-
41 Zins
Zins <-es, -en> [tsıns] m1) ( Verzinsung) faiz;\Zinsen bringen faiz getirmek;jdm etw mit \Zins und Zinseszins heimzahlen ( fig) birine bir şeyi faiziyle [o fazlasıyla] ödetmek, birinden bir şeyin acısını kat kat çıkarmak
См. также в других словарях:
acısını çıkarmak — 1) acılığını yok etmek Soğanın acısını çıkarmak. 2) mec. uğradığı maddi veya manevi zararı karşılayacak bir iş yapmak Belki de zamanında lüzumundan fazla susmuştu da şimdi onun acısını çıkarıyordu. H. Taner 3) mec. öç almak Bana yaptıklarının… … Çağatay Osmanlı Sözlük
öç almak (veya çıkarmak) — yapılan bir kötülüğün acısını kötülük yaparak çıkarmak, intikam almak Öç almak ister gibi konuşuyordu ama kime taş attığı belli olmuyordu. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
acı — is. 1) Bazı maddelerin dilde bıraktığı yakıcı duyu, tatlı karşıtı Acıyı sever. 2) sf. Tadı bu nitelikte olan Acı kahvesini yudumluyordu. T. Buğra 3) Herhangi bir dış etken dolayısıyla duyulan rahatsızlık, ıstırap Omuzlarına kadar vücudun derisini … Çağatay Osmanlı Sözlük
canı yanan eşek attan yüğrük olur — zarara veya kötülüğe uğrayan kimse acısını çıkarmak için aşırı çaba harcar anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük