-
1 tumbler switch
devirme şalter -
2 tumbler switch
devirme şalter -
3 tipper
devirme tertibati, damper -
4 tipping platform
devirme platformu, basküllü platform -
5 tumbler switch
devirme salter -
6 gaffe
n. gaf, pot kırma, çam devirme, hata* * *gaf* * *[ɡæf](something which ought not to have been said, done etc, a blunder.) gaf, çam devirme -
7 overturn
n. devirme, devrilme, ters çevirme————————v. tersini çevirmek, devirmek, altüst etmek, devrilmek, ters dönmek, alabora olmak* * *1. devir (v.) 2. devirme (n.)* * *[əuvə'tə:n](to turn over: They overturned the boat; The car overturned.) devirmek -
8 overthrow
n. düşürme, hükümeti devirme, çökertme————————v. yıkmak, devirmek, düşürmek, çökertmek* * *1. yık (v.) 2. yıkma (n.)* * *[əuvə'Ɵrou]past tense - overthrew; verb(to defeat and force out of power: The government has been overthrown.) devirmek, yıkmak -
9 subversion
-
10 turnover
n. devirme, devir, devrilme, satış işlemleri, fire, eksilme, devir hızı (para vb.), iş hacmi, meyveli turta* * *1. ciro 2. devir* * *1) (the total value of sales in a business during a certain time: The firm had a turnover of $100,000 last year.) ciro2) (the rate at which money or workers pass through a business.) oran -
11 upset
adj. bozuk, sinirli, bozulmuş, bulanmış, altüst olmuş, devrilmiş, üzgün————————n. devrilme, alabora olma, bozulma, devirme, bozukluk, karışıklık, bozgun, beklenmedik yenilgi————————v. keyfini kaçırmak, devirmek, alabora etmek, altüst etmek, bozmak, bulandırmak, devrilmek, altüst olmak, bozulmak* * *1. devir (v.) 2. devrilme (n.)* * *past tense, past participle; see upset -
12 knockdown
adj. yere serici, portatif, bozyap, en ucuz————————n. devirme, ucuz mal, portatif eşya* * *yere deviren -
13 cutting down
kesip devirme -
14 left handed compliment
iki anlama da gelebilen iltifat, iltifat ederken çam devirme -
15 overturning
n. devirme -
16 cutting down
kesip devirme -
17 left handed compliment
iki anlama da gelebilen iltifat, iltifat ederken çam devirme -
18 overturning
n. devirme -
19 overturn
v.devir:n.devirme
См. также в других словарях:
devirme — is. Devirmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
bovling — is., İng. bowling Özel olarak üretilmiş topla, bir bant üzerinde arkalı önlü dizilmiş kukaları uzaktan devirme amacına dayalı bir tür oyun … Çağatay Osmanlı Sözlük
darbe — is., Ar. ḍarbe 1) Vuruş, çarpış Başına şiddetli bir darbe indirerek hayvanı sersemletti. O. C. Kaygılı 2) Bir ülkede baskı kurarak, zor kullanarak veya demokratik yollardan yararlanarak hükûmeti istifa ettirme veya rejimi değiştirecek biçimde… … Çağatay Osmanlı Sözlük
devirebilmek — i Devirme imkânı veya olasılığı bulunmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
deviriş — is. Devirme işi veya biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
devirtmek — i Devirme işini yaptırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
devrilmek — nsz 1) Devirme işi yapılmak 2) mec. Yok edilmek, ortadan kaldırılmak Bir düzine kadarı, aman dilemeye bile vakit bulamadan devrildi. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
tolğamay — çevirme, devirme … Çağatay Osmanlı Sözlük