-
1 éden
جنة عدندار النعيمفردوسمرتع -
2 Eden
[΄i:dn] n էդեմ, դրախտ -
3 Garden of Eden
-
4 mütehakkim
1. آمر [آمِر]Anlamı: zorbalık eden2. تحكمي [تَحَكُّمِيّ]Anlamı: zorbalık eden3. جائر [جائِر]Anlamı: zorbalık eden4. جبار [جَبَّار]Anlamı: zorbalık eden5. جور [جَوْر]Anlamı: zorbalık eden6. حائف [حائِف]Anlamı: zorbalık eden7. حاكم [حاكِم]Anlamı: zorbalık eden8. دكتاتور [دِكْتاتُور]Anlamı: zorbalık eden9. دكتاتوري [دِكْتاتُورِيّ]Anlamı: zorbalık eden10. ديكتاتور [دِيكْتاتُور]Anlamı: zorbalık eden11. طاغ [طاغٍ]Anlamı: zorbalık eden12. طاغية [طاغِيَة]Anlamı: zorbalık eden13. طغياني [طُغْيانِيّ]Anlamı: zorbalık eden14. عتي [عَتِيّ]Anlamı: zorbalık eden15. عساف [عَسَّاف]Anlamı: zorbalık eden16. غاشم [غاشِم]Anlamı: zorbalık eden17. قاهر [قاهِر]Anlamı: zorbalık eden18. قهار [قَهَّار]Anlamı: zorbalık eden19. كيفي [كَيْفِيّ]Anlamı: zorbalık eden20. متأمر [مُتَأَمِّر]Anlamı: zorbalık eden21. متجبر [مُتَجَبِّر]Anlamı: zorbalık eden22. متحكم [مُتَحَكِّم]Anlamı: zorbalık eden23. متعسف [مُتَعَسِّف]Anlamı: zorbalık eden24. مسيطر [مُسَيْطِر]Anlamı: zorbalık eden25. مهيمن [مُهَيْمِن]Anlamı: zorbalık eden -
5 muti
1. أقود [أَقْوَد]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden2. تقي [تَقِيّ]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden3. خاضع [خاضِع]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden4. خضوع [خَضُوع]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden5. ذلول [ذَلُول]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden6. رضي [رَضِيّ]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden7. سماع [سَمَّاع]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden8. صادق [صادِق]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden9. طيع [طَيِّع]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden10. قانت [قانت]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden11. متق [مُتَّقٍ]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden12. مذعن [مُذعِن]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden13. مستكين [مُسْتَكِين]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden14. مطاوع [مُطَاوِع]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden15. مطواع [مِطْواع]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden16. مطيع [مُطِيع]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden17. ممتثل [ممتثل]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden18. منصاع [مُنْصاع]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden19. ميفاء [مِيفاء]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden20. نصوح [نَصُوح]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden21. ورع [وَرِع]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden22. وفي [وَفِيّ]Anlamı: yumuşak başlı, itaat eden -
6 muavin
1. راع [راعٍ]Anlamı: yardımcı, yardım eden2. رافد [رافِد]Anlamı: yardımcı, yardım eden3. ظهير [ظَهِير]Anlamı: yardımcı, yardım eden4. متآزر [مُتَآزِر]Anlamı: yardımcı, yardım eden5. متضافر [مُتَضَافِر]Anlamı: yardımcı, yardım eden6. متعاون [مُتَعَاوِن]Anlamı: yardımcı, yardım eden7. مجير [مُجِير]Anlamı: yardımcı, yardım eden8. مساعد [مُسَاعَد]Anlamı: yardımcı, yardım eden9. مساعد [مُسَاعِد]Anlamı: yardımcı, yardım eden10. معاون [مُعَاوِن]Anlamı: yardımcı, yardım eden11. معوان [مِعْوان]Anlamı: yardımcı, yardım eden12. معين [مُعِين]Anlamı: yardımcı, yardım eden13. ملازم [مُلَازِم]Anlamı: yardımcı, yardım eden14. عون [عَوْن]Anlamı: yardımcı, yardım eden -
7 dikkatli
1. سامع [سامِع]Anlamı: dikkat eden2. سهران [سَهْرَان]Anlamı: dikkat eden3. صاح [صاحٍ]Anlamı: dikkat eden4. صاغ [صاغٍ]Anlamı: dikkat eden5. متنبه [مُتَنَبِّه]Anlamı: dikkat eden6. متوق [مُتَوَقٍّ]Anlamı: dikkat eden7. متيقظ [مُتَيَقِّظ]Anlamı: dikkat eden8. مستيقظ [مُسْتَيْقِظ]Anlamı: dikkat eden9. منتبه [مُنْتَبِه]Anlamı: dikkat eden10. يقظ [يَقِظ]Anlamı: dikkat eden11. يقظان [يَقْظان]Anlamı: dikkat eden -
8 centilmen
1. أفندي [أَفَنْدِيّ]Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar2. خواجا [خَوَاجَا]Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar3. خواجة [خَوَاجَة]Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar4. رب [رَبّ]Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar5. صمد [صَمَد]Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar6. عين [عَيْن]Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar7. قرم [قَرْم]Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar8. متبوع [مَتْبُوع]Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar9. مولى [مَوْلًى]Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar10. علم [عَلَم]Anlamı: iyi arkadaşlık eden, görgülü, kibar -
9 kâfir
1. جاحد [جَاحِد]2. جحود [جَحُود]3. دهري [دَهْرِيّ]4. زنديق [زِنْدِيق]5. كافر [كافِر]6. كفار [كَفَّار]7. كفور [كَفُور]8. ملحد [مُلْحِد]9. علج [عِلْج] -
10 tanrıtanımaz
1. جاحد [جَاحِد]Anlamı: tanrının varlığını inkar eden2. جحود [جَحُود]Anlamı: tanrının varlığını inkar eden3. دهري [دَهْرِيّ]Anlamı: tanrının varlığını inkar eden4. زنديق [زِنْدِيق]Anlamı: tanrının varlığını inkar eden5. كافر [كافِر]Anlamı: tanrının varlığını inkar eden6. كفار [كَفَّار]Anlamı: tanrının varlığını inkar eden7. كفور [كَفُور]Anlamı: tanrının varlığını inkar eden8. ملحد [مُلْحِد]Anlamı: tanrının varlığını inkar eden9. علج [عِلْج]Anlamı: tanrının varlığını inkar eden -
11 haylaz
1. خامل [خامِل]Anlamı: aylaklık eden, tembel2. كسل [كَسِل]Anlamı: aylaklık eden, tembel3. كسلان [كَسْلان]Anlamı: aylaklık eden, tembel4. كسول [كَسُول]Anlamı: aylaklık eden, tembel5. متبلد [مُتَبَلِّد]Anlamı: aylaklık eden, tembel6. متثاقل [مُتَثَاقِل]Anlamı: aylaklık eden, tembel7. متكاسل [مُتَكَاسِل]Anlamı: aylaklık eden, tembel -
12 çapulcu
1. سارق [سارِق]Anlamı: başkasının malını yağma eden2. سلاب [سَلَّاب]Anlamı: başkasının malını yağma eden3. لص [لِصّ]Anlamı: başkasının malını yağma eden4. مختلس [مُخْتَلِس]Anlamı: başkasının malını yağma eden5. مسترق [مُسْتَرِق]Anlamı: başkasının malını yağma eden6. نهاب [نَهَّاب]Anlamı: başkasının malını yağma eden -
13 inatçı
-
14 tahripkâr
1. عابث [عابث]Anlamı: tahrip eden2. متلف [مُتْلِف]Anlamı: tahrip eden3. مخرب [مُخَرِّب]Anlamı: tahrip eden4. مدمر [مُدَمِّر]Anlamı: tahrip eden5. مهدم [مُهَدِّم]Anlamı: tahrip eden6. هادم [هادِم]Anlamı: tahrip eden -
15 davacı
1. دعي [دَعِيّ]Anlamı: dava eden kimse2. زاعم [زاعِم]Anlamı: dava eden kimse3. ظان [ظانّ]Anlamı: dava eden kimse4. متهم [مُتَّهِم]Anlamı: dava eden kimse5. مدع [مُدَّعٍ]Anlamı: dava eden kimse -
16 muhammin
1. مثمن [مُثَمِّن]Anlamı: oranlayan, tahmin eden2. مخمن [مُخَمِّن]Anlamı: oranlayan, tahmin eden3. مقدر [مُقَدِّر]Anlamı: oranlayan, tahmin eden4. مقوم [مُقَوِّم]Anlamı: oranlayan, tahmin eden5. مقيم [مُقَيِّم]Anlamı: oranlayan, tahmin eden -
17 sigortacı
1. ضامن [ضامِن]Anlamı: zarara uğradığında sigortalıya belli bir miktar ödeme yapmayı taahhüt eden2. عائل [عائِل]Anlamı: zarara uğradığında sigortalıya belli bir miktar ödeme yapmayı taahhüt eden3. قبيل [قَبِيل]Anlamı: zarara uğradığında sigortalıya belli bir miktar ödeme yapmayı taahhüt eden4. كافل [كافِل]Anlamı: zarara uğradığında sigortalıya belli bir miktar ödeme yapmayı taahhüt eden5. مؤمن [مُؤَمَّن]Anlamı: zarara uğradığında sigortalıya belli bir miktar ödeme yapmayı taahhüt eden -
18 tahrikçi
1. مثير [مُثِير]Anlamı: tahrik eden kimse2. محرض [مُحَرِّض]Anlamı: tahrik eden kimse3. محرك [مُحَرِّك]Anlamı: tahrik eden kimse4. مستثير [مُسْتَثِير]Anlamı: tahrik eden kimse5. مهيج [مُهَيِّج]Anlamı: tahrik eden kimse -
19 yardımcı
1. مساعد [مُسَاعَد]Anlamı: yardım eden2. مساعد [مُسَاعِد]Anlamı: yardım eden3. معاون [مُعَاوِن]Anlamı: yardım eden4. معوان [مِعْوان]Anlamı: yardım eden5. معين [مُعِين]Anlamı: yardım eden -
20 hain
1. خائن [خائِن]Anlamı: hıyanet eden (kimse)2. خوان [خَوَّان]Anlamı: hıyanet eden (kimse)3. غادر [غادِر]Anlamı: hıyanet eden (kimse)4. غدار [غَدَّار]Anlamı: hıyanet eden (kimse)
См. также в других словарях:
Eden — may refer to:*Garden of Eden, a place described in the biblical book of Genesis People*Eden (name), a family name and a given name (and list of people with that name) *Eden Baronets, two English baronetcy families *Anthony Eden, UK Prime Minister … Wikipedia
Eden Capwell and Cruz Castillo — Eden Capwell Marcy Walker as Eden Capwell (1985) Santa Barbara Portrayed by Marcy Walker First appearance … Wikipedia
Eden — bezeichnet den Garten Eden, eine Bezeichnung des Paradieses Eden (Vorname), einen Vornamen in der Geografie: Eden (Mesopotamien), Grüngebiet im heutigen Irak den Eden (Fluss, Cumbria), Fluss in Cumbria, England den Eden (Fluss, Fife), Fluss in… … Deutsch Wikipedia
Éden (lieu) — Éden La Chute de l homme par Lucas Cranach, illustration du XVIe siècle Le jardin d Éden (héb. גן עדן, jardin des délices) est le nom du jardin merveilleux où la Genèse (chapitres 2 et 3) place l histoire d Adam … Wikipédia en Français
ÉDEN — ÉDE Nom du lieu (éden en hébreu) où, selon la Genèse (II, 8), Dieu installa l’homme après qu’il l’eut créé. En akkadien, edinu signifie plaine, et, en sumérien, edin est un terrain fertile ou irrigable. Il semble que, derrière cette dénomination… … Encyclopédie Universelle
Eden (name) — Eden as a given name, has several derivations, from the Biblical Garden of Eden, meaning place of pleasure ; It is traditionally considered to be a masculine baby name. It is also as a variant of the girls name Edith and the boys name Aidan.… … Wikipedia
Eden McCain — Saltar a navegación, búsqueda Eden McCain Primera aparición Don t Look Back Última aparición Fallout Interpretado por Nora Zehetner Información Nombre original Sarah Elli … Wikipedia Español
Eden Township — ist der Name mehrerer Townships in den Vereinigten Staaten: Eden Township (Illinois) Eden Township (Indiana) Eden Township (Benton County, Iowa) Eden Township (Carroll County, Iowa) Eden Township (Clinton County, Iowa) Eden Township (Decatur… … Deutsch Wikipedia
Eden — Eden, WY U.S. Census Designated Place in Wyoming Population (2000): 388 Housing Units (2000): 193 Land area (2000): 67.008380 sq. miles (173.550900 sq. km) Water area (2000): 0.027428 sq. miles (0.071039 sq. km) Total area (2000): 67.035808 sq.… … StarDict's U.S. Gazetteer Places
Eden, North Carolina — City Motto: Land of Two Rivers Location of Eden, North Carolina … Wikipedia
Edén — Eden Cette page d’homonymie répertorie les différents sujets et articles partageant un même nom. Sommaire 1 Patronyme 2 Toponyme 3 Art et médias … Wikipédia en Français