-
1 колючая проволока
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > колючая проволока
-
2 колючая проволока
dikenli tel -
3 barbed wire
dikenli tel -
4 barbed wire
dikenli tel -
5 barbed wire
dikenli tel* * *dikenli tel* * *wire with sharp points at intervals: I tore my skirt on that barbed wire; (also adjective with hyphen) (a barbed-wire fence.) dikenli tel -
6 колючий
dikenli* * *1) ( с колючими) dikenliколю́чая про́волока — dikenli tel
2) ( колющий) batıcıу тебя́ колю́чая борода́ — sakalların batıyor
3) перен. (язвительный; злой) iğneli; tersколю́чий взгляд — ters bakış
-
7 заграждение из колючей проволоки
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > заграждение из колючей проволоки
-
8 filo
m tel, iplik (filo spinato: dikenli tel) -
9 entanglement
n. karmaşıklık, dolaşıklık, zorluk, engel, gönül iğleri, gönül işleri, dikenli tel engeli* * *karışıklık* * *noun karışıklık, dolaşıklık -
10 Stacheldraht
Stacheldraht m dikenli tel -
11 Stacheldraht
dikenli tel -
12 Stacheldraht
m.dikenli tel -
13 Stacheldrähte
pl.dikenli tel
См. также в других словарях:
dikenli tel — is. Üzerinde yer yer diken gibi sivri çıkıntıları olan ve bir yeri korumak, geçişi güçleştirmek için kullanılan tel Sıra sıra demir beton direkler arasında dikenli teller gerilmişti. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
dikenli — sf. 1) Dikenli olan Dikenli çiçek. 2) Dikeni olan bitkilerin bulunduğu (yer) Dikenli tarla. 3) mec. Zor, çetin, sıkıntı veya üzüntü veren Corielanus, Shakespeare in gerek oynanması gerek yorumu en güç, en dikenli yapıtlarından biridir. H. Taner… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tel örgü — is. Dikenli tellerden yapılmış engel Hepimizi topladılar ve isimleri okunanları tel örgüden dışarıya aldılar. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
yırtmak — i, ar 1) Kâğıt, kumaş gibi bükülüp katlanan şeyleri parçalamak Yürürken sert bir şey paçamı yırttı, çepeçevre dikenli bir tel... F. R. Atay 2) Vücudu kanatacak kadar derin çizmek Kedi çocuğun elini yırttı. 3) Yok etmek, bastırmak 4) Sağrısını… … Çağatay Osmanlı Sözlük