Перевод: с турецкого на русский

с русского на турецкий

sızmak

  • 1 sızmak

    проса́чиваться сочи́ться
    * * *
    1) проса́чиваться; сочи́ться; протека́ть

    kan sızıyor — кровь сочи́тся

    küpten su sızıyor — кувши́н протека́ет

    panjurlardan ışık sızıyor — че́рез ста́вни пробива́ется свет

    2) проса́чиваться, проника́ть (о слухах, сведениях)
    3) та́йно прони́кнуть в стан проти́вника
    4) незаме́тно уйти́, тайко́м смы́ться
    5) отключи́ться, впасть в беспробу́дный сон

    ilâcı konyağa döktüm. Iki saat sonra Süleyman sızdı — я накапал в коньяк лекарство. Че́рез два часа́ Сулейман отключи́лся

    Türkçe-rusça sözlük > sızmak

  • 2 sızmak

    капать, просачиваться, протекать, сочиться

    İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > sızmak

  • 3 sızdırmak

    - i понуд. от sızmak
    1) распространя́ть, доводи́ть до све́дения, разглаша́ть
    2) фильтрова́ть
    3) арго вымога́ть де́ньги

    haylaz çocuk babasından para sızdırıyor — сын-безде́льник вымога́ет у отца́ де́ньги

    Türkçe-rusça sözlük > sızdırmak

См. также в других словарях:

  • sızmak — sızmak, erimek; (güneş) belirmek, ucu görünmek; arıklamak, zayıflamak II, 9, 10; III, 182 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • sızmak — nsz, ar 1) İnce aralıklardan veya gözeneklerden az miktarda ve belli olmadan yavaş yavaş akmak, çıkmak Cam kenarlarından sızacak esintiyle hasta olacağından korkar. S. Birsel 2) Gizli tutulan haber, sır vb. şeyler duyulmak, yayılmak 3) Herhangi… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sızmak — nakş ve hak etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • azımak — sızmak; gürültüden ağır duyar olmak, II I, 253 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • NEŞF — İçmek, suyu emerek içmek. * Sızmak. Sünger gibi sızmak. * Suyu çekmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • almak — i, ır 1) Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) i, den Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak Çocuğu okuldan aldı. 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kaçmak — e, ar 1) Hızla koşup bir yere saklanmak Bir tehlike sezdiğin anda hemen eve kaçarsın. H. R. Gürpınar 2) nsz Kimseye bildirmeden bulunduğu yerden ayrılmak, firar etmek Silahını hatta başındaki şapkasını bırakıp kaçıyor. R. E. Ünaydın 3) den… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sızma — is. 1) Sızmak işi 2) Kapı, pencere aralıklarından oda havasının değişmesi 3) sf. Sızdırılmış Sızma zeytinyağı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zıbarmak — nsz 1) Ölmek, gebermek Kulağından tutup atarız içeriye, zıbarana kadar kalır orada. T. Yücel 2) hkr. Uyumak, çok içip sızmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • su etmek — den. bir geminin içine herhangi bir yerinden su girmek veya su sızmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • siñişmek — çekilmek; başkasının parçaları arasına sinip sızmak (akarlar için) III, 394 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»