-
1 devir
أوبأوبةإيابأيلولةارتدادتبدلتجوالتجولتحولتطوافتطوفتطويفتغيرجوبجولجولاندوراندورةرجعرجعةرجوعزمانزمنطوافعودةفيئةكرورمآلمعادميقاتوقتيوم -
2 devir
1. أوب [أَوْب]Anlamı: dönme, dönüş2. أوبة [أَوْبَة]Anlamı: dönme, dönüş3. إياب [إيَاب]Anlamı: dönme, dönüş4. أيلولة [أَيْلُولَة]Anlamı: dönme, dönüş5. ارتداد [اِرْتِداد]Anlamı: dönme, dönüş6. تبدل [تَبَدُّل]Anlamı: sürekli ve düzenli değişme, çevirme7. تجوال [تَجْوال]Anlamı: dolaşma8. تجول [تَجَوُّل]Anlamı: dolaşma9. تحول [تَحَوُّل]Anlamı: sürekli ve düzenli değişme, çevirme10. تطواف [تَطْواف]Anlamı: dolaşma11. تطوف [تَطَوُّف]Anlamı: dolaşma12. تطويف [تَطْوِيف]Anlamı: dolaşma13. تغير [تَغَيُّر]Anlamı: sürekli ve düzenli değişme, çevirme14. جوب [جَوْب]Anlamı: dolaşma15. جول [جَوْل]Anlamı: dolaşma16. جولان [جَوَلَان]Anlamı: dolaşma17. دوران [دَوَرَان]Anlamı: dolaşma18. دورة [دَوْرَة]Anlamı: zaman parçası19. رجع [رَجْع]Anlamı: dönme, dönüş20. رجعة [رَجْعَة]Anlamı: dönme, dönüş21. رجوع [رُجُوع]Anlamı: dönme, dönüş22. زمان [زَمَان]Anlamı: zaman parçası23. زمن [زَمَن]Anlamı: zaman parçası24. طواف [طَوَاف]Anlamı: dolaşma25. فيئة [فَيْئَة]Anlamı: dönme, dönüş26. كرور [كُرُور]Anlamı: dönme, dönüş27. مآل [مَآل]Anlamı: dönme, dönüş28. معاد [مَعَاد]Anlamı: dönme, dönüş29. ميقات [مِيقات]Anlamı: zaman parçası30. وقت [وَقْت]Anlamı: zaman parçası31. يوم [يَوْم]Anlamı: zaman parçası32. عودة [عَوْدَة]Anlamı: dönme, dönüş -
3 çevrim
См. также в других словарях:
devir — de devém dos nossos avós … Dicionario dos verbos portugueses
devir — s. m. 1. [Filosofia] Movimento pelo qual as coisas se transformam. • v. intr. 2. Dar se, suceder, acontecer, acabar por vir. ‣ Etimologia: latim devenio, ire … Dicionário da Língua Portuguesa
devir — dèvir m DEFINICIJA jud. najskrovitija i najsvetija odaja u židovskom hramu ETIMOLOGIJA hebr. dëbhīr … Hrvatski jezični portal
devir — 1. is., vri, Ar. devr Kendine özgü bir özellik taşıyan zaman parçası, dönem, periyot Bana sorarsanız devrimiz nasihat devri olmaktan çıktı. B. Felek Birleşik Sözler devrihindi devrisaadet Cilalı Taş Devri kuluçka devri Maden Devri … Çağatay Osmanlı Sözlük
DEVİR — (Devr) (C: Edvâr) Nakil. Birisinin uhdesinden diğerinin uhdesine geçirmek. * Bir şeyi sonuna kadar okuyup bitirmek. Geçmiş dersleri hatırlama. * Bir şeyin çevresinde dolaşmak. Dönme. * Seyahat. Bir memleketi dolaşmak. * Bir şeyin kendi mihveri… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
devir açmak — tarihte özellik taşıyan yeni bir çağ başlatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
DEVİR DAİRESİ — Denizde geminin çeşitli hızla ve muhtelif dümen açısı ile çizdiği dâire … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
DEVİR VE TESELSÜL — Davanın delile ve delilin davaya taalluk etmesiyle kaziyenin dönüp dolaşıp yine eski hâline gelerek hallolunamaması … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
sitteisevir her saati bir devir — fırtına günlerinde hava her saat değişikliğe uğrar anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
eski çamlar bardak oldu — devir değişti, eski tutumların değeri kalmadı anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
DEVRAN — Devir, felek, zaman, deveran, dünya … Yeni Lügat Türkçe Sözlük