-
61 diminutival
adj. küçültme sıfatı kullanılmış, küçültme ismi kullanılmış -
62 occasion
n f1 moment qui convient fırsat [fɯɾ'sat]2 fırsat [fɯɾ'sat]◊C'est une occasion, achète-la. — Bu bir fırsattır, satın al bunu.
♦ d'occasion kullanılmış3 -den dolayı◊Je l'ai rencontré à l'occasion de sa visite en France. — Onu Fransa'yı ziyaretinden dolayı tanıdım.
-
63 ношеный
müstamel; kullanılmış -
64 употребление
kullanım* * *сkullanma, kullanılmaбы́вший в употребле́нии — kullanılmış
войти́ в употребле́ние — kullanılır olmak
вы́йти из употребле́ния — kullanılmaz olmak
-
65 отработанное масло
yanık yağ, kullanılmış yağТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > отработанное масло
-
66 su
вода, влага- su almaz- su almak
- su arıtılması
- su atma
- su bırakmak
- su geçirmez
- su geçmez
- su içeriği
- su kemeri
- su muhtevası
- su sağlaması
- su temini
- su vermek
- su verilmemiş
- su verilmiş
- absorbe edilmiş su
- acı su
- ağır su
- akar su
- alçak su
- arteziyen su
- aşındırıcı su
- atık su
- bağlı su
- basınçlı su
- berrak su
- besleme suyu
- çalkalama suyu
- çekik su
- çeliğe su verme
- damıtık su
- damıtılmış su
- deniz suyu
- dışarı akan su
- dönüş suyu
- durgun su
- durulmuş pis su
- emilen su
- emilmiş su
- endüstriyel atık su
- erimiş buz suları
- erimiş kar suları
- ev atık suyu
- feyezan su
- harç karıştırma suyu
- higroskopik su
- ırmak suyu
- içilebilir su
- içme suyu
- kapiler su
- kara suları
- kaynak suyu
- kaynar su
- kaynatılmamış su
- kaynatılmış su
- kazan suyu
- kılcal su
- kıyı suları
- kızdırılmış su
- kızgın su
- kireç suyu
- kireçli su
- kireçsiz su
- kirlenmiş su
- kirli su
- kondansör suyu
- kullanılmış su
- kullanım sıcak su
- kullanım soğuk su
- kullanma suyu
- kuyu suyu
- kül suyu
- küllü su
- lağım suları
- maden suyu
- menba suyu
- musluk suyu
- nehir suyu
- ölü su
- paslandırıcı su
- pis su
- primer dönüş sıcak su
- sahil suları
- sarfiyat suyu
- seconder ısıtma suyu
- serbest su
- sıcak su
- sızma suyu
- soğuk su
- soğutma suyu
- süzülen su
- tahrip edici su
- tatlı su
- teknik su
- temiz su
- termal sular
- toksik atık su
- tuzlu su
- yağmur suyu
- yeraltı suyu
- yerüstü suyu
- yıkama suyu
- yumuşak su
- yüzeysel su
- zararlı su
- zararlı yeraltı su
- zemin suyuİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > su
-
67 yağ
масло, жир, смазка- yağ ayırıcı
- yağ gidermek
- yağ kapanı
- yağ toplayıcı
- yağ tutucu
- yağ yakıtı
- ağır yağ
- bezir yağı
- diesel yağı
- donmaz yağ
- gaz yağı
- grafitli yağ
- ham yağ
- hint yağı
- ince yağ
- kablo yağı
- kalıp yağı
- kemik yağı
- kompresör yağı
- kreozot yağı
- kullanilmış yağ
- madeni yağ
- makine yağı
- mineral yağ
- silikonlu yağ
- silindir yağı
- solar yağı
- susam yağı
- transformatör yağı
- vazelin yağı
- yanık yağ
- yeşil yağ
- zaç yağıİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > yağ
-
68 diminutive
adj. küçücük, minnacık, minik; küçültme sözcüğü kullanılmış————————n. küçültme ismi, küçültme sıfatı, küçültme sözcüğü* * *küçük* * *[di'minjutiv]adjective (very small: a diminutive child.) küçük, ufak, minik -
69 jumble sale
yardım kermesi, kullanılmış ufak tefek satışı* * *(a sale of unwanted possessions, eg used clothing, usually to raise money for a charity etc.) hayır işleri satışı, kermes -
70 second-hand
adjective (previously used by someone else: second-hand clothes.) kullanılmış -
71 spent
adj. spermlerini boşaltmış (balık, böcek), yumurtlamayı bitirmiş (balık, böcek), harcanmış, zayıf, etkisiz, bitmiş, bitkin, yorgun* * *1. harca (v.) 2. harcanan (adj.)* * *[spent]1) (used: a spent match.) kullanılmış2) (exhausted: By the time we had done half of the job we were all spent.) yorgunluktan bitmiş -
72 waste
adj. boş, ıssız, harap, kasvetli, sıkıcı, boşa harcanan, ekilmemiş, atık, artık, kullanılmış————————n. atık, artık, boşa harcama, israf, sarfiyat, boş arazi, ekilmemiş toprak, çöp, döküntü, değer kaybı————————v. boşa geçirmek, boşa harcamak, israf etmek, çarçur etmek, harcamak, heba etmek, harap etmek, tüketmek, öldürmek [amer.], aşınmak, tükenmek, aşırı zayıflamak* * *1. boşa harca (v.) 2. çöp (n.) 3. israf et (v.) 4. atık (n.)* * *[weist] 1. verb(to fail to use (something) fully or in the correct or most useful way: You're wasting my time with all these stupid questions.) boşa harcamak2. noun1) (material which is or has been made useless: industrial waste from the factories; ( also adjective) waste material.) atık madde, çöp2) ((the) act of wasting: That was a waste of an opportunity.) israf, ziyan3) (a huge stretch of unused or infertile land, or of water, desert, ice etc: the Arctic wastes.) ıssız yer, boş arazi•- wastage- wasteful
- wastefully
- wastefulness
- waste paper
- wastepaper basket
- waste pipe
- waste away -
73 mishandled
1. hor kullan (v.) 2. hor kullanılmış (adj.) -
74 misspent
1. kötü kullan (v.) 2. kötü kullanılmış (adj.) -
75 misused
1. hatalı kullan (v.) 2. hatalı kullanılmış (adj.) -
76 wastepaper
n. kâğıt artığı, kullanılmış kâğıt* * *müsvedde kağıt -
77 cannibalize
v. kullanılmış parça takmak, parça almak -
78 hand me down
elden düşme, kullanılmış, ikinci el, kalitesiz, rüküş -
79 secondhand bookshop
n. kullanılmış kitap satan yer -
80 secondhand dealer
n. kullanılmış eşya satıcısı
См. также в других словарях:
kullanılmış — sf. Az veya çok bir zaman için başkasının malı olmuş, yeni olmayan, müstamel Kullanılmış saat … Çağatay Osmanlı Sözlük
mustembel — kullanılmış … Beypazari ağzindan sözcükler
Deep state — The Deep state (Turkish: derin devlet) is alleged to be a group of influential anti democratic coalitions within the Turkish political system, composed of high level elements within the intelligence services (domestic and foreign), Turkish… … Wikipedia
ağ tonoz — is. Gotik mimaride kullanılmış, ağ biçiminde parçalı tonoz … Çağatay Osmanlı Sözlük
arabankürdi — is., müz., Ar. ˁarabān + Far. kurd + Ar. ī Klasik Türk müziğinde az kullanılmış birleşik bir makam … Çağatay Osmanlı Sözlük
Aramice — is., öz. 1) Sami dillerinin batı lehçelerini içine alan ve milattan önceki dönemlerde kullanılmış bulunan ölü bir dil 2) sf. Bu dille yazılmış olan … Çağatay Osmanlı Sözlük
Asurca — is., öz. 1) Sami dilleri ailesine giren ve milattan önceki dönemlerde Ön Asya da kullanılmış olan ölü bir dil 2) sf. Bu dille yazılmış olan … Çağatay Osmanlı Sözlük
canfeza — is., müz., Far. cānfizā Türk müziğinde çok az kullanılmış bir birleşik makam … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıkma — is. 1) Çıkmak işi 2) Bir yapının üst katlarından dışarıya doğru uzanmış bölüm, balkon 3) Hamamdan çıkarken kullanılan havlu ve kurulanma takımı, çıkacak 4) Bir yazı sayfasının kenarına metinle ilgili olarak yazılan ek, derkenar 5) Desteklemek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
divani — is., esk., Ar. dīvānī Divan kaleminden çıkan ferman, berat vb. belgelerde kullanılmış olan yazı Birleşik Sözler divani kırması … Çağatay Osmanlı Sözlük
elden düşme — sf. Az kullanılmış ve sahibinden alınmış (eşya) Elden düşme bir araba satın alınır. O. V. Kanık … Çağatay Osmanlı Sözlük