-
1 cisim
بدنجرمجسد -
2 cisim
1. بدن [بَدَن]Anlamı: vücut, gövde, beden2. جرم [جِرْم]Anlamı: vücut, gövde, beden3. جسد [جَسَد]Anlamı: vücut, gövde, beden -
3 mücessem
1. متجسد [مُتَجَسِّد]Anlamı: cisim durumunda olan2. مجسد [مُجَسَّد]Anlamı: cisim durumunda olan3. مجسم [مُجَسَّم]Anlamı: cisim durumunda olan -
4 cisimlenmek
1. تجسد [تَجَسَّدَ]Anlamı: tecessüm etmek, cisim durumuna gelmek2. تجسم [تَجَسَّمَ]Anlamı: tecessüm etmek, cisim durumuna gelmek -
5 kromozom
1. صبغي [صِبْغِيّ]Anlamı: bölünme sırasında hücre çekirdeğinin içinde beliren kıvrık çubuk biçimindeki cisim2. كروموسوم [كرُومُوسُوم]Anlamı: bölünme sırasında hücre çekirdeğinin içinde beliren kıvrık çubuk biçimindeki cisim -
6 küre
1. دائرة [دائِرَة]Anlamı: bütün noktaları merkezden aynı uzaklıkta bulunan bir yüzeyle sınırlı cisim2. دنيا [دُنْيا]Anlamı: yeryüzü, dünya3. كرة [كُرَة]Anlamı: bütün noktaları merkezden aynı uzaklıkta bulunan bir yüzeyle sınırlı cisim -
7 şamandıra
1. طافية [طافِيَة]2. عوامة [عَوَّامَة] -
8 cam
زجاج [زُجَاج]Anlamı: sert, saydam ve çabuk kırılır bir cisim -
9 cismen
بدني [بَدَنِيّ]Anlamı: cisim olarak, vücutça, bedence -
10 kitabe
نقش [نَقْش]Anlamı: sert cisim üzerindeki kabartma yazı, yazıt -
11 mercek
عينية [عَيْنِيَّة]Anlamı: içinden geçen ışınları birbirine yaklaştıran veya uzaklaştıran camdan yapılmış cisim -
12 yuvar
كرية [كُرَيَّة]
См. также в других словарях:
cisim — is., smi, Ar. cism 1) Katı maddenin biçim almış durumu 2) Gövde, beden, vücut Yataktaki örtülü cisim dertop olmuş şeklini, hareketsizliğini muhafaza ediyor. R. H. Karay Birleşik Sözler basit cisim billur cisim gök cismi … Çağatay Osmanlı Sözlük
cisim — is. <ər.> 1. Fəzanın müəyyən bir qismini dolduran maddə, materiya, şey; fəzada ayrıca şey. Bərk cisimlər. Maye cisimlər. Cisimlərin düşmə qanunu. Göy cisimləri (planetlər, ulduzlar). // riyaz. Eni, uzunu, dərinliyi olan şey. Həndəsi… … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
CİSİM — (Cism) Varlığı bilinen, hayyiz olan, mekânı, ciheti, uzunluğu, genişliği ve derinliği olan şey … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
basit cisim — is., smi, kim. Maddesi tek elementten oluşmuş cisim … Çağatay Osmanlı Sözlük
billur cisim — is., smi, anat. İrisin arkasında yer alıp mercek görevi yapan, biçimi ve büyüklüğü mercimeğe benzeyen saydam cisim … Çağatay Osmanlı Sözlük
kirpiksi cisim — is., smi, anat. Gözdeki damar tabakasının ön dış bölümü … Çağatay Osmanlı Sözlük
MA'DUM-ÜL CİSİM — Cismi olmayan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
CİSMEN — Cisim itibariyle, cisim olarak. Vücutça, bedence … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
cismən — ə. cisim etibarilə, bədəncə … Klassik Azərbaycan ədəbiyyatında islənən ərəb və fars sözləri lüğəti
CÜSUM — (Cisim. C.) Cisimler. Ecsam … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ECSAM — (Cisim. C.) Cisimler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük