-
41 طلاب
طُلَّاب1. okulluAnlamı: bir okula devam eden kimse, öğrenci2. talebeAnlamı: öğrenci3. acemiAnlamı: bir ışin yabancısı olan, eli ışe alışmamış, bir ışı beceremeyen, ışinde ve mesleğinde ilerlememiş -
42 متبدل
مُتَبَدِّل1. devamsızAnlamı: devam etmeyen2. janjanAnlamı: yanar döner, şanjan3. janjanlıAnlamı: yanar döner olan4. oynakAnlamı: kımıldayan, yerinde sağlam durmayan, hareketli5. değişkenAnlamı: değişme özelliği gösteren, çok değişen, değişebilir6. değişikAnlamı: değiştirilmiş olan -
43 متجدد
مُتَجَدِّد1. devamsızAnlamı: devam etmeyen2. janjanAnlamı: yanar döner, şanjan3. janjanlıAnlamı: yanar döner olan4. oynakAnlamı: kımıldayan, yerinde sağlam durmayan, hareketli5. değişikAnlamı: değiştirilmiş olan6. değişkenAnlamı: değişme özelliği gösteren, çok değişen, değişebilir -
44 متحول
مُتَحَوِّل1. kararsızAnlamı: düzensiz, istikrarsız2. devamsızAnlamı: devam etmeyen3. hercaîAnlamı: hiçbir şeyde kararlı olmayan (kimse), gelgeç4. janjanlıAnlamı: yanar döner olan5. janjanAnlamı: yanar döner, şanjan6. oynakAnlamı: kımıldayan, yerinde sağlam durmayan, hareketli7. değişikAnlamı: değiştirilmiş olan8. değişkenAnlamı: değişme özelliği gösteren, çok değişen, değişebilir -
45 متغير
مُتَغَيِّر1. kancıkAnlamı: dönek, güvenilmez2. devamsızAnlamı: devam etmeyen3. janjanAnlamı: yanar döner, şanjan4. janjanlıAnlamı: yanar döner olan5. oynakAnlamı: kımıldayan, yerinde sağlam durmayan, hareketli6. değişkenAnlamı: değişme özelliği gösteren, çok değişen, değişebilir -
46 متلون
مُتَلَوِّن1. kancıkAnlamı: dönek, güvenilmez2. devamsızAnlamı: devam etmeyen3. janjanAnlamı: yanar döner, şanjan4. boyalıAnlamı: boya sürülmüş, boyanmış5. yanardöner6. janjanlıAnlamı: yanar döner olan7. şanjanAnlamı: yanar döner8. değişikAnlamı: değiştirilmiş olan9. değişkenAnlamı: değişme özelliği gösteren, çok değişen, değişebilir
См. также в других словарях:
devam — is., Ar. devām 1) Sürme, sürüp gitme, kesilmeme, bitmeme 2) Bir yere belli bir amaçla, gereken zamanlarda gitme Devam zorunludur. 3) Ek, parça 4) ünl. Kesme, sürdür anlamında kullanılan bir söz Birleşik Sözler ve devamı Atasözü, Deyim ve Birleşik … Çağatay Osmanlı Sözlük
devâm — (A.) [ ماود ] 1. süreklilik. 2. kalıcılık. 3. devam … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
devam etmek — 1) başlanmış bir iş sürmek Bu teftiş üç gün üç gece devam etti. H. Taner 2) sürekli gitmek Falanca kahveye mütekait memurlar devam eder. B. R. Eyuboğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
devam ettirmek — başlanmış bir işi sürdürmek Gençler, cesaretimizi takviye eden ve devam ettiren sizsiniz Atatürk … Çağatay Osmanlı Sözlük
DEVAM — Bir halde bulunma, sürekli olma, daimîlik. * Bir işe veya bir memuriyete gidip gelme. * Sebat … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
adhi-devam — अधिदेवम् … Indonesian dictionary
ALE-D-DEVAM — Devamı üzere. Devamlı olarak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜSABİR — Devam edici, devam eden … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
CESM — Devam etmek, mülâzemet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
DAİM — Devam eden. (Daimî, daima, daimen şeklinde de söylenir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
DAİMA — (Devam. dan) Her vakit, bir düziye, daimî suretde … Yeni Lügat Türkçe Sözlük