-
1 انقلب
devrilmek -
2 انهوى
devrilmek; düşmek -
3 تساقط
devrilmek; düşmek -
4 ردي
devrilmek; düşmek -
5 سقط
devrilmek; düşmek; falso; galat; gaf; hata; kapaklanmak; sakatat; yaşlık; yanlış -
6 وقع
devrilmek; düşmek; düşüş; iniş; imzalamak; kapaklanmak -
7 هوى
aşık; aşk; devrilmek; düşmek; havalandırmak; heves; kapaklanmak; kapris; kara sevda; keyif; muhabbet; sevda; sevgi; sevi; tepi; yellemek -
8 انقلب
-
9 انهوى
اِنْهَوَى1. devrilmekAnlamı: devirmek ışı yapılmak2. düşmekAnlamı: yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmek -
10 تساقط
تَسَاقَطَ1. devrilmekAnlamı: devirmek ışı yapılmak2. düşmekAnlamı: yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmek -
11 ردي
رَدِيَ1. devrilmekAnlamı: devirmek ışı yapılmak2. düşmekAnlamı: yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmek -
12 سقط
Iسَقَط1. galatAnlamı: yanlış (kelime veya söz)2. hataAnlamı: yanlış, yanlışlık, yanılgı3. gafAnlamı: yersiz, beceriksiz söz veya davranış, pot4. falsoAnlamı: yanlış davranış5. sakatat6. yanlişAnlamı: bir kurala uymama durumuIIسَقَطَ1. kapaklanmakAnlamı: yüz üstü düşmek2. devrilmekAnlamı: devirmek ışı yapılmak3. düşmekAnlamı: yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmekسَقْطyaşlıkAnlamı: ıslaklık -
13 هوى
Iهَوَّى1. yellemekAnlamı: rüzgâr yapmak2. havalandırmakAnlamı: havalanmasını sağlamakIIهَوًى1. keyifAnlamı: istek, heves2. kaprisAnlamı: geçici, düşüncesizce, değişken istek3. hevesAnlamı: uğraşma isteği, arzu4. muhabbetAnlamı: sevgi5. sevdaAnlamı: güçlü sevgi, aşk6. kara sevdaAnlamı: umutsuz ve güçlü aşk7. seviAnlamı: aşk8. tepiAnlamı: güçlü istek9. aşık10. sevgiAnlamı: insanı bir şeye veya bir kimseye karşı yakın ilgi göstermeye yönelten duygu11. aşkAnlamı: aşırı sevgi ve bağlılık duygusuهَوَى1. kapaklanmakAnlamı: yüz üstü düşmek2. devrilmekAnlamı: devirmek ışı yapılmak3. düşmekAnlamı: yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmek -
14 وقع
Iوَقَعَ1. kapaklanmakAnlamı: yüz üstü düşmek2. devrilmekAnlamı: devirmek ışı yapılmak3. düşmekAnlamı: yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmekIIوَقْع1. inişAnlamı: inmek işi veya biçimi2. düşüşAnlamı: düşmek işi ve biçimiوَقَّعَimzalamakAnlamı: bir belgeye imza atmak
См. также в других словарях:
devrilmek — nsz 1) Devirme işi yapılmak 2) mec. Yok edilmek, ortadan kaldırılmak Bir düzine kadarı, aman dilemeye bile vakit bulamadan devrildi. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
iskambil kâğıdı gibi devrilmek — birer birer ve birbiri ardı sıra devrilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
payandalamak — i Çökmek, yıkılmak, devrilmek üzere olan bir yeri veya şeyi payandalarla sağlamlaştırmak Bakalım, devrilmek üzere olan orta direği payandalayabilecek mi? H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
devrilivermek — nsz Çabucak veya ansızın devrilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
devrilme — is. Devrilmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
düşmek — e, er 1) Yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmek Havada uçan kuş vurulmuş gibi birdenbire sokağa düşüyor. R. N. Güntekin 2) den Durduğu, bulunduğu, tutunduğu yerden ayrılarak veya dayanağını, dengesini yitirerek yukarıdan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iskambil kâğıdı — is. İskambil İskambil kâğıtlarını karıştırıyorum, kendi kendime söyleniyorum. R. H. Karay Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller iskambil kâğıdı gibi devrilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapaklanmak — nsz 1) Ayağı takılıp yüzüstü düşmek Sofraya ağzı aşağı kapaklanmıştı. Y. Kemal 2) den. Yelkenli tekne güçlü rüzgâr veya ansızın gelen sağanak etkisiyle devrilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yıkılmak — nsz 1) Yıkma işi yapılmak veya yıkma işine konu olmak 2) Herhangi bir sebeple çökmek, göçmek Duvar yıkıldı. 3) Devrilmek, yığılmak ... yüzükoyun yıkılıp kalmış bir kadın, kaçışan hizmetçiler... Y. K. Karaosmanoğlu 4) mec. İstenmeyen biri çekilip… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yuvarlanmak — nsz 1) Kendi üzerinde dönerek hareket etmek Fıçı yuvarlanıyor. 2) Dökülerek düşmek Bu hayvancıklara bakarken gözlerimden yaşların yuvarlandığını ve toplandığını duydum. M. Ş. Esendal 3) Devrilmek, düşmek Kapı açılır açılmaz yüzükoyun ve kaskatı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yan yatmak — 1) yana doğru çok eğilmek 2) sağa veya sola doğru eğilerek devrilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük