арго стащи́ть, спере́ть -
2 kaldırmak
удалять, поднимать, приподниматьİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kaldırmak
-
3 kaldırmak
В1) прям., перен. поднима́ть2) убира́ть; уводи́ть, увози́ть, уноси́ть; отправля́ть (напр. в больницу)3) уничтожа́ть, устраня́ть, отменя́ть; ликвиди́ровать; смеща́ть4) буди́ть, поднима́ть5) выноси́ть, выде́рживать, переноси́ть, претерпева́ть6) выноси́ть (покойника)7) подходи́ть, соотве́тствовать; гармони́ровать -
4 ayağa kaldırmak
а) заста́вить встать, подня́ть на́ ногиб) будора́жить -
5 baş kaldırmak
поднима́ть го́лову, взбунтова́ться -
6 dağa kaldırmak
увезти́ и держа́ть кого-л. -
7 dörtnala kaldırmak
пусти́ть [ло́шадь] гало́пом -
8 el kaldırmak
а) подня́ть ру́ку (напр. при голосовании)б) подня́ть ру́ку на кого -
9 kafasını kaldırmak
поднима́ть го́лос, выступа́ть про́тив -
10 katmer kaldırmak
вызыва́ть беспоря́док -
11 kazan kaldırmak
а) взбунтова́тьсяб) ист. подня́ть мяте́ж ( о янычарах) -
12 omuz kaldırmak
пожима́ть плеча́ми (в недоумении и т. п.) -
13 ortadan kaldırmak
уничтожа́ть, устраня́ть; ликвиди́ровать -
14 parmak kaldırmak
подня́ть ру́ку (на уроке, собрании и т п.) -
15 rafa kaldırmak
-
16 tabanları kaldırmak
бежа́ть без огля́дки -
17 tahtaya kaldırmak
вызыва́ть [ученика́] к доске́ -
18 vücudunu ortadan kaldırmak
уби́ть, уничто́жить -
19 kusurları ortadan kaldırmak
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kusurları ortadan kaldırmak
-
20 ortadan kaldırmak
уничтожать, устранять, ликвидироватьİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > ortadan kaldırmak
См. также в других словарях:
kaldırmak — i 1) Bulunduğu yerden almak Örtüyü masanın üzerinden kaldır. 2) Yukarı doğru hareket ettirmek Gözlerini yüzüme kaldırdı. İkimiz de mavi mavi baktık. S. F. Abasıyanık 3) Yükseltmek Duvarı bir metre daha kaldırmalı. 4) nsz Ürün toplamak, taşımak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dokunulmazlığını kaldırmak — anayasa veya uluslararası gelenekler gereğince, kişiye tanınan ilişilmez olma durumunu ortadan kaldırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kadeh kaldırmak — herhangi birini veya bir şeyi onurlandırmak için içmeden önce kadehleri yukarı kaldırmak Localarda kadınlar erkekler, kadeh kaldırıyorlar, gülüşüyorlardı. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
ortadan kaldırmak — 1) saklamak 2) yok etmek Önemli olan, kötülüğü iyilikle beraber ortadan kaldırmaktır. S. F. Abasıyanık 3) mec. öldürmek Mithat Paşa ve emsalini ortadan kaldırmak için ... Y. Z. Ortaç … Çağatay Osmanlı Sözlük
ambargoyu kaldırmak — ambargo ile ilgili yasaklamayı kaldırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
parmak kaldırmak — bir toplulukta söz istemek için işaret parmağını açık bırakarak kapalı eli yukarı kaldırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
dörtnala kaldırmak — dörtnal koşturmaya başlamak Atı dörtnala kaldırdı … Çağatay Osmanlı Sözlük
hastaneye kaldırmak (veya yatırmak) — tedavi amacıyla hastaneye götürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
katmer kaldırmak — hlk. karışıklık çıkarmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kazan kaldırmak (veya devirmek) — tar. 1) yeniçeriler yemek pişirilen kazanı devirerek ayaklanmak, isyan etmek İkide birde kazan deviren yeniçerilerin dışında askerlikte talim ve terbiye esaslarına göre Avrupai bir nizam ile askerliğimizin ihdası pek hayırlı olmuştu. A. Ş. Hisar… … Çağatay Osmanlı Sözlük
mahalleyi ayağa kaldırmak — bağırıp çağırarak konu komşuyu tedirgin etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük