-
1 mövcud
mevcut -
2 existent
mevcut -
3 mövcud
mevcut -
4 иметься
име́ются ра́неные — yaralananlar var
таки́х в прода́же не име́ется — satışta böylesi yok
по име́ющимся да́нным — eldeki verilere göre
-
5 aanwezig
mevcut adj -
6 vorhanden
mevcutvar -
7 existing bond
mevcut tahvil -
8 existing equilibrium
mevcut denge -
9 present
mevcut; simdiki, bugünkü, su anki, simdiki zaman, halihazir; simdiki zaman; armagan, hediye, simdilik ortaci, İngilizce'de eylemin sifat ya da belirteç olarak kullanilan -ing'li biçimi -
10 status quo
mevcut durum, statüko -
11 존재하다
mevcut olmak -
12 available
adj. müsait, var, mevcut, eldeki, hazır, işe yarar, kullanışlı, geçerli* * *1. mevcut 2. uygun* * *[ə'veiləbl](able or ready to be used: The hall is available on Saturday night; All the available money has been used.) hazır, var, mevcut -
13 present
adj. mevcut, halihazırdaki, şimdiki, hazır, bu, adı geçen————————n. şimdiki zaman, şu an, belge, hediye, armağan————————v. sunmak, sahneye koymak, vermek, bulunmak (iltifat), tanıtmak, takdim etmek, ortaya koymak, ileri sürmek, aday göstermek, arzetmek, çıkarmak, ibraz etmek, nişan almak, doğrultmak (silah), doğrultmak, sahnelemek* * *1. şu anki (adj.) 2. sun (v.) 3. mevcut (n.)* * *I ['preznt] adjective1) (being here, or at the place, occasion etc mentioned: My father was present on that occasion; Who else was present at the wedding?; Now that the whole class is present, we can begin the lesson.) hazır, mevcut2) (existing now: the present moment; the present prime minister.) şu andaki, şimdiki3) ((of the tense of a verb) indicating action now: In the sentence `She wants a chocolate', the verb is in the present tense.) şimdiki•- the present
- at present
- for the present II [pri'zent] verb1) (to give, especially formally or ceremonially: The child presented a bunch of flowers to the Queen; He was presented with a gold watch when he retired.) vermek, sunmak2) (to introduce: May I present my wife (to you)?) tanıştırmak, takdim etmek3) (to arrange the production of (a play, film etc): The Elizabethan Theatre Company presents `Hamlet', by William Shakespeare.) sunmak4) (to offer (ideas etc) for consideration, or (a problem etc) for solving: She presents (=expresses) her ideas very clearly; The situation presents a problem.) ifade etmek, arz etmek5) (to bring (oneself); to appear: He presented himself at the dinner table half an hour late.) gelmek•- presentable
- presentation
- present arms III ['preznt] noun(a gift: a wedding present; birthday presents.) hediye -
14 gegeben
gegeben adj mevcut; var olan;etwas als gegeben voraussetzen bş-in (mevcut) olduğunu farzetmek/varsaymak;unter den gegebenen Umständen mevcut şartlar altında -
15 наличный
1) mevcut, eldeki, hazırнали́чный соста́в ро́ты — bölüğün hazır mevcudu
нали́чных средств / де́нег не хва́тит — eldeki / mevcut para yetişmez
2) (нали́чные) мн. nakit; hazır paraплати́ть нали́чными — peşin para (ile) ödemek
••прода́жа за нали́чный расчёт — peşin satış
-
16 численность
sayı,mevcut* * *жsayı; mevcut (-du)чи́сленность а́рмии — ordunun mevcudu
чи́сленность ученико́в в шко́ле — okulun öğrenci mevcudu
чи́сленность профсою́за — sendikanın üye sayısı
о́бщая чи́сленность населе́ния страны́ — ülkenin toplam nüfusu
увеличе́ние чи́сленности рабо́чего кла́сса — işçi sınıfının sayıca çoğalması
де́сять проце́нтов от о́бщей чи́сленности населе́ния — genel nüfusun yüzde onu
-
17 availability
n. müsait olma, hazır bulunma, bulunma, mevcut olma; geçerlilik, geçerlik* * *1. mevcudiyet 2. uygunluk* * *noun hazır bulunma, mevcut olma -
18 in hand
çantada keklik, mevcut, eldeki* * *1) (not used etc; remaining: We still have $10 in hand.) elde mevcut, hazır2) (being dealt with: We have received your complaint and the matter is now in hand.) ele alınmış, yapılmakta -
19 supply
adj. besleme, ikmal, karşılayan, sağlayan, tedarik eden, başkasının yerine bakan, vekil————————adv. esnek olarak, elastik olarak, uysalca, uyumlu biçimde————————n. karşılama, sağlama, tedarik, verme, arz, sunu, miktar, mevcut, vekil, yerine geçen kimse, bütçe, ödenek, erzak, levazım, ikmal malzemesi————————v. karşılamak, sağlamak, gidermek, ihtiyacı karşılamak, tedarik etmek, temin etmek, yerini doldurmak* * *1. sağla (v.) 2. tedarik (n.)* * *1. verb(to give or provide: Who is supplying the rebels with guns and ammunition?; Extra paper will be supplied by the teacher if it is needed; The town is supplied with water from a reservoir in the hills; The shop was unable to supply what she wanted.) sağlamak, vermek2. noun1) (the act or process of supplying.) sağlama, verme2) ((often in plural) an amount or quantity that is supplied; a stock or store: She left a supply of food for her husband when she went away for a few days; Who will be responsible for the expedition's supplies?; Fresh supplies will be arriving soon.) stok, mevcut• -
20 existent
adj. var olan, mevcut, bugünkü* * *mevcut
См. также в других словарях:
mevcut — sf., du, Ar. mevcūd 1) Var olan, bulunan Gerçi, bir nevi karaborsa mevcuttu ama bundan faydalanmak hem alan hem satan için hayli tehlikeli idi. Y. K. Karaosmanoğlu 2) is. Bir topluluğu oluşturan bireylerin tümü Okulun öğrenci mevcudu. Atasözü,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
mevcut olmak — var olmak, bulunmak Bir insanın aklını bozabilmesi için evvelce bu aklın mevcut olması lazım gelir. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
MA'DUM — Mevcut olmayan. Yok olan. Yok … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Detay — Studio album by Mustafa Sandal Released 1998 Recorded Recorded at İstanbul Gel … Wikipedia
Kurus — Lira Land: Republik Türkei • Türkische Republik Nordzypern Unterteilung: 100 Kuruş ISO 4217 Code: TRY … Deutsch Wikipedia
Kuruş — Lira Land: Republik Türkei • Türkische Republik Nordzypern Unterteilung: 100 Kuruş ISO 4217 Code: TRY … Deutsch Wikipedia
Neue Türkische Lira — Lira Land: Republik Türkei • Türkische Republik Nordzypern Unterteilung: 100 Kuruş ISO 4217 Code: TRY … Deutsch Wikipedia
Para (Münze) — Lira Land: Republik Türkei • Türkische Republik Nordzypern Unterteilung: 100 Kuruş ISO 4217 Code: TRY … Deutsch Wikipedia
Türk Lirası — Lira Land: Republik Türkei • Türkische Republik Nordzypern Unterteilung: 100 Kuruş ISO 4217 Code: TRY … Deutsch Wikipedia
Türkische Lira — Lira Staat: Republik Türkei, Türkische Republik Nordzypern Unterteilung: 100 Kuruş ISO 4217 Code: TRY Abkürzung: TL … Deutsch Wikipedia
YTL — Lira Land: Republik Türkei • Türkische Republik Nordzypern Unterteilung: 100 Kuruş ISO 4217 Code: TRY … Deutsch Wikipedia
