Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

كئيب

  • 61 yaslı

    بائس
    ترح
    كئيب
    كمد
    مكروب
    مهموم

    Türkçe-Arapça Sözlük > yaslı

  • 62 zavallı

    بئيس
    ترح
    تعس
    جريض
    حزن
    شقي
    كئيب
    متعوس
    محزون
    مسكين

    Türkçe-Arapça Sözlük > zavallı

  • 63 bedbaht

    1. بئيس [بَئِيس]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    2. بائس [بائِس]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    3. ترح [تَرِح]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    4. تعس [تَعِس]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    5. جريض [جَرِيض]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    6. حزن [حَزِن]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    7. حزنان [حَزْنَان]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    8. حزين [حَزين]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    9. شقي [شَقِيّ]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    10. غام [غامّ]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    11. كئيب [كَئِيب]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    12. كاسف [كاسِف]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    13. كامد [كامِد]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    14. متعوس [مَتْعُوس]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    15. محزن [مُحْزِن]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    16. محزون [مَحْزُون]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    17. مكروب [مَكْرُوب]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    18. مهموم [مَهْمُوم]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz
    19. موحش [مُوحِش]
    Anlamı: mutsuz, bahtsız, talihsiz

    Türkçe-Arapça Sözlük > bedbaht

  • 64 depresif

    1. بائس [بائِس]
    2. ترح [تَرِح]
    3. تعس [تَعِس]
    4. جريض [جَرِيض]
    5. حزنان [حَزْنَان]
    6. حزين [حَزين]
    7. كئيب [كَئِيب]
    8. كاسف [كاسِف]
    9. كمد [كَمِد]
    10. مغم [مغم]
    11. مكروب [مَكْرُوب]
    12. مهموم [مَهْمُوم]
    13. مهيمن [مُهَيْمِن]
    14. موحش [مُوحِش]

    Türkçe-Arapça Sözlük > depresif

  • 65 dertli

    1. أسوان [أَسْوَان]
    2. أسيان [أَسْيان]
    3. بائس [بائِس]
    4. ترح [تَرِح]
    5. تعس [تَعِس]
    6. جريض [جَرِيض]
    7. حزن [حَزِن]
    8. كئيب [كَئِيب]
    9. متعكر [مُتَعَكِّر]
    10. محزون [مَحْزُون]
    11. معكر [مُعَكَّر]
    12. مكدر [مُكَدَّر]
    13. واجد [واجِد]

    Türkçe-Arapça Sözlük > dertli

  • 66 efkârlı

    1. أسوان [أَسْوَان]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    2. أسيان [أَسْيان]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    3. بائس [بائِس]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    4. ترح [تَرِح]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    5. تعس [تَعِس]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    6. جريض [جَرِيض]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    7. حزن [حَزِن]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    8. حزنان [حَزْنَان]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    9. حزين [حَزين]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    10. غام [غامّ]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    11. كئيب [كَئِيب]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    12. كاسف [كاسِف]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    13. كامد [كامِد]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    14. كمد [كَمِد]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    15. محزن [مُحْزَن]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    16. محزن [مُحْزِن]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    17. محزون [مَحْزُون]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    18. مشج [مُشْجٍ]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    19. مغم [مغم]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    20. مغموم [مَغْمُوم]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    21. مكتئب [مُكْتَئِب]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    22. مكروب [مَكْرُوب]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    23. مهموم [مَهْمُوم]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    24. موحش [مُوحِش]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı
    25. واجد [واجِد]
    Anlamı: tasalanmış, tasalı, kaygılı

    Türkçe-Arapça Sözlük > efkârlı

  • 67 elim

    1. بائس [بائِس]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    2. تعس [تَعِس]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    3. جريض [جَرِيض]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    4. حزنان [حَزْنَان]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    5. حزين [حَزين]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    6. غام [غامّ]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    7. فاجع [فاجِع]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    8. فجوع [فَجُوع]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    9. كئيب [كَئِيب]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    10. كارث [كارِث]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    11. كاسف [كاسِف]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    12. كامد [كامِد]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    13. كمد [كَمِد]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    14. مأساوي [مَأْسَاوِيّ]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    15. محزن [مُحْزِن]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    16. مسيطر [مُسَيْطِر]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    17. مشج [مُشْجٍ]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    18. مغم [مغم]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    19. مفجع [مُفْجِع]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    20. مهموم [مَهْمُوم]
    Anlamı: acınacak, acıklı
    21. موحش [مُوحِش]
    Anlamı: acınacak, acıklı

    Türkçe-Arapça Sözlük > elim

  • 68 gamlı

    1. أسوان [أَسْوَان]
    Anlamı: kaygılı, tasalı
    2. أسيان [أَسْيان]
    Anlamı: kaygılı, tasalı
    3. بائس [بائِس]
    Anlamı: kaygılı, tasalı
    4. ترح [تَرِح]
    Anlamı: kaygılı, tasalı
    5. تعس [تَعِس]
    Anlamı: kaygılı, tasalı
    6. جريض [جَرِيض]
    Anlamı: kaygılı, tasalı
    7. حزن [حَزِن]
    Anlamı: kaygılı, tasalı
    8. كئيب [كَئِيب]
    Anlamı: kaygılı, tasalı
    9. متعكر [مُتَعَكِّر]
    Anlamı: kaygılı, tasalı
    10. محزون [مَحْزُون]
    Anlamı: kaygılı, tasalı
    11. معكر [مُعَكَّر]
    Anlamı: kaygılı, tasalı
    12. مغموم [مَغْمُوم]
    Anlamı: kaygılı, tasalı
    13. مكدر [مُكَدَّر]
    Anlamı: kaygılı, tasalı
    14. واجد [واجِد]
    Anlamı: kaygılı, tasalı

    Türkçe-Arapça Sözlük > gamlı

  • 69 hazin

    1. غام [غامّ]
    Anlamı: acıklı, üzüntü veren
    2. كئيب [كَئِيب]
    Anlamı: acıklı, üzüntü veren
    3. مؤثر [مُؤَثِّر]
    Anlamı: acıklı, üzüntü veren
    4. محزن [مُحْزَن]
    Anlamı: acıklı, üzüntü veren
    5. مشج [مُشْجٍ]
    Anlamı: acıklı, üzüntü veren
    6. مغم [مغم]
    Anlamı: acıklı, üzüntü veren

    Türkçe-Arapça Sözlük > hazin

  • 70 hüzünlü

    1. بائس [بائِس]
    2. ترح [تَرِح]
    3. تعس [تَعِس]
    4. جريض [جَرِيض]
    5. حزين [حَزين]
    6. غام [غامّ]
    7. كئيب [كَئِيب]
    8. كاسف [كاسِف]
    9. كامد [كامِد]
    10. كمد [كَمِد]
    11. محزن [مُحْزَن]
    12. مغم [مغم]
    13. مكتئب [مُكْتَئِب]
    14. مكروب [مَكْرُوب]
    15. مهموم [مَهْمُوم]

    Türkçe-Arapça Sözlük > hüzünlü

  • 71 kasavetli

    1. بائس [بائِس]
    Anlamı: üzüntülü, tasalı
    2. ترح [تَرِح]
    Anlamı: üzüntülü, tasalı
    3. تعس [تَعِس]
    Anlamı: üzüntülü, tasalı
    4. جريض [جَرِيض]
    Anlamı: üzüntülü, tasalı
    5. شجي [شَجِيّ]
    Anlamı: üzüntülü, tasalı
    6. كئيب [كَئِيب]
    Anlamı: üzüntülü, tasalı
    7. كامد [كامِد]
    Anlamı: üzüntülü, tasalı
    8. كمد [كَمِد]
    Anlamı: üzüntülü, tasalı
    9. محزن [مُحْزِن]
    Anlamı: üzüntülü, tasalı
    10. مكروب [مَكْرُوب]
    Anlamı: üzüntülü, tasalı
    11. مهموم [مَهْمُوم]
    Anlamı: üzüntülü, tasalı
    12. هلوع [هَلُوع]
    Anlamı: üzüntülü, tasalı

    Türkçe-Arapça Sözlük > kasavetli

  • 72 kasvetli

    1. بائس [بائِس]
    Anlamı: iç sıkıcı, sıkıntılı
    2. ترح [تَرِح]
    Anlamı: iç sıkıcı, sıkıntılı
    3. حزنان [حَزْنَان]
    Anlamı: iç sıkıcı, sıkıntılı
    4. حزين [حَزين]
    Anlamı: iç sıkıcı, sıkıntılı
    5. كئيب [كَئِيب]
    Anlamı: iç sıkıcı, sıkıntılı

    Türkçe-Arapça Sözlük > kasvetli

  • 73 kaygılı

    1. بائس [بائِس]
    2. ترح [تَرِح]
    3. جريض [جَرِيض]
    4. كئيب [كَئِيب]
    5. كاسف [كاسِف]
    6. كمد [كَمِد]
    7. مكروب [مَكْرُوب]
    8. مهموم [مَهْمُوم]
    9. موحش [مُوحِش]

    Türkçe-Arapça Sözlük > kaygılı

  • 74 mahzun

    1. أسوان [أَسْوَان]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    2. أسيان [أَسْيان]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    3. بائس [بائِس]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    4. ترح [تَرِح]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    5. تعس [تَعِس]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    6. جريض [جَرِيض]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    7. حزن [حَزِن]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    8. حزنان [حَزْنَان]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    9. حزين [حَزين]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    10. غام [غامّ]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    11. كئيب [كَئِيب]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    12. كاسف [كاسِف]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    13. كمد [كَمِد]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    14. محزن [مُحْزَن]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    15. محزن [مُحْزِن]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    16. محزون [مَحْزُون]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    17. مشج [مُشْجٍ]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    18. مغموم [مَغْمُوم]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    19. مكتئب [مُكْتَئِب]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    20. منقبض [مُنْقَبِض]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    21. مهموم [مَهْمُوم]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    22. موحش [مُوحِش]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü
    23. واجد [واجِد]
    Anlamı: üzgün, üzüntülü

    Türkçe-Arapça Sözlük > mahzun

  • 75 matemli

    1. حزين [حَزين]
    Anlamı: yaslı
    2. غام [غامّ]
    Anlamı: yaslı
    3. كئيب [كَئِيب]
    Anlamı: yaslı
    4. محزن [مُحْزِن]
    Anlamı: yaslı

    Türkçe-Arapça Sözlük > matemli

  • 76 melül

    1. أسيان [أَسْيان]
    Anlamı: üzgün
    2. بائس [بائِس]
    Anlamı: üzgün
    3. ترح [تَرِح]
    Anlamı: üzgün
    4. تعس [تَعِس]
    Anlamı: üzgün
    5. جريض [جَرِيض]
    Anlamı: üzgün
    6. حزن [حَزِن]
    Anlamı: üzgün
    7. حزنان [حَزْنَان]
    Anlamı: üzgün
    8. حزين [حَزين]
    Anlamı: üzgün
    9. غام [غامّ]
    Anlamı: üzgün
    10. كئيب [كَئِيب]
    Anlamı: üzgün
    11. محزون [مَحْزُون]
    Anlamı: üzgün
    12. واجد [واجِد]
    Anlamı: üzgün

    Türkçe-Arapça Sözlük > melül

  • 77 mutsuz

    1. أسوان [أَسْوَان]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    2. أسيان [أَسْيان]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    3. بئيس [بَئِيس]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    4. بائس [بائِس]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    5. ترح [تَرِح]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    6. تعس [تَعِس]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    7. تعيس [تَعِيس]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    8. جريض [جَرِيض]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    9. حزن [حَزِن]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    10. حزنان [حَزْنَان]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    11. حزين [حَزين]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    12. شقي [شَقِيّ]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    13. غام [غامّ]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    14. كئيب [كَئِيب]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    15. كاسف [كاسِف]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    16. كامد [كامِد]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    17. كمد [كَمِد]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    18. متعوس [مَتْعُوس]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    19. محزن [مُحْزَن]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    20. محزن [مُحْزِن]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    21. محزون [مَحْزُون]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    22. مسكين [مِسْكِين]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    23. مسيطر [مُسَيْطِر]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    24. مشج [مُشْجٍ]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    25. مغم [مغم]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    26. مكتئب [مُكْتَئِب]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    27. مكروب [مَكْرُوب]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    28. مهموم [مَهْمُوم]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    29. موحش [مُوحِش]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht
    30. واجد [واجِد]
    Anlamı: mutlu olmayan, bedbaht

    Türkçe-Arapça Sözlük > mutsuz

  • 78 müteessir

    1. حزين [حَزين]
    Anlamı: üzülmüş, üzüntülü
    2. كئيب [كَئِيب]
    Anlamı: üzülmüş, üzüntülü
    3. محزن [مُحْزِن]
    Anlamı: üzülmüş, üzüntülü

    Türkçe-Arapça Sözlük > müteessir

  • 79 üzücü

    1. سخين [سَخِين]
    2. كئيب [كَئِيب]
    3. كامد [كامِد]
    4. كمد [كَمِد]
    5. مؤلم [مُؤْلِم]
    6. مر [مُرّ]
    7. مشج [مُشْجٍ]
    8. مغم [مغم]

    Türkçe-Arapça Sözlük > üzücü

  • 80 üzüntülü

    1. أسوان [أَسْوَان]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    2. أسيان [أَسْيان]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    3. بائس [بائِس]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    4. ترح [تَرِح]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    5. تعس [تَعِس]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    6. جريض [جَرِيض]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    7. حزن [حَزِن]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    8. شقي [شَقِيّ]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    9. كئيب [كَئِيب]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    10. متعوس [مَتْعُوس]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    11. محزن [مُحْزِن]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    12. محزون [مَحْزُون]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    13. مغموم [مَغْمُوم]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    14. مكروب [مَكْرُوب]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    15. مهموم [مَهْمُوم]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
    16. واجد [واجِد]
    Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir

    Türkçe-Arapça Sözlük > üzüntülü

См. также в других словарях:

  • حزن — I الوسيط (حَزَنَ) الأَمرُ فلاناً ُ حُزْناً: غمّه. وفي التنزيل العزيز: يَأَيُّهَا الرَّسُولُ لاَ يَحْزُنْكَ الَّذِينَ يُسَارعُونَ في الْكُفْرِ. و: وَابْيَضَّتْ عيْنَاهُ مِنَ الْحُزْنِ. فهو محْزُونٌ، وحَزِينٌ. (حَزِن) المكانُ َ حَزَناً: خَشُنَ… …   Arabic modern dictionary

  • حزنان — معجم اللغة العربية المعاصرة حَزْنانُ/ حَزْنانٌ [مفرد]: ج حَزانَى/ حزنانون، مؤ حَزْنى/ حَزْنانة، ج مؤ حَزانَى/ حزنانات: صفة مشبَّهة تدلّ على الثبوت من حزِنَ: حَزِن، كئيب، محزون …   Arabic modern dictionary

  • حزين — معجم اللغة العربية المعاصرة حَزين [مفرد]: ج حَزانَى وحُزَناء: 1 صفة مشبَّهة تدلّ على الثبوت من حزِنَ: حَزِن، حَزنان، كئيب، محزون. 2 صفة ثابتة للمفعول من حَزَن. • مالك الحزين: (حن) البلشون؛ طائر مائيّ كبير الحجم طويل العنق والجناحين والساقين،… …   Arabic modern dictionary

  • حصاة — معجم اللغة العربية المعاصرة حَصاة [مفرد]: ج حَصَيَات وحَصًى وحُصِيّ: 1 حَصْوة، واحدة من صغار الحجارة، ، وقد تكون ملساء بفعل التآكل| هم أكثر من الحصى: يفوق عددهُم الحصرَ فلانٌ يَعُدُّ الحصَى: حائر، كئيب. 2 تجمُّع أملاح البول أو ترسُّبها في مسالك… …   Arabic modern dictionary

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»