-
1 devam
أبداستمراراستمراريةبقاءتتابعتتالترادفتعاقبتلاحقتواترتواصلتوالخلوددوامدومديمومة -
2 devam
1. أبد [أَبَد]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme2. استمرار [اِسْتِمْرار]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme3. استمرارية [اِسْتِمْراريَّة]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme4. بقاء [بَقَاء]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme5. تتابع [تَتَابُع]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme6. تتال [تَتَال]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme7. ترادف [تَرادُف]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme8. تعاقب [تَعَاقُب]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme9. تلاحق [تَلَاحُق]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme10. تواتر [تَوَاتُر]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme11. تواصل [تَوَاصُل]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme12. توال [تَوَالٍ]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme13. خلود [خُلُود]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme14. دوام [دَوَام]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme15. دوم [دَوْم]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme16. ديمومة [دَيْمُومَة]Anlamı: sürme, bitmeme, kesilmeme -
3 devamsız
1. متبدل [مُتَبَدِّل]Anlamı: devam etmeyen2. متجدد [مُتَجَدِّد]Anlamı: devam etmeyen3. متحول [مُتَحَوِّل]Anlamı: devam etmeyen4. متغير [مُتَغَيِّر]Anlamı: devam etmeyen5. متلون [مُتَلَوِّن]Anlamı: devam etmeyen -
4 okullu
1. دارس [دارِس]Anlamı: bir okula devam eden kimse, öğrenci2. طالب [طالِب]Anlamı: bir okula devam eden kimse, öğrenci3. طلاب [طُلَّاب]Anlamı: bir okula devam eden kimse, öğrenci -
5 idame
-
6 mabat
1. تتمة [تَتِمَّة]Anlamı: arka, devam, sonra2. تكملة [تَكْمِلَة]Anlamı: arka, devam, sonra -
7 olagelmek
1. استمر [اِسْتَمَرَّ]Anlamı: sürmek, sürgelemek, devam etmek2. تتابع [تَتَابَعَ]Anlamı: sürmek, sürgelemek, devam etmek -
8 sürek
1. استمرار [اِسْتِمْرار]Anlamı: süren, devam eden zaman2. ديمومة [دَيْمُومَة]Anlamı: süren, devam eden zaman -
9 devamsızlık
تقلب [تَقَلُّب]Anlamı: devam etmeme durumu -
10 süregelmek
استمر [اِسْتَمَرَّ]
См. также в других словарях:
devam — is., Ar. devām 1) Sürme, sürüp gitme, kesilmeme, bitmeme 2) Bir yere belli bir amaçla, gereken zamanlarda gitme Devam zorunludur. 3) Ek, parça 4) ünl. Kesme, sürdür anlamında kullanılan bir söz Birleşik Sözler ve devamı Atasözü, Deyim ve Birleşik … Çağatay Osmanlı Sözlük
devâm — (A.) [ ماود ] 1. süreklilik. 2. kalıcılık. 3. devam … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
devam etmek — 1) başlanmış bir iş sürmek Bu teftiş üç gün üç gece devam etti. H. Taner 2) sürekli gitmek Falanca kahveye mütekait memurlar devam eder. B. R. Eyuboğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
devam ettirmek — başlanmış bir işi sürdürmek Gençler, cesaretimizi takviye eden ve devam ettiren sizsiniz Atatürk … Çağatay Osmanlı Sözlük
DEVAM — Bir halde bulunma, sürekli olma, daimîlik. * Bir işe veya bir memuriyete gidip gelme. * Sebat … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
adhi-devam — अधिदेवम् … Indonesian dictionary
ALE-D-DEVAM — Devamı üzere. Devamlı olarak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜSABİR — Devam edici, devam eden … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
CESM — Devam etmek, mülâzemet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
DAİM — Devam eden. (Daimî, daima, daimen şeklinde de söylenir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
DAİMA — (Devam. dan) Her vakit, bir düziye, daimî suretde … Yeni Lügat Türkçe Sözlük