-
1 bir batında doğan domuz yavruları
n. farrowTurkish-English dictionary > bir batında doğan domuz yavruları
-
2 bir batında doğan yavrular
n. litter -
3 uniparous
bir batinda tek çocuk doguran -
4 litter
n. tahtırevan, çöp, sedye, kedi kumu, hayvanların altına serilen talaş, bir batında doğan yavrular, dağınıklık, döküntü————————v. talaş sermek, dağıtmak, karıştırmak, yavrulamak* * *1. çöp 2. doldur (v.) 3. döküntü (n.)* * *['litə(r)] 1. noun1) (an untidy mess of paper, rubbish etc: Put your litter in that bin.) çöp2) (a heap of straw etc for animals to lie on etc.) kuru ot3) (a number of animals born to the same mother at the same time: a litter of kittens.) bir defada doğan yavrular2. verb(to cover (the ground etc) with scattered objects: Papers littered the table.) kirletmek, çöp atmak -
5 batın
",-tnı 1. abdomen; belly, stomach; womb. 2. generation, people born during the same period. 3. offshoot, branch (of a clan or family). bir -da after one gestation: Bir batında beş çocuk doğurdu. She gave birth to quintuplets." -
6 farrow
n. bir batında doğan domuz yavruları————————v. doğurmak (domuz), yavrulamak (domuz)* * *domuz yavrusu -
7 batın
batın2 REL Innere(s); Wesen n -
8 batın
(-tnı)а1) чре́во, утро́ба; живо́тbatın adalâtı — мы́шцы живота́
bir batında iki çocuk doğurdu — она́ родила́ дво́йню
2) поколе́ние; коле́ноiki batın evvel — два поколе́ния тому́ наза́д
-
9 litter
çöp; (hayvan) bir batinda dogan yavrular,karmakarisik etmek, dagitmak