-
1 dürmek
درجلف -
2 dolamak
درجغلفلحفلفوسع -
3 dolamak
1. درج [دَرَجَ]Anlamı: iplik, şerit, tel gibi nesneleri bir şey üzerine döndürerek sarmak2. درج [دَرَّجَ]Anlamı: iplik, şerit, tel gibi nesneleri bir şey üzerine döndürerek sarmak3. غلف [غَلَّف]Anlamı: iplik, şerit, tel gibi nesneleri bir şey üzerine döndürerek sarmak4. لحف [لَحَفَ]Anlamı: iplik, şerit, tel gibi nesneleri bir şey üzerine döndürerek sarmak5. لف [لَفَّ]Anlamı: iplik, şerit, tel gibi nesneleri bir şey üzerine döndürerek sarmak6. وسع [وَسِعَ]Anlamı: iplik, şerit, tel gibi nesneleri bir şey üzerine döndürerek sarmak -
4 dürmek
1. درج [دَرَجَ]2. درج [دَرَّجَ]3. لف [لَفَّ] -
5 sarmak
1. تلفف [تَلَفَّفَ]Anlamı: çevrelemek, etrafını sarmak2. درج [دَرَجَ]Anlamı: çevresini çevirmek3. درج [دَرَّجَ]Anlamı: çevresini çevirmek4. لف [لَفَّ]Anlamı: çevresini çevirmek -
6 çekmece
جاروردرجصندوق -
7 gezmek
أطافاجتابتجولتطوفجابجالداردرج -
8 gitmek
أطاقاحتملارتحلانصرفبلغتجلدتحملتمشىتناسبتوصلخرجخطادرجدلفذهبراحرجلرحلزاحزالسارطاقغربكفىمشىمضى -
9 merdiven
أدراجدرجسلممرقاةمعراجمعرج -
10 sarmak
تلففدرجلف -
11 top
أكرةجميعدرجطابةمدفعمستدير -
12 çekmece
1. جارور [جارُور]2. درج [دُرْج]3. صندوق [صُنْدُوق] -
13 gezmek
1. أطاف [أَطَافَ]Anlamı: hava almak, hoş vakit geçirmek için seyran etmek2. اجتاب [اِجْتابَ]Anlamı: hava almak, hoş vakit geçirmek için seyran etmek3. تجول [تَجَوَّلَ]Anlamı: hava almak, hoş vakit geçirmek için seyran etmek4. تطوف [تَطَوَّفَ]Anlamı: hava almak, hoş vakit geçirmek için seyran etmek5. جاب [جَابَ]Anlamı: hava almak, hoş vakit geçirmek için seyran etmek6. جال [جَالَ]Anlamı: hava almak, hoş vakit geçirmek için seyran etmek7. دار [دارَ]Anlamı: hava almak, hoş vakit geçirmek için seyran etmek8. درج [دَرَجَ]Anlamı: hava almak, hoş vakit geçirmek için seyran etmek -
14 gitmek
1. أطاق [أَطَاقَ]Anlamı: dayanmak2. احتمل [اِحْتَمَلَ]Anlamı: dayanmak3. ارتحل [اِرْتَحَلَ]Anlamı: bir yer doğru yönelmek4. انصرف [اِنْصَرَفَ]Anlamı: bir yer doğru yönelmek5. بلغ [بَلَغَ]Anlamı: bir duruma, bir sonuca ulaşmak6. تجلد [تَجَلَّدَ]Anlamı: dayanmak7. تحمل [تَحَمَّلَ]Anlamı: dayanmak8. تمشى [تَمَشَّى]Anlamı: yürümek, yol almak9. تناسب [تَنَاسَبَ]Anlamı: yakışmak, yaraşmak10. توصل [تَوَصَّلَ]Anlamı: bir duruma, bir sonuca ulaşmak11. خرج [خَرَجَ]Anlamı: yürümek, yol almak12. خطا [خَطَا]Anlamı: yürümek, yol almak13. درج [دَرَجَ]Anlamı: yürümek, yol almak14. دلف [دَلَفَ]Anlamı: yürümek, yol almak15. ذهب [ذَهَبَ]Anlamı: bir yer doğru yönelmek16. راح [راحَ]Anlamı: bir yer doğru yönelmek17. رجل [رَجَلَ]Anlamı: yürümek, yol almak18. رحل [رَحَلَ]Anlamı: bir yer doğru yönelmek19. زاح [زاحَ]Anlamı: bir yer doğru yönelmek20. زال [زالَ]Anlamı: yok olmak, elden çıkmak21. سار [سارَ]Anlamı: yürümek, yol almak22. طاق [طاقَ]Anlamı: dayanmak23. غرب [غَرَبَ]Anlamı: bir yer doğru yönelmek24. غرب [غَرَّبَ]Anlamı: bir yer doğru yönelmek25. كفى [كَفَى]Anlamı: yeter olmak, yetmek, yetişmek26. مشى [مَشَى]Anlamı: yürümek, yol almak27. مضى [مَضَى]Anlamı: bir yer doğru yönelmek -
15 merdiven
1. أدراج [أَدْراج]2. درج [دَرَج]3. سلم [سُلَّم]4. مرقاة [مِرْقَاة]5. معراج [مِعْراج]6. معرج [مَعْرَج] -
16 top
1. أكرة [أُكْرَة]2. جميع [جَمِيع]Anlamı: birçok şeyin hepsi3. درج [دَرْج]Anlamı: belli miktardaki kumaş bağı4. طابة [طابَة]5. مدفع [مِدْفَع]6. مستدير [مُسْتَدِير]Anlamı: yuvarlak
См. также в других словарях:
درج — درج: دَرَجُ البناءِ ودُرَّجُه، بالتثقيل: مَراتِبُ بعضها فوق بعض، واحدتُه دَرَجَة ودُرَجَةٌ مثال همزة، الأَخيرة عن ثعلب. والدَّرَجَةُ: الرفعة في المنزلة. والدَّرَجَةُ: المِرْقاةُ (* قوله “والدرجة المرقاة” في القاموس: والدرجة، بالضم وبالتحريك،… … Lisan Al Arab. Arabic explanatory dictionary
درج — I الوسيط (دَرَجَ) دَرْجًا، ودُرُوجًا، ودَرجانا: مشى مِشية الصاعد في الدَّرَج. و دَبَّ. و الصَّبيُّ: أخذ في الحَرَكَة ومشى قليلا أوّلَ ما يَمْشي. و الرَّيحُ: مرّت مَرَّا هَينا. و أسْفَتْ فتركت نمائِم في الرمل. و فلانٌ: ذهب ومضى لسبيله. و مات. وفي… … Arabic modern dictionary
дарҷ — [درج] а 1. дохил кардан, ҷойгир кардан 2. гуфт. чоп, нашр: пас аз дарҷи мақола; дарҷ кардан а) ҷо додан, дохил кардан, ғунҷондан, ҷойгир кардан, сабт кардан, навиштани матлабе дар рӯзнома ё китоб; б) гуфт. чоп кардан, нашр намудан; дарҷ шудан //… … Фарҳанги тафсирии забони тоҷикӣ
дарҷшуда — [درج شده] 1. сифати феълии замони гузашта аз дарҷ шудан; ҷой додашуда, даровардашуда, дохилшуда 2. гуфт. чопшуда, нашршуда … Фарҳанги тафсирии забони тоҷикӣ
дурҷ — [درج] а. кит. сандуқча барои нигоҳ доштани ҷавоҳирот ва зару зевар, ҳуққа; дурҷи ақиқ (ё гавҳар) даҳони маъшуқа … Фарҳанги тафсирии забони тоҷикӣ
Habib Bouakeul Stadium — ( ar. مُدرج حبيب بوعقيل) is a multi use stadium in Oran, Algeria. It is currently used mostly for football matches and is the home ground of ASM Oran. The stadium holds 20,000 people … Wikipedia
Mosquée Salâh Bey — La Mosquée Salâh Bey ( مسجد صلاح باي en arabe) a été construite en 1791 par Salâh Bey à Annaba (Bône). Elle est construite en pierre, bois, enduit, brique, métal, moellons ; Décor : marbre, céramique. Le décor architectural est une… … Wikipédia en Français
Daraj — … Deutsch Wikipedia
دأب — I الوسيط (دَأَبَ) في العمل وغيره َ دأَباً، ودأَباً، ودُءُوباً: جَدَّ فيه. و الشيءَ دَأَباً: لازمه واعتاده من غير فُتُور. و الدابّةَ: ساقها شديداً. فهو دائبٌ، وهو، وهي دَءُوبٌ. (أَدْأَب) العملَ وغيرَه: أدامه. و فلاناً: أحوجه إلى الدَّأَب. و… … Arabic modern dictionary
رمز — I الوسيط (رَمَزَ) إليه ُ رَمْزًا: أوْمَأَ وأَشار بالشَّفَتَيْن أو العينين أو الحاجبين أَو أيّ شيء كان. وفي التنزيل العزيز: قَالَ آيَتُكَ ألَّا تُكَلِّمَ النَّاسَ ثَلاثَةَ أيَّامٍ إِلا رَمْزًا. و الظَّبْيُ رَمَزانًا: وَثَبَ. و إلى الشيء بكذا:… … Arabic modern dictionary
أدرج — معجم اللغة العربية المعاصرة أدرجَ يُدرج، إِدْراجًا، فهو مُدْرِج، والمفعول مُدْرَج • أدرج الشَّيءَ في الشَّيءِ: ضَمَّنه إيّاه وأَدْخَله في ثناياه أدرج اسمَه في جَدْول المحاماة أدرج الموضوعَ في جدول الأعمال . • أدرج المَيِّتَ في قبرِه: دَفَنَه … Arabic modern dictionary