Перевод: со всех языков на немецкий

с немецкого на все языки

şimdiki+hâlde

  • 1 hâl

    hâl <- li> [hãl] s
    1) Zustand m, Situation f
    \hâle yola koymak in Ordnung bringen
    \hâli vakti yerinde olmak gut situiert sein
    bu \hâlde oraya gidemem ( fam) in diesem Zustand kann ich nicht dahin gehen
    bu \hâlin ne böyle? ( fam) wie siehst du denn aus?
    2) ( davranış, tavır) Benehmen nt
    3) ( ohne Pl, şimdiki zaman) Gegenwart f
    4) ( güç, kuvvet) Kraft f
    \hâlim kalmadı ( fam) ich kann nicht mehr
    5) Fall m
    o \hâlde in dem Fall, dann
    6) birinin başına bir \hâl gelmek jdm stößt etw zu
    kâbus \hâline gelmek zum Albtraum werden

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > hâl

См. также в других словарях:

  • HALİYEN — Şimdiki hâlde, şimdiki zamanda …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • diş fırçası — is. Dişleri temizlemede kullanılan bir fırça türü Şimdiki hâlde bir diş fırçam bile yok. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ELHAL — şimdi, hâlâ, henüz, şimdiki hâlde …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HALEN — şu anda, henüz, şimdiki hâlde …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • hâl — is., li, Ar. ḥāl 1) Bir şeyin içinde bulunduğu şartların veya taşıdığı niteliklerin bütünü, durum, vaziyet Herkes hâline göre bir hediye verdi. H. R. Gürpınar 2) Davranış, tutum, tavır Bambaşka bir hâliniz vardır sizin. Merhametli bir insan… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • DELAİL — (Delil. C.) Deliller. Bürhanlar. İsbât vasıtaları.(... Cay ı hayrettir ki; Resul ü Ekrem in (A.S.M.) mübalağasız binler vecihte, binler çeşit insan, herbiri bir tek mu cizesiyle veya bir delil i nübüvvet ile veya bir kelâmı ile veya yüzünü… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HENDESEHANE-İ BAHRÎ — Bahriye Mektebinin ilk adıdır. Abdülhamid zamanında miladi 1773 yılında Cezayirli Hasan Paşa nın teşebbüsüyle Tersane içinde açılmıştır. Okulun ilk baş muallimi, Türk riyaziyecisi Gelenbevi İsmail Efendi dir.Şimdiki ismiyle Gemi İnşa Mühendisliği …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • NEFR — Heyecan verici bir emirden dolayı bir yerden bir yere fırlayıp çıkmaktır. Ürkmek demek olan Nüfur da bu mânâdandır. Fakat Nüfur tek başına kaçıp kurtulmak için menfi bir harekette kullanıldığı hâlde; nefr , düşmana karşı gaza için fırlayıp… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»