-
1 غريس
ekili -
2 مبذور
ekili -
3 مغروس
ekili -
4 غرس
ekili; ekim; köklendirmek -
5 cultivated
adj. işlenmiş, bayındır, ekili; kültürlü, görgülü* * *1. işle (v.) 2. ekili (adj.) 3. toprağı işle (v.) 4. işlenmiş (adj.)* * *1) ((of fields etc) prepared for crops; used for growing crops: cultivated land.) ekili, ekilmiş2) (grown in a garden etc; not wild: a cultivated variety of raspberries.) yetiştirilmiş, üretilmiş3) (having good manners; educated: a cultivated young lady; He has cultivated tastes in music.) kültürlü, tahsilli -
6 plantation
n. ekili alan, tarla (ekili), fidanlık, sömürge, sömürge kurma* * *koru* * *[plæn-]1) (a place that has been planted with trees.) koru, fidanlık2) (a piece of land or estate for growing certain crops, especially cotton, sugar, rubber, tea and tobacco: He owned a rubber plantation in Malaysia.) plântasyon -
7 бескрайний
бескра́йние ни́вы — gözün alabildiğine uzanan ekili tarlalar
-
8 нива
ж1) ekin tarlası; ekili tarla2) перен. alan; saha -
9 посевной
ekim °посевна́я пло́щадь — ekim alanı, ekili / ekilen alan
посевна́я пло́щадь под свёклой — pancar ekim alanı
посевна́я кампа́ния — ekim kampanyası
-
10 tame
adj. evcil, ehli, uysal, uslu, tatsız, ekili————————v. evcilleştirmek, işlemek, ehlileştirmek, uslandırmak, yumuşatmak, ekmek, işlemek (toprak), cesaretini kırmak* * *1. evcilleştir (v.) 2. evcil (adj.)* * *[teim] 1. adjective1) ((of animals) used to living with people; not wild or dangerous: He kept a tame bear as a pet.) evcil(leştirilmiş)2) (dull; not exciting: My job is very tame.) sıkıcı, yavan2. verb(to make tame: It is impossible to tame some animals.) evcilleştirmek- tamely- tameness
- tameable -
11 sown
adj. ekili* * *1. ek (v.) 2. ekilmiş (adj.) -
12 planted
adj. ekili -
13 planted
adj. ekili -
14 σπαρμένος
ekilmiş, ekili -
15 გათესილი
s.ekilmiş, ekili -
16 besät
-
17 подвійний
çift, çifte, ekileme, ekili, ekilik -
18 mezrû
arapça مزروع ekili. -
19 غرس
IغَرَسَköklendirmekAnlamı: bir ağacın aşı yerini, aşı filizinin kök salması için toprağa gömmekIIغَرْس1. ekimAnlamı: çiftçilik ile ilgili, ekmek ışı2. ekiliAnlamı: ekilmiş olan, mezru -
20 غريس
غَرِيسekiliAnlamı: ekilmiş olan, mezru
- 1
- 2
См. также в других словарях:
ekili — sf. Ekilmiş olan, mezru Ekili tarla … Çağatay Osmanlı Sözlük
ZÜRU' — Ekili tarlalar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
toç — ekili küçük araziyi sulamak ve ayırmak için kabartılan toprak … Beypazari ağzindan sözcükler
mezru — sf., esk., Ar. mezrūˁ Ekilmiş, ekili … Çağatay Osmanlı Sözlük
mezrû — (A.) [ عورﺰﻡ ] ekili … Osmanli Türkçesİ sözlüğü