-
1 dairevî
а кру́глый; кругообра́зный, кругово́йdairevî müdafaa — воен. кругова́я оборо́на
-
2 dairevî
см. dairesel -
3 dairevi
кольцевой, кругообразный, круговойİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > dairevi
-
4 dairevi
cycloidal -
5 dairevi
хъураеу -
6 dairevi
circular, cycloidal -
7 dairevi
circular. -
8 dairevi kesit
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > dairevi kesit
-
9 dairevi makas
вращающиеся ножницы, дисковые ножницыİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > dairevi makas
-
10 dairevi halka
circular ring -
11 dairevi kemer
circular vault -
12 dairevi halka
circular ring -
13 dairevi kemer
circular vault -
14 hücreleri gardiyana baklan dairevi hapishane
n. panopticonTurkish-English dictionary > hücreleri gardiyana baklan dairevi hapishane
-
15 kesit
разрез, сечение, срез- boyuna kesit
- çubuk kesiti
- dairevi kesit
- düşey kesit
- efektif kesit
- eğri kesit
- eksenel kesit
- enine kesit
- etkili kesit
- jeolojik kesit
- kısmi kesit
- kiriş kesiti
- kolon kesiti
- kritik kesit
- lokal kesit
- normal kesit
- tipik kesit
- toprak kesiti
- uzunlamasına kesit
- yer kesitiİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kesit
-
16 makas
1) ножницы2) распорка, подпорка, стропильная ферма3) рессора•- dairevi makas
- demirci makası
- demiryolu makası
- el makası
- kemer makası
- kollu makas
- konsol makası
- otomatik demiryolu makası
- saç makası
- tel makası
- tenekeci makası
- yarım makasİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > makas
-
17 resmetmek
В1) рисова́ть; выче́рчивать2) мат. опи́сыватьbir nokta dairevî bir mahrek resmetmektedir — то́чка опи́сывает окру́жность
См. также в других словарях:
dairevi — sf., Ar. dāˀirevī Dairesel … Çağatay Osmanlı Sözlük
dâirevî — (A.) [ یوﺮﺋاد ] dairemsi … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
DAİREVÎ — Daire şeklinde. Daire gibi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
dairesel — sf. 1) Daire ile ilgili 2) Daire biçiminde olan, dairevi … Çağatay Osmanlı Sözlük
FELEK — Gök, gök katı, devir. * Tâli , baht. * Büyük ve dâirevi olan şey. * Her gök seyyaresinin gezdiği âlem. * Dünyâ, âlem, * Bir zilli âlet. * Yuvarlak kütük, kızak.(Felek her türlü esbab ı cefasın toplasın gelsin Dönersem kahpeyim millet yolunda bir… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük