-
1 gözlerini kan bürümek
каныку -
2 gözlerini bağla
1. hoodwink 2. blindfold (v.) -
3 gözlerini dikip bak
1. stare at 2. stare (v.) -
4 gözlerini kısarak bak
squint (v.) -
5 gözlerini bağlamak
v. blindfold, hoodwink -
6 gözlerini dikerek
adv. fixedly -
7 gözlerini dikmek
v. fixate, stare, stare at, rivet one's eyes on -
8 gözlerini kırpmak
v. bat the eyes -
9 gözlerini kırpıştırmak
v. blink one's eyes -
10 gözlerini kapamak
miçkirin -
11 gözlerini yummak
damilandin -
12 gözlerini\ bağlamak
завя́зывать глаза -
13 gözlerini\ kısmak
щу́рить -
14 gözlerini açmak
ынэхэр Iухын, зыфэсакъын -
15 gözlerini açmak
a) to wake up b) to be born -
16 gözlerini bağlamak
to blindfold -
17 gözlerini kamaştırmak
to dazzle -
18 gözlerini kaçırmak
to turn one's eyes away -
19 gözlerini kırpıştırmak
to blink -
20 gözlerini kısarak bakmak
to squint
См. также в других словарях:
gözlerini bayıltmak — gözlerini yarı kapamak ... inleyerek, gözlerini bayıltarak nasıl düştüğünü anlatıyor. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözlerini belertmek — gözlerini, akı çok görünecek biçimde açmak ... birisinin âşıklı maşuklu bir masal söylediğini işitti mi karşısında apışıp gözlerini belertiyordu. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözlerini bitirmek — gözlerini aşırı yormak Her gece fasılasız çalışmak gözlerimi bitirdi. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözlerini kaçırmak — biriyle göz göze gelmemek için gözlerini başka tarafa çevirmek Bazen böyle bir tesadüf olursa gözlerini kaçırmayı doğru bulmuyorlardı. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözlerini devirmek — öfke ile bakmak Şerbetçide temiz bardak bulamayan müşteri, gözlerini devire devire bağırıyor. Ç. Altan … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözlerini fal taşı gibi açmak — şaşkınlıkla, hayretle bakmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
dünyaya gözlerini kapamak (veya yummak) — ölmek Bir sabah söyledi son sözlerini / Yumdu dünyaya ela gözlerini. Y. K. Beyatlı … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözünü (veya gözlerini) açmak — 1) uyanmak 2) kendine gelmek, ayılmak Eczacının yaptığı bir adrenalin iğnesinden sonra gözlerini açtı. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözünü (veya gözlerini) (bir şeye) dikmek — dikkatle bakmak, gözünü ayırmadan bir yere veya bir kimseye bakmak O sert bir tavır alıyor, gözlerini Ali Rıza Bey in gözlerine dikerek adamcağızı büsbütün şaşırtıyordu. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözünü (veya gözlerini) duman bürümek — 1) hayale dalmak, dalgınlaşmak Gözlerini de bir duman bürüyor, başını yana çevirerek uzaklara bakıyordu. R. N. Güntekin 2) hüzünlenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
hayata gözlerini yummak (veya kapamak) — ölmek … Çağatay Osmanlı Sözlük