Перевод: со всех языков на английский

с английского на все языки

adım+atmak

  • 1 adım atmak

    v. step, take a step

    Turkish-English dictionary > adım atmak

  • 2 adım atmak

    a) to step b) to take the first step, to begin

    İngilizce Sözlük Türkçe > adım atmak

  • 3 erkeklik erkekliğe adım atmak

    v. grow into a man

    Turkish-English dictionary > erkeklik erkekliğe adım atmak

  • 4 geri adım atmak

    v. step back

    Turkish-English dictionary > geri adım atmak

  • 5 yanlış adım atmak

    to put a foot wrong

    İngilizce Sözlük Türkçe > yanlış adım atmak

  • 6 adım

    "1. step (in walking). 2. pace, length of one stride (measure). 3. step (in carrying out a plan). 4. the clearance between two meshing gears. -larını açmak to walk faster. - adım 1. step by step. 2. completely, all over. 3. a little at a time; slowly. - adım gezmek /ı/ to cover thoroughly (in walking). - atmak 1. to take a step. 2. to make progress. - atmamak /a/ not to visit, not to step inside. -ını attırmamak /a/ to keep (one) from going out. - başı/başında/başına frequently; at frequent intervals; at close intervals. -ını denk/tek almak to act with care. -ını geri almak to withdraw from an enterprise. -larını seyrekleştirmek to slow down one´s pace (in walking). -larını sıklaştırmak to quicken one´s steps. - uydurmak /a/ to fall in with, follow the example (of)."

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > adım

  • 7 üç

    ,-çü three. - adım (atlama) sports hop, step, and jump. - aşağı beş yukarı roughly, approximately. - aşağı beş yukarı anlaşmak (for a buyer and a seller) to agree on a price (after bargaining). - aşağı beş yukarı dolaşmak to pace or wander back and forth, pace or wander up and down. Ü- Aylar Islam the months of Rajab, Sha´ban, and Ramazan. - beş three or four, a few. -e beşe bakmamak not to haggle over trifling sums (while bargaining). - buçuk atmak slang to be afraid that something will go wrong, have kittens. - direkli yelkenli three-masted sailing vessel, three-master. - günlük seyisliği var, kırk yıllık at boku eşeler. colloq. He´s only been here a short while, yet he´s already poking his nose into matters that are over his head. - otuzluk/otuzunda very old, aged, ancient (person). - şeritli yol three-lane highway or road.

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > üç

См. также в других словарях:

  • adım atmak — 1) yürümek için ayağını öne doğru uzatıp basmak Kâmil Bey merdivene doğru adım attı. 2) mec. bir işe ilk kez girişmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • adım — is. 1) Yürümek için yapılan ayak atışlarının her biri 2) Bir ayak atışıyla alınan ve uzunluğu yaklaşık 75 cm olan mesafe 3) Girişim, hamle 4) mat. Bir gösterge ucunun eş olarak ayrılmış yaylardan biri boyunca aldığı yol 5) sp. Bir yarışın belirli …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • HATV — Adım adım yürümek, adım atmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HATVE — (Hutve) Adım. Bir adım atışta iki ayak arasındaki mesafe. Bir adım atmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ayak hatası — is. Hentbolda top sürerken veya taç atışında yanlış adım atmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • piti piti — zf. Zorlukla, yavaş yavaş (adım atmak) Başını biteviye sağa sola titreterek küçücük adımlarla, piti piti uzaklaştı. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ayak değiştirmek — 1) talim yürüyüşünde kısa bir adım atmak yolu ile adımlarını başkalarınınkine uydurmak 2) ed. yeni bir uyak ile söyleyişi sürdürmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»