-
1 diken üstünde oturmak
сиде́ть как на иго́лках -
2 diken üstünde oturmak
sit on thorns -
3 diken üstünde oturmak
to be on tender hooks -
4 diken
diken üstünde oturmak (oder olmak) wie auf glühenden Kohlen sitzen -
5 diken
-
6 diken
колю́чка (ж) шип (м)* * *1) шип, колю́чка; остьgül dikeni — шип ро́зы
2) тёрн, терно́вник; репе́йник, чертополо́х3) игла́kirpinin dikenleri — иго́лки / и́глы ежа́
••- diken üstünde oturmak -
7 diken
"1. thorn, pricker; barb; spine. 2. spine, quill. 3. thorny plant, thornbush. - üstünde oturmak/olmak to be on tenterhooks."
См. также в других словарях:
diken üstünde oturmak (veya olmak) — bir yerde tedirginlik duymak O bir yıl içinde diken üstünde otururum o evde; düş kuramam, şiir yazamam. M. C. Anday Konuşmaya başladık. Yine kavga ederiz diye diken üstündeyim. R. Erduran … Çağatay Osmanlı Sözlük
iğne üstünde oturmak — diken üstünde oturmak Konuk kadının durgunluğu evdeki tedirginliktendi, iğne üstünde oturuyormuşçasına eğretiydi duruşu. B. Günel … Çağatay Osmanlı Sözlük