-
21 almak
brát; chytit; dát; dobýt; dostat; dostávat; mít; obdržet; odbírat; pobírat; přijímat; přijmout; přistihnout; uchopit; vzít; zabírat; zaujmout; získat -
22 satın almak
1. ابتاع [اِبْتاعَ]Anlamı: parasını vererek bir şey almak2. اشترى [اشْتَرَى]Anlamı: parasını vererek bir şey almak3. شرى [شَرَى]Anlamı: parasını vererek bir şey almak -
23 izin almak
-
24 altına almak
1) подобра́ть под себя́ (напр., ноги)2) взять подsıkı kontrol altına almak — взять под стро́гий контро́ль
3) подмя́ть под себя́ -
25 aslan ağzından almak
= aslannın ağzından almak проявля́ть невероя́тные уси́лия для приобрете́ния (чего-л.) -
26 aslannın ağzından almak
-
27 fitil almak
= fitili almak вы́йти из себя́, взорва́ться, вспыли́ть -
28 fitili almak
-
29 gönül almak
= gönülünü almak а) ра́доватьб) подба́дривать -
30 gönülünü almak
-
31 soluğu almak
= soluğu bir yerde almak бы́стро добра́ться (куда-л.) -
32 soluğu bir yerde almak
-
33 emniyete almak
emniyete almak (tetik)v. uncock -
34 filme almak
v. picturize--------filme almak (kitap vb.)v. screen -
35 geriye almak
v. put back--------geriye almak (saat)v. set back -
36 okuldan almak
okuldan almak (başarısızlıktan)v. flunk -
37 omzuna almak
v. shoulder--------omzuna almak (giysi)v. fling on -
38 parça almak
v. cannibalize--------parça almak (organ)v. resect -
39 su almak
v. make the water, water--------su almak (gemi)v. ship -
40 sırtına almak
v. hump--------sırtına almak (giysi)v. fling on
См. также в других словарях:
almak — i, ır 1) Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) i, den Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak Çocuğu okuldan aldı. 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Almak — Stern Alamak (γ And) Beobachtungsdaten Epoche: J2000.0 Sternbild Andromeda … Deutsch Wikipedia
Almak — Gamma Andromedae Almach (γ Andromedae) Données d observation (Époque J2000.0) Ascension droite 02h 03m 54s Déclinaison +42° 19′ 47″ Constellation Andromède Magnitude apparente … Wikipédia en Français
Almak — This interesting and unusual surname is of early medieval English origin, and is a good example of that sizeable group of early English surnames created from the habitual use of a nickname. In this instance the nickname was originally given to… … Surnames reference
l k almak — almak I, 40, 41, 46, 51, 53, 99,114,149, 168. 175, 236, 329, 367, 373, 412, 421, 440; I I, 13, 24 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
icazet almak — 1) izin, onay almak Bir çift ayakkabı almak için dahi ondan icazet almak zorunda kalıyorum. A. Kulin 2) diploma almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
elden almak — 1) bir malı pazara çıkarılmadan sahibinin elinden satın almak 2) herhangi bir şeyi biriyle yüz yüze görüşerek almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
hedef almak — 1) (bir şeyi) nişan almak 2) (bir şeyi) ulaşılmak istenen amaca göre davranmak 3) (bir şeyi) bir kimseyi, bir yeri yıpratmak, eleştirmek amacıyla karşısına almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ileri almak — 1) öne almak 2) saati önceki vakte almak, öne ayarlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
öç almak (veya çıkarmak) — yapılan bir kötülüğün acısını kötülük yaparak çıkarmak, intikam almak Öç almak ister gibi konuşuyordu ama kime taş attığı belli olmuyordu. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
randevu almak — bir kimseden belli bir saat ve yerde buluşmak için söz almak, gün almak Adamcağız, samimi bir refah ve zevkle yeni bir randevu aldıktan sonra gitti. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük